Dünya üzerindeki her canlı aynı basit kuralı izler! İşte çığır açan araştırmadaki o kural... Sözcü Gazetesi
SonTurkHaber.com, Sozcu kaynağından alınan bilgilere dayanarak haber veriyor.
Bilim insanları, canlıların türü ya da yaşadığı coğrafyadan bağımsız olarak dünya üzerindeki yaşamın aynı örüntüyü izlediğini gösteren çarpıcı bir keşfe imza attı. Nature Ecology & Evolution dergisinde yayımlanan çalışmanın bulguları, IFLScience tarafından aktarıldı.
Araştırmacılar, karasal ve deniz omurgalılarından omurgasızlara ve bitkilere kadar 300 binden fazla türün dünya çapındaki dağılımını inceledi.
Analizler, her biyobölgedeki tür çeşitliliğinin küçük “çekirdek alanlar”da yoğunlaştığını ve bu merkezlerden uzaklaşıldıkça tür sayısının hızla azaldığını ortaya koydu.
Çalışmanın ortak yazarı Joaquin Calatayud, “Bu desen, yeryüzündeki yaşamın kaotik görünümünün arkasında bile öngörülebilir kuralların olduğunu kanıtlıyor” dedi.
Baş yazar Ruben Bernardo-Madrid’e göre her biyobölgede, türlerin en verimli koşullarda hayatta kalıp çoğalabildiği bir merkez alan bulunuyor.
Faktör ne olursa olsun sonuç değişmiyorTürler bu merkezlerden çevreye yayılsa da yalnızca buradaki koşullara uyum sağlayabilen bir alt kümeyle hayatta kalabiliyorlar. “Bu alanlar, ekosistemlerin hem çeşitlenme kaynağı hem de biyolojik çeşitliliğin dışarıya yayılma merkezi görevini görüyor” diye ekliyor Bernardo-Madrid.
Araştırma ekibi, bu çekirdek alanların fiziksel olarak küçük olmakla birlikte bölgesel biyoçeşitlilik üzerinde orantısız derecede büyük bir etki yarattığını vurguluyor. Bu nedenle koruma stratejilerinin önceliğini bu alanların korunmasına vermesi gerektiği belirtiliyor.
Çalışma, ekolojide “çevresel filtreleme” olarak bilinen ve tür dağılımlarını açıklayan temel ilkeye yönelik ilk deneysel kanıtı sunuyor.
Ortak yazarlardan Prof. Manuela González-Suárez ise, “Sıcaklık, kuraklık veya tuzluluk gibi hangi sınırlayıcı faktör olursa olsun sonuç değişmiyor: Yalnızca yerel koşullara uyum sağlayan türler hayatta kalıyor ve bu da dünya genelinde öngörülebilir bir yaşam haritası oluşturuyor” sözleriyle bulguları özetliyor.


