Görevinden uzaklaştırılan CHP İstanbul İl Başkanı Çelik hakim karşısında
Trthaber sayfasından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com haber yayımlıyor.
İstanbul 18. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuksuz sanıklar Özgür Çelik, Erdem Kara ile Özkan Çelik'in de aralarında olduğu 9 sanık katıldı.
Sanıklardan Özgür Çelik, ilk defa hakim karşısına geçtiğini, 31 Mart 2024'e kadar haklarında açılan dava olmadığını söyledi.
Çelik, CHP İl Başkanlığı binasının fiziken davalık olduğunu belirterek, Ekrem İmamoğlu'nun 31 Ocak'ta ifade verdikten sonra yapacağı basın açıklaması engellendiği için anayasal haklarını kullanmaları nedeniyle haklarında iddianame hazırlandığını öne sürdü.
Ağabeyinin de bu dosyada sanık olduğunu anlatan Çelik, "Otobüsün önüne TOMA çekildi. O gün, İBB'ye ait bir alanda açıklama yapmak istiyorduk. Ona da izin verilmedi. Emniyet yetkilileri tarafından 'Dağılın' anonsu yapılmadı, duymadık. Eğer yapıldıysa da duymadık." diye konuştu.
Özgür Çelik, kamu malına zarar vermediğini savunarak, üzerine atılı suçlamaları kabul etmedi.
CHP İstanbul İl Gençlik Kolları Başkanı Erdem Kara, savunmasında anayasal hakkını kullandığı için yargılandığını iddia etti.
Kara, kamu malına zarar verecek eylemde bulunmadığını öne sürdü.
"Düştüğümde durmadılar"Olay günü görevli polis memuru M.Y. duruşmada müşteki olarak dinlendi.
M.Y, o gün ikazda bulunduklarını ancak orada bulunan kişilerin buna uymadığını ve arbede çıktığını anlattı.
Diğer görevli polislerle ellerindeki kalkanlarla sıra oluşturduklarını, arbede sırasında düştüğünü aktaran müşteki, "Düştüğümde durmadılar, üstümden geçmeye devam ettiler. O sırada meslektaşlarımın yardımıyla kalktım. Kalkana baskı yaptılar, arka tarafa geçebilmek için. Elimdeki kalkan kırıldı. O sırada kolumda bir ağrı hissettim. Meslektaşlarımın yardımıyla yolun sağ tarafına geçirildim. O esnada müdahale hala devam ediyordu. Ben kolumdaki ağrı devam ettiği için hastaneye gittim. Hastanede yapılan röntgen sonucunda kolumda kırık olduğu belirlendi." ifadelerini kullandı.
Ara kararını açıklayan mahkeme, diğer sanıkların dinlenilmesi için duruşmayı 23 Şubat'a erteledi.
İddianamedenİstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, İstanbul Büyükşehir Belediyesine yönelik yolsuzluk soruşturmasında tutuklanmasının ardından İBB Başkanlığı görevinden uzaklaştırılan Ekrem İmamoğlu'nun iki ayrı soruşturma için 31 Ocak'ta ifade için geldiği Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi önünde toplanan kalabalıktan bazı kişilerin kolluk güçlerine mukavemet ettiği gerekçesiyle hazırlanan iddianamede, 5 polis memuru "müşteki", görevinden uzaklaştırılan CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, CHP İstanbul İl Gençlik Kolları Başkanı Erdem Kara'nın da aralarında olduğu 26 kişi "şüpheli" olarak yer alıyor.
İddianamede, olay günü toplanan kalabalığa dağılmaları konusunda uyarı yapıldığı, söz konusu ihtarın dosyadaki kamera görüntülerinde görüldüğü kaydediliyor.
Sanıkların güvenlik güçlerince oluşturulan hatta mukavemet gösterdiği ve dağılmamakta ısrar ettiği belirtilen iddianamede, "Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet" suçunu işledikleri belirtiliyor.
İddianamede, sanıkların fikir ve eylem birliği içerisinde birlikte hareket ederek müşteki polis memurlarını yaraladıkları, olay yerinin çok kalabalık ve yaşanılan arbedenin büyük olması nedeniyle hangi sanığın hangi müştekiyi yaraladığının tespitinin mümkün olmadığı ve "birden fazla kişi ile birlikte görevi yaptırmamak için direnme" suçunu işledikleri vurgulanıyor.
Polis memurunun yaralandığı belirlendiMüşteki polis memuru M.Y'de ikinci derece kemik kırığı oluştuğuna ilişkin rapor düzenlendiği, "basit tıbbi müdahaleyle giderilemeyecek ölçüde yaralandığı" aktarılan iddianamede, M.Y'nin kim tarafından yaralandığını tespit etmenin mümkün olmadığı, sanıkların tamamının müştekiye yönelik "kasten yaralama" suçunu işlediklerine dikkati çekiliyor.
Olay sırasında İstanbul Emniyet Müdürlüğü Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğüne ait 12 boy kalkanı ve iki personel kaskının zarar gördüğü, kalkanların maliyetinin 1920 euro, kaskların ise 4 bin lira olduğunun zarar tespit tutanaklarında düzenlendiği ifade edilen iddianamede, sanıkların tamamının söz konusu eylemden ortak sorumlu oldukları ve "kamu malına zarar verme" suçunu işledikleri belirtiliyor.
İddianamede, 26 sanığın, "görevi yaptırmamak için direnme", "kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız katılarak ihtara rağmen kendiliğinden dağılmama", "kasten yaralama" ve "kamu malına zarar verme" suçlarından 3 yıl 11'er aydan 17'şer yıla kadar hapsi talep ediliyor.


