SonTurkHaber.com
close
up
Casene Mağarası’nda uyanan Türk Kürt Arap kardeşliği ve Erdoğan’ın hitabı Yasin Aktay

Casene Mağarası’nda uyanan Türk Kürt Arap kardeşliği ve Erdoğan’ın hitabı Yasin Aktay

SonTurkHaber.com, Yenisafak kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi paylaşıyor.

Süleymaniye’de cuma günü sürecin yol haritasına uygun olarak gerçekleşen PKK militanlarının silah yakma merasimi sembolik anlamları son derece incelikle işlenmiş ve tasarlanmış mükemmel bir organizasyonla gerçekleşti. Sürecin ruhuna uygun, ilgili tarafları, aktörleri, müdahil insanları rahatsız edecek gereksiz her türlü hareketten özenle kaçınılmış; böylece sergilenen hassasiyetler başlı başına toplamda çok ince bir mesajın içeriklerini ince ince yazıyordu. Organizasyonu düzenlemekte emeği geçen

Süleymaniye’de cuma günü sürecin yol haritasına uygun olarak gerçekleşen PKK militanlarının silah yakma merasimi sembolik anlamları son derece incelikle işlenmiş ve tasarlanmış mükemmel bir organizasyonla gerçekleşti. Sürecin ruhuna uygun, ilgili tarafları, aktörleri, müdahil insanları rahatsız edecek gereksiz her türlü hareketten özenle kaçınılmış; böylece sergilenen hassasiyetler başlı başına toplamda çok ince bir mesajın içeriklerini ince ince yazıyordu. Organizasyonu düzenlemekte emeği geçen herkesi bilhassa, süreci başından beri büyük bir titizlikle yürüten MİT’i ve bölge yönetimini, DEM partili yetkilileri tebrik etmek gerekiyor.

Çözüm sürecinde Habur’da yaşanan ve örgütün bir zafer gösterisine dönüşen şovlarıyla süreç resmen sabote edilmişti. Yine çözüm sürecinde silahları gömüp yurt dışına çıkmak üzere varılmış mutabakatta tanınan makul süredeki eylemsizlik ve operasyonsuzluk örgütün oyalanırken dağa daha fazla adam, hatta çoluk çocuğu devşirmesi ve bölgede sanki devlet tarafından da tanınmış fiili ve emrivaki özerklik egzersizleriyle iyice akamete uğratılmıştı. Süleymaniye’de silah yakma ile devam eden sürecin şu anına kadar geçmişten çıkarılan derslerin de önemli bir payı var.

Silah Yakma merasimi için seçilmiş olan yer başlı başına önemli. Türkiye’nin İngiliz işgali altında olduğu yıllarda, İngilizlere karşı isyan eden Osmanlı tebasından Kürt Şeyhi Mahmud Berzenci’nin sığınak ve önemli faaliyetleri için karargâh olarak kullanmış olduğu Casene Mağarasının seçimi birçok kesime aynı anda mesaj yollamanın önemli bir vesilesi.

Birinci mesaj bugün PKK üzerinde planlar yapmış, onları Türkiye’ye karşı kullanmak isteyen emperyal-siyonist güçlere: Bundan sonra Kürtlerle Türklerin hatta Arapların da tarihi birliklerinin tekrar tesis edildiğini anlatıyor.

İkincisi tabii ki yine Türk halkın: Kürtlerle olan kardeşliğin, kopmaz birliğin tarihi köklerini hatırlatmak üzere seçilmiş önemli bir mağara metaforu. Mağaralar, bir uykunun ardından yeniden canlanan, kaldığı yerden devam eden, hatta enerjisini, ruhunu, sebebini tazeleyerek dirilen bir varlığı anlatır. Ashab-ı Kehf gibi, üzerinden geçen yüzyılın ve bu esnada yaşanan onca badirenin sonunda tekrar hatırlanan bir varlık, birlik ve kardeşlik.

Casene Mağarası’nın sembolik değeri ne kadar da yüksek. Yüz yıl önce bu mağara tam da Türk-Kürt-Arap birliği adına cihad söylemlerine yataklık ediyordu ve burası Osmanlı adına emperyalizme karşı verilen mücadelenin son kalesiydi. Osmanlı, savaş meydanında yıkılmadı, o kardeşlik bağının entrikalarla çözülmesiyle çok sonradan yıkılmış oldu.

BU TARİHİ OLAY ÜZERİNE CUMHUR-BAŞKANININ SÖYLEYECEKLERİ TABİİ Kİ ÇOK ÖNEMLİYDİ

Kızılcahamam toplantısındaki mutat yıllık (bir süredir altı aylık) istişare toplantısında yaptığı konuşma böyle bir olayın çok güçlü bir ifadesi oldu.

47 yıllık terör olayının tarihini anlatsa da olayın tam da 100 yıllık boyutlarına işaret etti. Mevzuyu artık Türkiye’ye gerçekten 47 yıldır zaman kaybettiren bir hadiseyi çözmüş olmanın ötesinde yüzyıldır uykuya yatmış Türk-Arap-Kürt kardeşliğinin ve millet birlikteliğinin bir uyanışı bağlamına oturttu.

Birçok kişi Araplar da nereden çıktı dese de Erdoğan şu anda Türkiye’nin karşısında bulunduğu ufku açarak konuştu. Bir defa Türkiye’nin yüzde 4-5’inden az olmayan bir Arap nüfusu var. Bu nüfusun Türk olmakla, Türkiye’nin ayrılmaz bir parçası olmakla ilgili hiçbir sorunu olmadı, hiçbir sıkıntı çıkarmadı. Buna karşılık zaman zaman pervasızca kullanılan Arap karşıtı söylemlerden de ciddi bir mağduriyet yaşıyor ve rahatsızlık duyuyor. Bunu geçelim. Bu, Erdoğan’ın konuşmasında ikincil bir ima konusu.

Asıl önemli olan Türkiye’nin bilhassa Suriye’de Gazze ve Filistin davasına sahiplenişi ile önüne açılan yeni ufuk. Onu Arap dünyasında söz ve nüfuz sahibi kılan ufuk. Bu söz ve nüfuz, Türkiye’nin yüz yıl önce kapanmamış hesapların, ama üstünkörü ve emrivakiyle bir kenara atılmış hak ve sorumluluklarının bir konusu. Bilahare başımıza Kürt sorununu saran emrivaki ve sorumsuzluk da bunun bir parçasıydı. Kürtlerle ilişki artık bir sorun değildir. Kürtler bir sorun değildir bilakis Türkiye’nin büyüklüğünün, tarihi ve coğrafi derinliğinin bir sebebidir, tıpkı Araplar gibi.

O yüzden Erdoğan konuşmasında Malazgirt zaferinin, Kudüs’ün fethinin, İstanbul’un fethinin, Çanakkale savunmasının, İstiklal harbinin Türk, Kürt, Arap ve daha nice Müslüman halkın ortak savaşları, ortak zaferleri olduğunu anlattı. Kudüs’ü Selahaddin-i Eyyubi’nin komutasında Türk, Kürt, Arapların fethettiğini söyledikten sonra Şam, Diyarbakır, Mardin, Musul, Kerkük, Süleymaniye, Erbil, Halep, Hatay, İstanbul, Ankara’nın hepimizin ortak şehirlerimiz olduğunu söyledi ve can alıcı cümleleri kurdu:

“Bizler yani Türkler, Kürtler, Araplar ittifak yaptığımızda atlarımızın rüzgârı Çin Denizinden Adriyatik’e serin esintiler yaydı. Unutmayın, atlarımızın şahlanışından coğrafyaya huzur yayıldı. Kılıç şakırtıları bu bölgeye barış getirdi… Yeryüzüne, gökyüzüne, birbirimizin yüreğine La İlahe İllallah Muhammedur Resûlullah hattını hep beraber kazıdık… İttifak yaptığımızda medeniyetimizle, sanatımızla, ilmimizle, refah seviyemizle hiç kimse yarışamadı. Türk, Kürt, Arap eğer bir aradaysa, birse, beraberse işte o zaman Türk vardır, Kürt vardır, Arap vardır. Ayrıştıklarında, bölündüklerinde, uzaklaştıklarında ise mağlubiyet vardır, hezimet vardır, hüzün vardır. Moğol orduları acımasızca İslam beldelerini yıktı, çünkü Türk, Kürt, Arap ayrışmıştı. Haçlılar İslam beldelerine saldırdı çünkü Türk, Kürt, Arap birbirinden kopmuştu. 1. Dünya Savaşını kaybettik, aramıza sınırlar çizildi, duvarlar örüldü. Kudüs’ü yitirdik, çünkü tefrika vardı. Ne zaman ayrıldık kaybettik, yenildik. Ne zaman ittifak yaptık o zaman tarihe istikamet çizdik.

Bugün Gazze’de, Filistin’de tarihin en acımasız, en vahşi, en barbar soykırımı icra ediliyor. Neden? Çünkü Türk, Kürt, Arap tarih boyunca olduğu gibi bir araya gelip ittifak kuramıyor.”

Uzunca alıntıladım, çünkü bu sözlerin muhatabı sadece Türkiye’deki Türkler ve Kürtler değil, bölgedeki bütün kavimler, bilhassa Arap ülkeleri de. Erdoğan’ın Türkler ve Kürtler arasındaki ayrılıktan Gazze’deki trajik durum için bir sorumluluk dersi çıkarması çok önemli. Elbette Selahaddin Eyyubi’nin torunlarının alacağı ders kadar bütün İslam dünyasının alacağı dersler var bu konuşmadan. 

Erdoğan’ın konuşmasının önemli bir mesajı olmakla birlikte daha birçok boyutu vardı. 47 yıllık terörün bilhassa “karşıtlarıyla birlikte” yani teröre karşı imiş gibi görünenlerle birlikte üretmiş olduğu “bir sektör, bir ekosistem” bahsi çok önemli. Şimdiye kadar terörün devam edişinin en önemli sebebini açıklıyordu. 23 yıldır bu ekosistemin bütün boyutları ve hilelerinden birinci derecede muzdarip olan bir şahitlik bu, ama aynı zamanda bir uyarı. Tezgâhları, politik kazanç kapılarının kapanıyor olmasından dolayı, daha önce olduğu gibi şimdi de süreci baltalamak için ellerinden geleni yapacaklarından kuşku yok. Ama bu sefer karşısında bir de haklı, reel nedenlere dayanan bir özgüven var.

Sürecin önemi kadar Cumhurbaşkanın bu konuşması da önemli bir referans metni olarak dikkatle okunmalı, sürekli göz önünde bulundurulmalı.

Daha fazla bilgi ve son haberler için SonTurkHaber.com'ı takip edin.
seeGörüntülenme:58
embedKaynak:https://www.yenisafak.com
archiveBu haber kaynaktan arşivlenmiştir 14 Temmuz 2025 04:09 kaynağından arşivlendi
0 Yorum
Giriş yapın, yorum yapmak için...
Yayına ilk cevap veren siz olun...
topEn çok okunanlar
Şu anda en çok tartışılan olaylar

Belediyenin Grup Şantiye si konsere hazırlanıyor Son dakika haberleri

12 Temmuz 2025 15:30see140

Haziranda otomotiv üretimi arttı, otomobil üretimi düştü Sözcü Gazetesi

12 Temmuz 2025 14:04see137

Özge Özder den radikal imaj değişikliği

12 Temmuz 2025 16:02see137

Özel milli judoculardan 8 altın madalya Spor Haberleri

14 Temmuz 2025 01:05see137

Van Kültür Yolu Festivali çocukları sanatla buluşturuyor Van Haberleri

13 Temmuz 2025 16:48see137

Burçin Orhon hastalığıyla ilgili gerçeği yıllar sonra açıkladı

13 Temmuz 2025 16:05see136

Okan Buruk: Yabancı sayımızı hafifletmemiz gerekiyor Galatasaray Haberleri

13 Temmuz 2025 00:26see136

Almanya Başbakanı Merz den Gazze çıkışı: Kabul edilemez

14 Temmuz 2025 00:10see135

Okan Buruk tan ayrılık açıklaması! Bu maçlar onlar için önemli

13 Temmuz 2025 01:40see134

ABD basınından Netanyahu yu zora sokacak iddia

13 Temmuz 2025 00:27see134

Erdoğan’ın konuşması sonrası Emine Erdoğan gözyaşlarını tutamadı Sözcü Gazetesi

12 Temmuz 2025 14:41see133

Bayburt ta feci kaza! Anne ve oğlu hayatını kaybetti; 6 yaralı

13 Temmuz 2025 20:49see133

Kontrolden çıkan Tofaş otomobil bariyere saplandı

14 Temmuz 2025 00:38see132

Orkun Kökçü Beşiktaş taraftarını mest etti Fanatik Spor Haberleri Video

14 Temmuz 2025 03:07see132

Almanya: Rusya huzur içinde yaşamamıza izin vermiyor Dış Haberler

13 Temmuz 2025 01:04see130

İmamoğlu’ndan konut müjdesi

13 Temmuz 2025 14:27see130

AK Partili Usta, 15 Temmuz gecesi yaşananları anlattı: Türkiye, Suriye den farklı olmazdı

14 Temmuz 2025 02:41see130

Abbas: Gazze de tek çözüm İsrail in tamamen çekilmesi

14 Temmuz 2025 02:24see130

Ankara da 3 kişinin öldüğü yangın faciasında ihmal skandalı! Sözcü Gazetesi

13 Temmuz 2025 16:16see130

15 Temmuz 2025 resmî tatil mi? 14 Temmuz yarım gün mü? Kamu ve özel sektör için son durum Son Dakika Haberleri

14 Temmuz 2025 00:23see129
newsSon haberler
Günün en taze ve güncel olayları