Diyabet iğneleri ile zayıflamak Türkiye’de yasal mı? Reçetesiz satın alınabiliyor mu? ‘Pankreas iltihabı, böbrek fonksiyonlarında bozulma, tiroid kanseri...
SonTurkHaber.com, Hurriyet kaynağından alınan verilere dayanarak duyuru yapıyor.
Son yıllarda dünyayı kasıp kavuran bir zayıflama furyası var; diyabet iğneleri. Önce Hollywood ünlüleri ile moda olan ve ardından tüm dünyaya yayılan diyabet iğneleri ile zayıflama trendi hız kesmeden ilerliyor.
İşin ilginç yanı hızla kilo veren ünlü isimler, diyabet iğneleri kullandıklarını inkâr ediyor ya da sessiz kalmayı tercih ediyor. İngiliz şarkıcı ve söz yazarı Ozzy Osbourne’un eşi olan 72 yaşındaki televizyon ünlüsü Sharon Osbourne ise bu iğneleri kullanarak zayıfladığını itiraf eden tek kişi olmuştu. Daha sonra kilo verme sürecinin arttık bittiğini söyleyen Sharon, “Çok zayıfım ve kilo alamıyorum. 45 kilonun altındayım ve böyle olmak istemiyorum” demişti.
Osbourne çiftinin 41 yaşındaki aktris ve şarkıcı olan kızı Aimee de geçtiğimiz günlerde görüntülendi ve verdiği aşırı kilolarla dikkat çekti. Aimee’nin de tıpkı annesi gibi diyabet iğneleri ile zayıfladığı iddia ediliyor.
Oprah Winfrey, Amy Schumer, Kelly Clarkson, James Corden, Tracy Morgan, Khloe Kardashian ve hatta Elon Musk’ın da aralarında olduğu sayısız ünlü ismin diyabet iğneleri yardımıyla zayıflamayı denediği konuşuluyor.
Elon Musk, Kim Kardashian ve sunucu Jeremy Clarkson ilacı kullanan ünlüler arasında. Musk, 'sporla mı yoksa diyetle mi kilo verdiği' sorulduğunda “oruç ve zayıflama iğnesi” yanıtını vermişti. Kardashian da bir galada bir zamanlar Marilyn Monroe tarafından giyilen elbiseye sığmak için verdiği 7 kilonun bu ilaç sayesinde olduğu söylemişti.
ARTIK TÜRKİYE’DE SATILIYOR
Hızlı bir şekilde kilo verdirmesi sebebiyle popüler olan bu iğneler bir süredir Türkiye’de de kullanılıyor. Dahiliye Uzmanı Dr. Aytaç Karadağ, “Türkiye’de bu ilaçların yalnızca Tip 2 diyabet tedavisinde kullanımına izin verilmiştir. Kilo verme amacıyla ya da reçetesiz olarak alınmaları yasal değildir. Ama maalesef kilo vermek isteyen vatandaşlarımız ilacın geri ödemesi olmadığı için reçetesiz ve doktor kontrolü olmaksızın ilacı bir şekilde temin ediyorlar” dedi ve tüm merak edilenleri yanıtladı.
1- BU İĞNELERİN SATIŞI VE KULLANIMI TÜRKİYE'DE ARTIK YASAL MI?
Etken maddeleri semaglutid (Ozempic) ve tirzepatid (Mounjaro) olan ilaçlar Türkiye'de sadece Tip 2 diyabet tedavisi için Sağlık Bakanlığı tarafından onaylıdır. Yani, bu iğnelerin satışı ve reçeteyle kullanımı yasal olarak mümkündür ama yalnızca diyabet hastaları için, doktor reçetesiyle ve ilgili endikasyon kapsamında. Kilo verme amacıyla kullanım ise hâlâ ruhsatlı değil, yani yasal olarak önerilen bir durum değil ve SGK tarafından karşılanmıyor.
Geçmişe bakacak olursak, semaglutid etken maddeli ve benzeri ilaçlar ilk çıktıklarında sadece diyabetli hastalara reçete ediliyordu. Ancak ilacın kilo üzerine olan etkileri klinik çalışmalarda ortaya çıktıktan sonra dünyada obezite tedavisi için de ilgi görmeye başladı. Türkiye’de ise hâlâ sadece diyabet tedavisi için kullanılabiliyor. Tirzepatid etken maddeli iğneler ise ülkemizde henüz çok yeni ve ruhsatlandırma süreci 1 ay önce tamamlanıp eczane raflarında yerini aldı.
Son dönemlerde sosyal medya ve internet ortamında ilacın zayıflama amacıyla da kullanıldığı, hatta bazen reçetesiz temin edilmeye çalışıldığına tanık oluyoruz. Bu kesinlikle doğru bir yaklaşım değil. Çünkü bu ilaçların ciddi yan etkileri olabiliyor ve her birey için uygun olmayabilir. Ayrıca, diyabet hastalarının ilaca erişiminde sıkıntılar yaşanmasına yol açabiliyor.
2- İĞNELER TÜRKİYE'DE REÇETESİZ ALINABİLİYOR MU?
Hayır, bu iğneler Türkiye’de reçetesiz olarak temin edilemez. İlaçlar ülkemizde ‘kırmızı reçete’ gerektiren ilaçlar değil, ancak sadece hekim reçetesiyle eczanelerden alınabilen, reçetesiz satışı kesinlikle yasal olmayan ilaçlardır.
Yani, eczaneler bu ilaçları reçetesiz veremez. Ayrıca, reçetede de hekimin ilacı hangi tanı (endikasyon) için önerdiği açıkça belirtilmelidir. Türkiye’de bu ilaçların yalnızca Tip 2 diyabet tedavisinde kullanımına izin verilmiştir. Kilo verme amacıyla ya da reçetesiz olarak alınmaları yasal değildir. Ama maalesef kilo vermek isteyen vatandaşlarımız ilacın geri ödemesi olmadığı için reçetesiz ve doktor kontrolü olmaksızın ilacı bir şekilde temin ediyorlar.
3- BU İĞNELER ASLINDA DİYABET HASTALARI İÇİN KULLANILIYOR. PEKİ NASIL KİLO VERMEYE YARDIMCI OLUYOR?
İlaçların etken maddeleri vücudumuzdaki ‘inkretin’ adı verilen hormonları taklit eder. İnkretin hormonları özellikle yemeklerden sonra pankreastan insülin salınımını artırır, açlık hissini azaltır ve mide boşalmasını geciktirir. Sonuç olarak:
İştah azalır: Beyindeki iştah merkezini etkileyerek kişinin daha az yemesini sağlar.
Doygunluk hissi artar: Kişi daha çabuk ve daha uzun süre tok kalır.
Kalori alımı azalır: Daha az yemek tüketildiği için günlük toplam kalori alımı düşer.
Kan şekeri dengesi sağlanır: Kan şekeri ani dalgalanmaları azalınca, özellikle tatlı ve abur cubur isteği geriler.
4- İNSÜLİN DİRENCİ VE DİYABET TEŞHİSİ KONMAMIŞ KİŞİLERİN BU İĞNELERİ KULLANMASI TEHLİKELİ Mİ?
Bu ilaçların vücutta yaptığı en temel etki, beyne giderek iştahı baskılamak ve mide boşalmasını yavaşlatmaktır. Bu sayede kişi daha az yemek yer ve daha uzun süre tok hisseder. Ayrıca pankreastan insülin salgısını artırarak kan şekerini daha dengede tutar, aynı zamanda glukagon salınımını azaltarak ani kan şekeri dalgalanmalarının önüne geçer. Bütün bunlar hem şeker hastalığını kontrol altına almada hem de kilo kaybında etkin rol oynar. Ama unutulmamalıdır ki, vücudunda diyabet veya insülin direnci olmayan, metabolizması sağlıklı çalışan kişilerde bu hormon dengesine müdahale edilmesi beklenmedik sonuçlar doğurabilir.
Diyabet hastalığı tanısı konmamış, insülin direnci saptanmamış kişilerde bu ilaçların kullanılması birçok riski beraberinde getirir. İşte o riskler:
-- En sık karşılaştığımız yan etkiler arasında bulantı, kusma, hazımsızlık, halsizlik gibi sindirim sistemi problemleri yer alıyor. Bu yan etkiler genelde mide bağırsak kanalı boşaltımını yavaşlatmasından kaynaklanır ve de birçok hastada ilacın kesilmesini gerektirecek kadar şiddetli olabilir. Bazı hastalarımız bunu mide felci oldum diyerek adlandırır.
-- Daha ciddi vakalarda ise pankreas iltihabı, safra kesesi problemleri, böbrek fonksiyonlarında bozulma ve bazı tiroid tümörleri riski bulunuyor.
-- Ayrıca vücudun kan şekeri yönetim mekanizması gereksiz yere baskılandığında, sağlıklı bir insanda dahi hipoglisemi (düşük kan şekeri), bayılma veya ciddi halsizlik gelişebilir.
-- Gereksiz ve kontrolsüz ilaç kullanımı vitamin ve mineral eksikliklerine, kas kaybına ve genel beslenme bozukluklarına yol açabilir.
-- Bir diğer önemli sorun ise, bu ilaçların uzun süreli ve gereksiz kullanımında bırakıldığında kilo geri alımı çok sık yaşanır. Yani kişi ilacı kullandığı süre boyunca kilo kaybetse de ilacın bırakılmasıyla birlikte vücut eski haline dönme eğilimine girer ve çoğu zaman kaybedilen kilodan fazlasını geri almak mümkündür. Unutulmaması gerekir ki bedenimizin bir kilo hafızası vardır, eski kiloya geri döndürmek için elinden geleni yapar.
5- ZAYIFLAMA İĞNESİ İLE GÜNDE 1-2 KİLO VERMENİN MÜMKÜN OLDUĞUNU İDDİA EDENLER VAR. BÖYLE BİR ŞEY MÜMKÜN MÜ?
Bu iğnelerle günde 1-2 kilo vermek mümkün değildir ve bilimsel olarak da gerçekçi bir yaklaşım değildir. Vücut ağırlığındaki günlük değişiklikler, büyük ölçüde vücuttaki su miktarına bağlı olarak ortaya çıkabilir. Ancak yağ dokusu kaybı, bu kadar kısa sürede bu kadar yüksek miktarlarda gerçekleşmez. Yani bir kişinin, bu ilaçları kullanarak her gün 1-2 kilo yağ kaybetmesi, tıbbi olarak imkansızdır.
Ayrıca, çok hızlı kilo vermek sağlık açısından son derece risklidir. Böylesine hızlı kilo kaybı; sıvı ve elektrolit dengesi bozulmalarına, kalp ritmi anormalliklerine, safra taşı oluşumuna, böbrek ve karaciğer fonksiyonlarında problemlere yol açabilir.
En sağlıklı ve kalıcı kilo kaybı haftada en fazla 0.5-1 kilogram civarında olmalı; bu da düzenli beslenme, egzersiz ve gerekirse uzman kontrolünde medikal tedaviyle mümkün olur. Bu iğneler mucize yaratmaz; bilinçsiz ve yanlış beklentilerle kullanımında ciddi zararlara neden olabilir.


