Gazzeli kadınlar, İsrail saldırıları altında ölüm, zorunlu göç ve düşük yapma kabuslarını yaşıyor
SonTurkHaber.com, Trthaber kaynağından alınan bilgilere dayanarak haber veriyor.
İsrail'in saldırılarında binlerce kadın yaşamını yitirirken, çok sayıda kadın yaralandı, yakınlarını kaybetti, zorla yerinden edildi ve açlığa maruz kaldı.
Gazze Hükümetinin Medya Ofisi’ne göre, İsrail ordusunun uyguladığı soykırımın başlangıcından bu yana yaklaşık 12 bin 500 Filistinli kadın hayatını kaybederken, on binlerce kadın ise abluka ve kanlı saldırılar altındaki Gazze Şeridi’nin farklı bölgelerinde yerinden edilerek ağır insani koşullarda yaşam mücadelesi vermek zorunda bırakıldı.
Derme çatma çadırlar acının sembolüne dönüştüİsrail bombardımanının sürmesi ve yıkımın giderek büyümesiyle binlerce kadın, evlerinin enkazı üzerine kurulan çadırlarda, okul ve hastane bahçelerinde ya da yol kenarlarında yaşamını sürdürmek zorunda kaldı.
Gazzeli kadınların yaşadığı derme çatma çadırlar, en temel yaşam koşullarından ve mahremiyetten yoksun durumda bulunurken, Filistinli kadınlar, kışın dondurucu soğukla, yazın ise kavurucu sıcakla mücadele ediyor. Bölgede temiz su ve sağlık hizmetleri ise neredeyse tamamen yok durumda.
Soykırımın büyüyerek devam etmesiyle bu çadırlar, geçici barınaklar olmanın ötesine geçerek, İsrail’in yoğun bombardımanı, sistematik aç bırakma politikası, güvenlik eksikliği ve gıda ile ilaç yetersizliği nedeniyle yaşanan kesintisiz acının sembolüne dönüştü.
Tel Aviv’in uyguladığı abluka ve İsrail ordusunun kanlı bombardımanları, Filistinli kadınların yaşadığı koşulları daha da ağırlaştırdı.
İsrail saldırıları altındaki Filistinli kadınlar 12 bin düşük vakası yaşadıZorunlu göçün yarattığı ağır koşulların yanı sıra, İsrail’in yürüttüğü soykırımla çökertilen sağlık sisteminin etkisiyle hamile kadınların yaşadığı sıkıntılar katlanarak arttı.
Medya Ofisi verilerine göre, İsrail'in soykırımı ve ablukası sebebiyle yaşanan tıbbi bakımın yetersizliği ile ilaç ve malzeme eksikliği, soykırımın başlangıcından bu yana 12 binden fazla düşük vakasına yol açtı.
Gazze’de birçok kadın, yeterli tıbbi ekip ve steril ortam bulunmaması sebebiyle son derece zor koşullarda doğum yapmak zorunda kalıyor. Bu durum, hem annelerin hem de yenidoğanların hayatını ciddi şekilde tehlikeye atıyor.
Yaşanan felaket, sadece zorunlu göç ya da hastalıkla sınırlı kalmadı. Binlerce kadın, eşlerini İsrail ordusunun saldırılarında öldürülmeleri ya da tutuklanmaları sonucu kaybetti. Çalışma imkanlarının ortadan kalktığı ve ekonominin çöktüğü bir ortamda, kadınlar ailelerinin tüm sorumluluğunu tek başlarına üstlenmek zorunda kaldı.
Gazze’de 21 bin 193 dul kadın bulunurken, bu kadınların birçoğu, temel gıda ve ilaç ihtiyaçlarını karşılamanın giderek zorlaştığı bir ortamda, yetersiz beslenme ve hastalıklarla mücadele eden çocuklarını hayata tutundurmaya çalışıyor.
Medya Ofisinin rakamlarına göre, İsrail'in yoğun saldırıları günlük ortalama 14 kadının hayatını kaybetmesine, 29 kadının dul kalmasına ve ortalama 16 düşüğe yol açıyor. Ortaya çıkan rakamlar, Gazze'de kadınların başına gelen felaketin boyutunu yansıtıyor.
Fiyatların artması ve malzeme teminindeki sıkıntılar nedeniyle birçok kadın yaşadıkları menstrüasyon dönemlerinde de büyük sıkıntılara maruz kalıyor. Yardım malzemelerinin girişi sebebiyle mevcut pedlerin fiyatları ise oldukça yüksek durumda.
Saha tanıklıklarına göre, 6 adet hijyenik pedin fiyatı, İsrail’in soykırım saldırılarından önce 2 şekel (0,6 dolar) iken, şimdi yaklaşık 25 şekele (7,6 dolar) yükselmiş durumda. Bu durum, kadınların çektiği sıkıntıyı artırıyor ve temizlik ile dezenfeksiyonun eksikliği nedeniyle ciddi sağlık sorunlarına yol açıyor.
Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA) Mayıs ayında yaptığı açıklamada, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü saldırıların kadınlar ve kız çocukları için her ay endişeye neden olduğu kaydedilerek, hijyenik pedlerin, suyun, tuvaletlerin, temiz giysilerin ve mahremiyetin eksikliği nedeniyle yaklaşık 700 bin kadın ve kız çocuğu için regl döneminin bir kabusa dönüştüğü belirtildi.
Açıklamada, Gazze’nin kadınların ihtiyaçlarını karşılamak için ayda yaklaşık 10,3 milyon hijyenik pede ihtiyaç duyduğu ancak İsrail ablukasının sürmesiyle kişisel hijyen malzemelerinin neredeyse tükendiği, bunun da sağlık ve insani krizi derinleştirdiği aktarıldı.
Hijyenik ped fiyatlarının savaş öncesine kıyasla yaklaşık beş kat arttığı, bu nedenle çoğu ailenin artık bunları satın alamadığına dikkat çekilen açıklamada, son dönemde bölgeye girmesine izin verilen az sayıdaki insani yardımların ise kişisel temizlik veya regl hijyeniyle ilgili hiçbir malzeme içermediği kaydedildi.
Gazzeli kadınlar "onur kırıcı acılar" yaşıyorBM son aylarda yaptığı açıklamalarda Gazze Şeridi’ndeki kadınların ve kız çocuklarının zorla yerinden edilme ve savaş nedeniyle "onur kırıcı acılar" yaşadığını bildirdi.
Birleşmiş Milletler (BM) Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) ABD merkezli X şirketinin sosyal medya platformundan Ağustos ayında yaptığı açıklamada, Gazze’deki kadın ve kız çocuklarının ciddi bir kıtlık ve açlık tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu bildirmişti.
Açıklamada, "Bir milyon kadın ve kız çocuğu toplu açlık riski altında. Gazze’deki kadınlar ve kız çocukları, yiyecek ve su bulmak için dışarı çıkmak gibi ciddi ölüm riski taşıyan hayatta kalma yöntemlerine başvurmak zorunda kalıyor." ifadesine yer verilmişti.
Gazzeli kadınlar meme kanserinin erken teşhis, tarama ve tedavisinden yararlanamıyorGazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığından yapılan açıklamada, Gazze Şeridi'ndeki Filistinli kadınların İsrail soykırımı ve ablukası nedeniyle 2 yıldır meme kanserinin erken teşhis, tarama ve tedavisinden yararlanamadığı belirtildi.
Açıklamada, "İşgalcilerin birinci basamak sağlık merkezlerini, tarama ile tanı görüntüleme birimlerini yıkması, kadınların bu programlardan yararlanmasını engelledi." denildi.
Bakanlık ayrıca İsrail saldırıları öncesi ve saldırılar sırasında hastalığa yakalandığı tespit edilen kadınların uzman tedavi ve tıbbi takip imkanlarından mahrum bırakıldığını kaydetti.
İlaç ve tıbbi malzeme sıkıntısının en çok etkilediği hizmetlerin başında kanser ilaçlarının geldiği, yetersiz beslenmenin hastalar üzerinde ciddi etkiler yarattığı kaydedilen açıklamada, Gazze’deki sağlık sisteminin önleyici tedbirler, erken teşhis yöntemleri ve vaka takibi için gerekli unsurlardan yoksun olduğu, birçok hastanın Gazze’de bulunmayan radyoterapiye ihtiyaç duyduğu ancak yurt dışına çıkışlarının engellendiği hatırlatıldı.


