Darbenin başına İnönü atadı Gündem Haberleri
Yenisafak sayfasından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com duyuruda bulunuyor.
Türk demokrasi tarihine kara bir leke olarak geçen 27 Mayıs darbesinin “apoletsiz komutanı” kendisi de eski bir asker olan CHP’nin lideri İsmet İnönü’ydü. Darbeden 1 ay önce 27 Nisan’da TBMM’de yaptığı konuşmada darbe tehdidinde bulunan İnönü, Adnan Menderes ve arkadaşları için hazırladığı sonu da açık açık ima etti: “Bu demokratik rejimi istikametinden ayırıp, baskı rejimi haline getirmek tehlikeli bir şeydir. Bu yolda devam ederseniz ben de sizi kurtaramam! Arkadaşlar, şartlar tamam olduğu zaman milletler için ihtilal meşru bir haktır.”
CEMAL GÜRSEL’İ İZMİR’DEN ANKARA’YA ÇAĞIRDI
DP’nin seçimleri kazandığı gün, 14 Mayıs 1950 akşamında askerlerin ‘Bir emriniz var mı?’ diye sorduğu İnönü, 10 yıl sonra icra edilen darbe sonrasında iktidarı devralma planları yapıyordu. Ancak endişesi darbenin düşük rütbeli subaylar tarafından yapılması idi. Yılların siyaset kurdu, bu soruna da çözüm bulmakta gecikmedi. Dönemin Savunma Bakanı Ethem Menderes’e gönderdiği tavsiye mektubu dolayısıyla emekliliğe sevk edilen Kara Kuvvetleri Komutanı Cemal Gürsel apar topar İzmir’den Ankara’ya çağrılarak darbenin başına geçirildi. Darbenin başına geçme teklifinin İsmet İnönü tarafından yapıldığını vurgulayan Gürsel, daktilo ile yazdığı notta o gece yaşananları şöyle aktardı:
Cemal Gürsel kendi daktilo ettiği yazısında, 'İnönü'nün talimatı' denilince darbenin başına geçmek zorunda kaldığını ifade etti.
MEKTUP SIZDI GÖREVDEN ALINDIM
“Başbakan Adnan Menderes’e 3 Mayıs 1960 yılında yazmış olduğum 15 maddelik mektubumu Milli Savunma Bakanı Ethem Menderes’e teslim ettim. O mektupta, ‘Ordunun durumu karışık, Bayar istifa etmeli. Yerine muhterem zatı (Adnan Menderes) halk seviyor. Bu sevgiden istifade ederek kırılanların gönülleri alınmalı ve millete yeniden güven telkin edilmeli’ şeklinde beyanatta bulunarak Menderes’in cumhurbaşkanı olmasının yararlı olduğunu düşünmüş idim.
Bu mektup sonra basına sızdı. Ve benim Kara Kuvvetleri Komutanlığı'ndan istifa etmem gerektiği konuşulmaya başlanınca, emekliliğim istenerek görevime son verildi.”
‘İNÖNÜ, MBK’NIN BAŞINA GEÇ DEDİ'
“İzmir’e yerleştim. 27 Mayıs sabahı hiç haberim olmadığı halde yapılan ihtilalin (MBK) başına geçmem için teklifte bulunuldu. Bu teklifin İnönü tarafından yapıldığını söyleyerek apar topar beni Ankara’ya götürdüler. Toplantıdan önce İnönü’nün notu iletildi. İnönü’nün, ‘MBK’nın başına geçip DP yöneticilerinin yargılanması ve cezalandırılmasının şart olduğunu, başarılar dilediğini yazan’ notunu okuduktan sonra kabul etmek durumunda kaldım. Acilen demokrasiye nasıl geçebilirizi araştırmaya çalıştım.”
‘İDAMLARI ONAYLA’
“Menderes’in yargılanmasında tarafsız olmaya çalıştım. İnönü, Menderes’in ve yanındaki bakanlarının mutlak suretle idam edilmesi gerektiğini mahkeme heyetine ve MBK’ya sürekli telkinde bulunuyor, haber gönderiyordu. Menderes ve arkadaşlarının yargılanmaları müdahalelerle adaletsiz şekilde yürüyordu. İnönü ile son kez görüştüğümüzde idamları onaylamamak taraftarı olduğumu bildiği için, memlekete verdikleri zararın bedelinin ağır ödetilmesi gerektiğini, bunu yapmamızın icap ettiğini telkin ettikten sonra idamları büyük bir üzüntüyle onayladım. Menderes ve arkadaşlarına büyük bir haksızlık yapıldı kanısını hala taşımaktayım. İdam üzerinden demokrasinin kurulamayacağını bu toplum mutlak bir gün anlayacaktır. Üzgünüm Menderes…. Saygı ile Cemal Gürsel”
nönü tarafından darbe öncesinde hazırlanan listenin tamamı 27 Mayıs sonrasında komitede yer aldı.
MBK’yı da o kurdu
Sadece darbenin başındaki Cemal Gürsel’i değil, Milli Birlik Komitesi’nde yer alacak isimleri de bizzat İsmet İnönü belirledi. 27 Mayıs darbesinden sonra bakan olan CHP’li Selim Sarper, darbe öncesinde yaptıkları gizli bir toplantıda İnönü’nün kendilerine “Talebimiz iktidarın lağvedilmesi ve yerine seçimler yapılana kadar fiili geçici bir hükümetle idareye devam etmesidir. Bu mesele Avrupa’da ve dostumuz olan Amerika’da da yankı bulmuş ve destekleri tarafımıza bizzat yetkililerince iletilmiştir. İhtilal komiteleri, Millî Birlik Komitesi altında 40 kişiden oluşacaktır. Zarflarda komiteye alınacaklar yazmaktadır.” dediğini aktarıyor.
Albay Şükran Özkaya’nın terekesinden çıkan, 24 Mayıs 1960 tarihli ve “Sayın İnönü’nün Millî Birlik Komitesi ve Başkanı İçin Önerdiği İsimler” başlıklı belge de komite üyelerinin CHP tarafından belirlendiği yönündeki tespiti güçlendiriyor. Listede bulunan isimlerin tamamının darbe sonrasında komite yer bulması dikkat çekiyor.
Ahmet Er
Cuntacı subaylara senatörlük vadetti
2017 yılında hayatını kaybeden Milli Birlik Komitesi Üyesi Ahmet Er, vefatından önce basına ve TBMM Darbeleri Araştırma Komisyonu’na yaptığı açıklamalarda komite üyelerinin İsmet İnönü tarafından belirlendiğini söyledi. İnönü’nün darbe öncesinde Prof. Afet İnan‘ın evinde bazı subaylarla gizli toplantı yaptığını dile getiren Er, İnönü‘nün subaylara “İktidarı bana teslim edin, size 6 yıl senatörlük vereyim” dediğini kaydetti. 27 Mayıs öncesinde CHP’li subayların darbe hazırlığı yaptığına dair istihbarat aldıklarını belirten Er, şunları anlattı:
DARBECİLERİN YÜZDE 90’I CHP’LİYDİ
“Biz ihtilal kararı veren subayların şahsiyetlerini inceledik. Hemen hemen çoğu, yüzde 90‘ı CHP‘nin taraftarıydı. Sonra şöyle çok acı bir istihbarat geldi bize. Mehmet Özgüneş vardı, İstanbul 1. Ordu‘da kurmay binbaşıydı. Onun getirdiği haber son derece vahim bir haberdi. İhtilale hazırlık yapan Halk Partili subaylar şöyle karar almışlar; ‘İhtilali yapalım, Demokrat Parti‘yi kapatalım, iktidarı Halk Partisi‘ne olduğu gibi teslim edelim.‘ Halk Partisi‘nin zulmünü önleyebilmek için ihtilalin içinde olmamız gerektiğine karar verdik. 27 Mayıs, CHP‘ye bağlı. Bizzat İsmet Paşa‘dan emir alan subaylar 14‘ler dediğimiz grubu yurt dışına sürmüşlerdir.“

Gürsel’den İnönü’ye: Emirleriniz bizim için peygamber buyruğudur
İnönü’nün damadı Metin Toker’in “İsmet Paşa’yla On Yıl” kitabında yer verdiği bir anekdot da darbenin başına iliştirilen Cemal Gürsel ile İsmet İnönü arasındaki ilişkinin niteliğini ortaya koyuyor. Toker’e göre darbeden sonraki gün İsmet İnönü kahvaltı yaparken telefonu çalar. MBK Başkanı Orgeneral Cemal Gürsel’in emir subayı, kendisini Gürsel’e bağlayacağını söyler, hat bağlanır. İki isimin karşılıklı övgülerin ardından Cemal Gürsel, “Emirleriniz bizim için daima peygamber buyruğudur Paşam” der. İnönü ise jest karşısında neşelenerek şu ifadeleri kullanır: “Memleket ve millet için hayırlı bir iş yaptınız. Büyük bir iş yaptınız. Mutlu ve uğurlu olmasını dilerim. Başarınız için asıl ben sizin emrinizdeyim. Paşa hazretleri, ben sizi anlıyorum. Ne zaman bir arzunuz olursa emrinize amadeyim.”
Paşam ihtilal oldu sizi bekliyoruz
Milli Birlik Komitesi Üyesi Orhan Erkanlı da yıllar sonra anlattığı anılarında Cemal Gürsel’in darbeden haberi olmadığını söyledi. Erkanlı’ya göre, darbe gecesi briç oynanıp erkenden yatan Gürsel kapısına dayanan askerleri görünce kendisini tutuklamaya geldiklerini zannetti. Ancak, “Paşam ihtilal oldu, DP iktidarı devrildi. Sizi Ankara’ya götürmeye memur edildim. Ankara’daki komite arkadaşları sizi bekliyor” deyince rahatladığını söyledi.


