Mart, Nisan ve Mayıs ayında ortaya çıkıyor: Maya halkı burada insan kurban ediyordu! Sözcü Gazetesi

Guatemala'nın Petén bölgesindeki "Kan Mağarası" (Cueva de Sangre), Maya medeniyetinin karanlık ve korkutucu ritüellerine ışık tutuyor. Arkeologlar, bu mağarada, eski Maya ritüellerine dair ürkütücü bulgulara yıllar önce rastladı. 

İnsan kafatasları, cansız beden kalıntıları ve törensel aletler, mağaranın Maya halkının Yağmur Tanrısı Chaac'a adanan insan kurban etme törenlerinin merkezi olduğunu ortaya koydu.

Yapılan kazılar, özellikle kurak mevsimde gerçekleştirilen ve tarımsal döngülerle ilgili ritüellerin önemli bir parçası olan insan kurban etme geleneğini gün yüzüne çıkardı. Maya halkı, bu ritüellerde kurbanların bedenlerini kasıtlı olarak parçalara ayırarak sembolik sunular yapıyordu.

Biyoarkeolog Michele Bleuze, "Bu eylemler, ritüel parçalanmanın manevi anlam taşıyan bir aksiyon olduğunu ve Maya toplumunun bu beden parçalarını kutsal saydığını gösteriyor" dedi.

Mağaradan çıkan kalıntılar arasında, obsidyen bıçaklar, kırmızı pigment izleri ve vücut parçaları yer alıyordu. Bu sembolik sunular, özellikle Chaac’a yapılan ritüellerde kullanılmıştı. Söz konusu bıçaklar, kurban etme törenlerinde sıklıkla kullanılıyordu. Ayrıca, ritüel için kullanılan kırmızı pigmentin, kanın yerini tutarak manevi temizlik ve boyama işlemleri için kullanıldığı ortaya çıktı.

Guatemala'daki "Kan Mağarası", yalnızca ritüel değil, aynı zamanda dini bir anlam taşır. Biyoarkeolog Ellen Fricano, "Yapılan adli analizler, bu kişilerin öldükten sonra taşınmadıklarını, mağaranın derinliklerinde kurban edildiklerini gösteriyor" dedi. 

1990 yılında keşfedilen Cueva de Sangre, Dos Pilas şehrinin altındaki bir mağara ağına aittir ve Maya uygarlığının önemli dini ve ritüel alanlarından biri olarak kabul edilir. Mağara yalnızca Mart-Mayıs aylarında kurak mevsimde açığa çıkarken, diğer zamanlarda su altında kalıyor. Bu durum, mağaranın ritüel gücünü artırarak onu ilahi bir kapı haline getiriyor olabilir.

Kan Mağarası"nın ortaya çıkardığı bu korkutucu buluntular, Maya medeniyetinin yalnızca günlük yaşamını değil, aynı zamanda inançlarını, ritüel arayışlarını ve tanrılarla olan ilişkilerini de derinlemesine anlamamıza olanak sağlıyor. Bu keşif, Maya ritüellerinin gücünü ve toplumlarının dini geleneklerini bir kez daha gözler önüne seriyor.