İPA Eylül raporunda açıkladı: İklim krizi bu ilçeleri fena vuracak Sözcü Gazetesi
Sozcu sayfasından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com duyuruda bulunuyor.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) İstanbul Planlama Ajansı, 2025 yılı Eylül ayına ait “Kent Gündemi Araştırmaları” başlıklı raporunu yayımladı. “Kentsel Isı Adası Etkisi ve Kuraklık” temalı çalışmada, İstanbul’un iklim krizine karşı ne denli kırılgan olduğu çarpıcı verilerle ortaya kondu.
ISI ADASI KENTİN KALBİNİ HEDEF ALIYORRapora göre, İstanbul'da yüzey sıcaklıkları 21°C ile 45°C arasında değişiyor. Özellikle gri yüzeylerin (beton, asfalt vb.) ısıyı tutma kapasitesi nedeniyle, Esenler, Bağcılar, Güngören ve Bahçelievler gibi ilçelerde ısı adası etkisinin en yoğun şekilde hissedildiği belirtildi.
Çocuklar, yaşlılar ve dar gelirli kesimler bu sıcaklık artışından en fazla etkilenen gruplar arasında yer alıyor. Bu bölgelerdeki yapılaşma yoğunluğu, yeşil alan eksikliği ve altyapı yetersizlikleri, iklim krizinin etkilerini daha da derinleştiriyor.
SU KRİZİ VE KURAKLIK KAPIDARapor, 2030 yılına kadar hem sel hem de kuraklık riski taşıyan bölgelerin 2,5 kat artacağını öngörüyor. Bu durumun, İstanbul’un hem altyapı sistemlerini hem de toplumsal dayanıklılığını ciddi biçimde zorlayacağı belirtiliyor.
2025 Eylül sonu itibarıyla, İstanbul’daki barajların ortalama doluluk oranı %31’e kadar gerilemiş durumda. Su krizine karşı kısa vadeli çözümlerin yetersiz kalabileceği uyarısında bulunan rapor, su tüketiminin sosyoekonomik eşitsizliklerle doğrudan ilişkili olduğunu da vurguluyor.
İstanbul’a sağlanan içme suyunun yaklaşık %33’ü Melen Havzası’ndan temin ediliyor. Bu durum, kentin su temininde başka bir coğrafi bölgeye bağımlı hale geldiğini ortaya koyarken, olası bir doğal afette İstanbul’un su güvenliği açısından büyük risklerle karşı karşıya kalabileceğine işaret ediyor.
RİSKLİ İLÇELERİ DE TESPİT ETTİLERRapordan öne çıkan bulgular:
- 2030’a kadar hem sel hem kuraklık riski taşıyan alanların 2,5 kat artması öngörülüyor.
- İstanbul’un yüzey sıcaklıkları 21–45 °C arasında değişiyor; gri yüzeylerin ısıyı hapsedici etkisi öne çıkıyor.
- Esenler, Bağcılar, Güngören ve Bahçelievler gibi ilçeler en yoğun ısıya maruz kalan bölgeler arasında.
- Çocuklar, yaşlılar ve düşük gelir gruplarının yaşadığı bölgeler, hem kuraklık hem ısı adası etkisi açısından en riskli alanları oluşturuyor.
- İstanbul’daki su tüketimi, sosyoekonomik eşitsizliklerle doğrudan bağlantılı.
- 2025 Eylül sonu itibarıyla, barajların ortalama doluluk oranı %31’e kadar gerilemiş durumda.
- Kente sağlanan suyun yaklaşık üçte biri Melen Havzası’ndan karşılanıyor.


