Cansız Bedeni Valizde Bulunan Ayşe Tokyaz Defnedildi
SonTurkHaber.com, Sondakika kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi yayımlıyor.
İstanbul'da valiz içerisinde cansız bedeni bulunan üniversite öğrencisi 22 yaşındaki Ayşe Tokyaz'ın cenazesi, memleketi Hatay'da son yolculuğuna uğurlandı. Tokyaz'ın ikizi Esra Tokyaz, kardeşinin evlilik vaadiyle kandırıldığını söyleyerek cansız bedeninin parçalanmış olduğunu ve tanınamadığı söyledi.
AYŞE TOKYAZ'IN CESEDİ VALİZDE BULUNDUİstanbul'da hemşirelik bölümünde öğrenci olan 22 yaşındaki Ayşe Tokyaz'dan haber alamayan ikiz kardeşi Esra Tokyaz, kardeşi için kayıp başvurusunda bulundu. Kardeşinde bir süre haber alamayan ve kardeşinin sevgilisi Cemil Koç'tan şüphelenen Tokyaz'ın ısrarcı arayışı sonrası genç kadının cansız bedeni parçalanmış halde valiz içerisinde bulundu. Cansız bedeni memleketi Reyhanlı ilçesine getirilen Tokyaz, ailesi tarafından son yolculuğuna uğurlandı. Öte yandan genç kadının ölümüyle ilgili eski polis olan Cemil Koç başta olmak üzere 7 kişinin gözaltına alındığı öğrenildi.

Kız kardeşinin katil zanlısıyla 5 ay önce evlilik vaadiyle tanıştığını söyleyen ikiz kız kardeşi Esra Tokyaz, "Ayşe Tokyaz, benim tek yumurta ikizimdi. Biz Hatay'dan İstanbul'a üniversite okumaya gittik. Hemşirelik bölümü son sınıf öğrencisiyiz. Kız kardeşim, Cemil Koç ile 5 ay önce evlilik vaadiyle birbirleriyle tanıştılar. Cemil Koç kız kardeşimi kaçırdı, ben de bunu fark ettim. Kardeşimde morlukları görünce aynı günü gittim ve polisleri çağırdım. Sonra Cemil Koç beni görüntülü aradı. Ben de ona kardeşimin yerini söyle diyordum ama bana söylemiyordu. Ben de ona kardeşimi bırakmasını sonrada istediğini yapmasını söyledim. Kardeşimi bir yerde bıraktığını söylemişti ve de kardeşimin cesedini bir yere bıraktı. Adli Tıp Kurumuna gittim, üzüntüden başımı duvarlara vuruyorum. Sonra uzun süre sonra kız kardeşimin cenazesini aldım ve Hatay'a getirdim" dedi.

İkiz kız kardeşinin tanınamayacak halde olduğunu ve kimseye cansız bedenini göstermediğini ifade eden Esra Tokyaz şunları söyledi: "Ben kardeşimi en son çarşamba günü Mecidiyeköy'de gördüm. Ondan sonra görmedim ama sesini duydum. Sesini duyduğum gün zaten onun yanına gittim. Yanına gittiğimde işte eşyası vardı. Bana onu getir dedi ve eşyalarını götürdüm. Cemil Koç kapıyı açtı ve 'Kardeşin burada değil' dedi. Ama kardeşimin ayakkabıları kapının önündeydi.

Ayşe mutlu olmak istiyordu. Cemil Koç onu çok sevdiğini ve değer verdiğini hissettiriyordu. Kardeşim bana Cemil Koç'un kendisine gelinlik ve yüzük fotoğrafları attığını, çocuğum olursa şu ismi koyacağız diye aralarında konuştuklarını anlatıyordu. Benim kardeşimle evlilik vaadiyle kandırıp konuşmaya başladı. Benim kardeşim de onun güzel sözlerine kapıldı. Bugün de defin işlemi yapıldı. Hatay'a bugün ben kardeşimi getirdim. Kardeşimi kimseye göstermedim, görünmeyecek haldeydi. Tek ben gördüm o halini. Kimseye yaklaşmak istemedim. Annemi bile yaklaştırmadım ve sadece önlerinde durdum. Ben şu an güçlü olmak zorundayım, benden başka kimse yok. Ben adli tıptayken ben tek başıma bir şeyleri halledemeyeceğimi anladığım için aileme haber verdim. Onlar da yanıma geldiler. Beraber kardeşimi getirdik ve gerekeni yaptık. Şimdi kardeşimin biz acısını hissetmiyoruz. Biz önce adaleti arıyoruz. Ondan sonra acımızı çekeceğiz ve adalet istiyorum."


