Bakü deki Ermeni esirlerin intihar girişimi iddiası Agos
Agos sayfasından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com duyuruda bulunuyor.
İnsan hakları avukatı Siranush Sahakyan, Bakü'de tutulan 23 Ermeni esirden bazılarının intihar girişiminde bulunduğunu iddia etti. Esirler iki aydır uluslarası kurumlar tarafından da ziyaret edilemiyor.
Civilnet haber sitesinin haberine göre zon günlerde Bakü’de tutulan bazı Ermeni savaş esirlerinin intihar girişiminde bulunduğu iddia edildi. İddia insan hakları avukatı Siranush Sahakyan tarafından gündeme getirildi. Ermeni esirleri Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde temsil eden Sahakyan, esirlerin içinde bulunduğu zor koşulların ve psikolojik baskının bu noktaya gelmelerine sebep olabileceğini belirtti. Avukat, isimleri veremeyeceğini ancak olayları söyleyebileceğini aktardı.
Sahakyan, esirlerin iki aydır uluslararası örgütlerle de görüştürülmediğini söyleyerek, esirlerin fiziksel ve psikolojik durumlarının belirsiz olduğunu, ailelerin de yakınlarının sağlık durumundan endişeli olduklarını kaydetti. Ermenistan'ın da esirlerin durumuna dair herhangi bir girişimde bulunmadığını aktaran avukat “Yerevan’ın Bakü ile şu anki ilişkisinde yeni bir gerilim yaratmamak için girişimde bulunmadığını” iddia etti.
Uluslararası hukuk, savaş esirlerinin insani şartlarda tutulmasını ve sağlık hizmetlerine erişimlerinin sağlanmasını zorunlu kılıyor. Ancak Bakü’deki esirlerin bu haklardan yararlanıp yararlanmadığına dair soru işaretleri var. Bu yılın başlarında Sahakyan’ın organizasyonu Center for International Comparative Law, Ermenistan Dışişleri Bakanlığı’na esirlerin korunması ile için tarafsız olan İsviçre ile çalışmayı önerdi. Ancak o zamandan beri konuya dair bir cevap alamadı.
En son Haziran ayında Kızıl Haç, Bakü’de bulunan Ermeni esirleri ziyaret etti. Ancak daha sonra Azerbaycan’daki Kızıl Haç ofisi kapatılmak zorunda kalındı. Sahakyan, Kızıl Haç Azerbaycan’da kapatılsa da Kızıl Haç’ın Cenevre’deki ana ofisinin hala Ermeni esirlerin durumuna müdahale edebileceğini söylüyor.
Şu anda aralarında Karabağ’dan üst düzey memurlar ve diplomatlar, eski yöneticiler ve 2020 savaşı askerleri ve vatandaşlar olmak üzere Azerbaycan'da 23 Ermeni esir olarak tutuluyor.
Cenevre Üniversitesi profesörlerinden Viken Cheterian’a göre, 8 Ağustos’ta yapılan Washington Antlaşması, Azerbaycan ve Ermenistan arasında son değil, yeni bir başlangıç olarak görülmeli: "Şu anki müzakerelerin nedeni şimdiye kadar verilen, diplomatik anlamdaki kayıplar. Dağlık Karabağ, 2022 Ermenistan’a saldırı, 2020 savaşı vs. Şu anki görüşmeler, bu yenilgilerin sonucu. Bu kadar ağır yenilgilerden sonra iyi bir diplomatik son beklemek için çok iyi niyetli olmak gerekli” diyor. Cheterian, “Karabağ barış süreci hakkında konuşmaya ve tartışmaya devam etmeli. Sadece diplomatik anlamda değil, toplumu da kapsayacak şekilde. Bu konuyu kapanmış olarak görmemek gerek” dedi.
Bu süreçte Azerbaycan’ın askeri başarılar kazandığını, diğer ülkelere karşı sorumluluklar yüklendiğini ve özellikle bu bagajların Bakü ile Moskova arsında gerginlik oluşturmaya başladığını söyleyen Cheterian, “Ilham Aliyev tarafından Putin’e yerine getirilmemiş sözler verildi, bu da Azerbaycan ve Rusya arasındaki ilişkileri kötü bir hale getirdi” diye konuştu. Cheterian, Rusya’nın Ukrayna savaşında sona yaklaştığını ve bu nedenle Rusya'nın büyük bir ihtimalle yeni bir mücadeleye girişeceğini, bu mücadele alanının da Güney Kafkasya ve ilk hedefin de Azerbaycan, akabinde ise Ermenistan olacağını söyledi. Cheterian, durumun 2020’den daha karmaşık ve kötü olabileceğini, Ermenistan’ın politik gidişhatını düzenlemesi gerektiğini sözlerine ekledi.


