Eğilmez, Türkiye Samsung unun formülünü açıkladı
SonTurkHaber.com, Halktv kaynağından alınan verilere dayanarak haber yayımlıyor.
Türkiye ekonomisinin önemli isimlerinden eski Hazine Müsteşarı Dr. Mahfi Eğilmez, kendi blogunda kaleme aldığı yazısında, Türkiye’nin bugüne kadar doğru bir teşvik politikası izleyemediğini vurguladı. Eğilmez, teşvik sisteminin başarısının ancak doğru odaklanma ve sürekli takip ile mümkün olabileceğini belirtti.
"VAR AMA VERİMLİ DEĞİL..."Eğilmez, Türkiye’de şirketlere yönelik devlet teşviklerinin temel amaçlarının yatırımı artırmak, istihdam yaratmak, ithalatı ikame etmek ve ihracatı desteklemek olduğunu hatırlattı. Ancak sistemin genel teşvikler, bölgesel teşvikler, stratejik yatırımlar ve öncelikli sektörler şeklinde dört ana başlık altında toplanmasına rağmen, cari açığın azalmaması ve ihracatta yüksek teknoloji ürün payının artmaması, sistemin verimliliği konusunda soru işaretleri doğurdu.
TEK BAŞARI SAVUNMA SANAYİMahfi Eğilmez, sistemin tek başarı gösterdiği alanın savunma sanayisi olduğunu kaydederken, diğer sektörlerde teşviklerin istenen sonuçları vermediğine dikkat çekti.
DOĞRU TEŞVİK NASIL OLMALI?Eğilmez’e göre Türkiye’nin teşvik politikası, enerji, inşaat ve genel sanayi gibi alanlardan ziyade; savunma sanayisi, yapay zekâ, yazılım, biyoteknoloji ve yeşil enerji gibi yüksek katma değerli, teknolojik ürünlere odaklanmalı. Ayrıca nitelikli iş gücünün yurtdışına kaçışını önlemek için ücret ve prim destekleri artırılmalı.
GÜNEY KORE MODELİGüney Kore’nin ekonomik başarısını örnek gösteren Eğilmez, Samsung, LG, Hyundai ve Kia gibi dünya markalarının, teşviklerin “genel değil, özel ve yoğun” olarak seçilen firmalar üzerinde yoğunlaşması sayesinde ortaya çıktığını anlattı:
"Güney Kore’nin gelişmesine büyük katkı sağlayan teşvik modeli bu şekilde seçilmiş sınırlı sayıda firma üzerinden uygulanmış ve seçilen firmalar belirli bir sürede dünyadaki benzerleriyle rekabet edecek düzeye gelerek birer uluslararası marka olmuşlardır (Samsung, LG, Hyundai, Kia.)"
Teşvik verildikten sonra ilgili firma sürekli denetlenerek gelişme sağlayıp sağlamadığı izlenmeli takıldığı konularda destek sağlanmalıdır. Teşvik verildikten sonra firmanın o alandaki gidişi ve ulaştığı sonuç mutlaka denetlenmelidir.
Eğilmez, Güney Kore modelinin başarısını şu şekilde özetledi:
“Teşvikler sadece finansal destek sağlamıyor; ekonomik yapıyı dönüştürüyor, ithalatı azaltıyor ve ihracatı teşvik ediyor.”
TEŞVİKLERDE KRİTİK 4 MADDEMahfi Eğilmez, Türkiye’de teşviklerin başarıya ulaşması için şu dört unsurun şart olduğunu belirtti:
Teşvikler genel değil, seçici ve yoğun olmalı: Dünya ile rekabet edebilecek sektörler ve firmalar belirlenmeli, sadece en başarılı firmalar desteklenmeli.
Sürekli takip ve destek: Teşvik verilen firmalar izlenmeli, gelişim ve engeller belirlenip hızlıca müdahale edilmeli. Performans göstermeyenlerin teşvikleri kesilmeli.
İhracat ve Ar-Ge öncelikli teşvikler: Yüksek teknoloji ve katma değerli üretim desteklenmeli.
Şeffaflık: Teşvik uygulamaları ve sonuçları kamuoyuna açık şekilde paylaşılmalı.
TEKSTİL ÖRNEĞİTürkiye’nin tekstil sektöründe 200 yıldır dünya markası çıkaramamasının temel nedenlerinden biri, teşviklerin siyasal tercihlerle genel ve seçici olmamasıdır diyen Eğilmez, sistem değişmeden Türkiye’den global markalar çıkmasının zor olduğunu vurguladı.


