Dilek İmamoğlu ndan Sızdırılan iddianame çıkışı
SonTurkHaber.com, Halktv kaynağından alınan verilere dayanarak açıklama yapıyor.
19 Mart operasyonu mağdurları tarafından kurulan Aile Dayanışma Ağı’nın 9. buluşması, İstanbul Saraçhane Parkı’nda gerçekleşti. Etkinliğe İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkan Vekili Nuri Aslan, Dilek Kaya İmamoğlu ve tutuklu yakınları katıldı.
İBB Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu'nun eşi Dilek Kaya İmamoğlu konuşmasına, her cuma Saraçhane’de adalet için bir araya geldiklerini vurgulayarak başladı:
“Biz her cuma Saraçhane'de bir araya gelerek adalet arayışımızı dile getiriyoruz. Toplum vicdanının sesi oluyoruz.”
Kalabalığın her hafta artmasının kararlılıklarının bir göstergesi olduğunu söyleyen İmamoğlu, “Kararlıyız. Çünkü haklıyız. Azimliyiz. Çünkü bizlere yaşatılan bu mağduriyet artık son bulsun istiyoruz” dedi.
İmamoğlu'ndan Avrupalı demokratlara mektup
İmamoğlu, yaşananların sadece bireysel bir mağduriyet olmadığını vurguladı:
"HUKUKUN SİYASALLAŞTIĞININ GÖSTERGESİ"“Ama sadece, sizler bizler yaşadığımız mağduriyet için burada değiliz. Ülkemizin geleceği için de buradayız.”
Toplumun adalet duygusuna inandıklarını belirten İmamoğlu, “Milletin iradesine, milletin iradesine yine milletin kendisi sahip çıkacaktır” sözlerini kullandı.
Konuşmasında yargı süreçlerindeki hukuksuzluklara da değinen Dilek Kaya İmamoğlu, iddianamelerin hazırlanmadığı halde bazı medya organlarında yer aldığını hatırlattı:
"Özellikle iktidara yakınlığıyla bilinen medyada iddianamelere dair haberler dolaşıma sokuluyor. Bu durum, iddianame henüz hazırlanma aşamasındayken sızdırılmaya mı başlandı sorusunu akıllara getiriyor. Böyle bir soru işaretinin varlığı bile çok vahimdir. Hukukun siyasallaşmasının bir başka göstergesidir."
Henüz mahkemeye sunulmamış belgelerin basına sızdırılmasının adil yargılama ilkesine aykırı olduğunu İmamoğlu şöyle belirtti:
"Henüz mahkemeye sunulmamış bir iddianamenin kamuoyuna servis edilmesi, adil yargılama ilkesini zedeleyen, toplumsal güveni sarsan bir durumdur. Şayet iddianameye güvenilseydi de böyle yöntemlere başvurma gereği duyulmazdı diye düşünüyoruz. "
if (!$ISMOBILE) : ?>include(__DIR__.'/320x100.php');?>
İmamoğlu'ndan iktidara 'Kocabıyık' mesajı: Zulmünüz artıyor gidişiniz hızlanıyor
Adaletin toplumun ortak güvencesi olması gerektiğini vurgulayan İmamoğlu, şunları söyledi:
"Bir hukuk devletine yakışmayan bu yöntemler, sadece tutukluları değil, aileleri, çocukları, halkın her kesimini yürekten yaralıyor. Toplumun yargıya olan inancını sarsıyor. Hal böyleyken toplumun 4/3'ü hukuka olan güvenini kaybetmiş durumda. Oysaki devletin en önemli organlarından biri olan yargının bu duruma düşmesi vahim bir durumdur. Toplumun huzuru için adalet herkese eşit işlemeli. Siyasetin gölgesi yargının üzerinden kalkmalıdır. Biz hukukun siyasetin aracı değil toplumun ortak güvencesi olması için buradayız. Evrensel hukuk ilkeleri çerçevesinde adil, tarafsız bir yargılama talep ediyoruz.
Eşi Ekrem İmamoğlu’nun ve çalışma arkadaşlarının uzun süredir tutuklu olduğunu hatırlatan Dilek Kaya İmamoğlu, “Hayatımızdan çok değerli anlar söküp alınıyor ve gidiyor” dedi.
Henüz iddianame bile yazılmamış olmasına rağmen insanların tutuklu olduğunu vurgulayan İmamoğlu, bu süreci “adaletin değil, zulmün sessizliği” olarak tanımladı.
Aile Dayanışma Ağı’nın her hafta toplandığını hatırlatan İmamoğlu, bu buluşmaların adaletin eksik kaldığı yerde devreye giren toplum vicdanının sesi olduğunu söyledi.
Konuşmasının sonunda Ankara Barosu Başkanı Mustafa Köroğlu’ndan bir alıntı paylaşan İmamoğlu şöyle dedi:
"KORKU YERİNE CESARETİ İTAAT YERİNE DİRENİŞİ SEÇİYORUZ"“Çünkü adaletin eridiği yerde kuralların çözüldüğünü görürsünüz. Kuralların çözüldüğü yerde hak bir güvence olmaktan çıkar. Hak artık bir ihtimaldir, bir tesadüftür.
Oysaki tesadüfler üzerine insana yaraşır bir hayat kurulamaz."
Dilek Kaya İmamoğlu konuşmasını şu sözlerle bitirdi:
"Biz bugün burada korku yerine cesareti, sessizlik yerine sözü, itaat yerine direnişi, umutsuzluk yerine inancı seçiyoruz"


