MELİH ALTINOK Peki, İngiltere kimin patronu Özgür Bey?
Sabah sayfasından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com duyuru yapıyor.

Özgür Özel, geçtiğimiz gün hükümetin ekonomi politikalarını yerden yere vuran Yeni Şafak'ı gösterip "Bu gazete kimin?" diye soruyordu:
"AK Parti içinde karışıklığa meraklı olanlara Yeni Şafak'ı tavsiye ediyorum. Yeni Şafak okusunlar. Önce satır aralarında, sonra sütun sütun, Mehmet Şimşek'e odunla vurmuşlar. Yeni Şafak kimin?"
Konuşmasının devamından öğreniyoruz ki, Özgür Bey, Yeni Şafak'ın sahibini Berat Albayrak sanıyormuş.
Yeni Şafak'ın patronlarının soyadı da yüz binlerce kişi gibi Albayrak ya!
Daha birkaç hafta önce isim isim saydığı gazeteleri, televizyonları boykot edin diyen ülkenin ana muhalefet lideri siyasete bu kadar mı Fransız?
Fransız olsa yine iyi, belki de "Ülkesine karşı bu kadar mı İngiliz?" diye sormalıyız.
Baksanıza adam Sosyalist Enternasyonal toplantısında çıkıp açık açık, "İngiltere'nin menfaatini Erdoğan'da görmek doğru bir şey değil. İngiltere'nin menfaati ve Türkiye'deki istikrarın yolu, demokratların (CHP) iktidarındadır" dedi.
Özgür Bey, İngiltere'nin menfaati için Türkiye'de CHP'nin iktidara gelmesi gerektiğine inanıyorsa, bu durumda patron olarak kimi görüyor?
Türk halkını olmadığı kesin.
***

ABU DABİ'DE BAKLAVA, HATAY'DA KÜNEFE
Eski bakanlardan Mustafa Varank'ın Abu Dabi'deki Euroleague basketbol maçında Fenerbahçe Başkanı Ali Koç'a "Bismillah" diyerek eliyle baklava yedirmesi ve Ali Koç'un "Amin" diyerek yutması kimilerini çok kızdırmış, şaşırtmış.
En çok da geçtiğimiz günlerde Kemal Bey'e savcılık ifadesi ezberletmeye çalışan Nevşin'i.
Zira benim diyen holiganlar bile çıkıp da onun gibi Ali Koç'a, "Sen Erdoğan sayesinde zengin oldun. Bir günde de o servetini kaybedersin kardeşim" diye racon kesmedi.
Kim ne derse desin Euroleague şampiyonluğunun, erken seçimi sonbahara ertelemeye çalışan Ali Koç'a iyi geldiği kesin.
Ah bir de Ali Koç kulüp yöneticileriyle birlikte Bebek Otel'de kutlama yaparken Fenerbahçe, Hatayspor'un elinden tepsi tepsi künefe yemeseydi...
***

KAYDA GEÇSİN
ABD'nin yeni Ankara Büyükelçisi Tom Barrack göreve tarihi bir açıklamayla başladı.
Her satırı önemli:
"Bir asır önce Batı, haritalar, mandalar, çizilmiş sınırlar ve yabancı yönetimi dayattı. Sykes-Picot, Suriye'yi ve daha geniş bölgeyi emperyal kazanç için böldü, barış için değil. Bu hata nesillere mal oldu. Bunu bir daha yapmayacağız.
Batı'nın müdahale dönemi sona erdi. Gelecek bölgesel çözümlere ait, ancak ortaklıklara ve saygıya dayalı bir diplomasiye. Başkan Trump'ın 13 Mayıs'ta Riyad'da yaptığı konuşmada vurguladığı gibi, 'Batılı müdahalecilerin Ortadoğu'ya uçup nasıl yaşanacağı ve kendi işlerinizi nasıl yöneteceğiniz konusunda dersler verdiği günler geride kaldı'. Suriye'nin trajedisi bölünmede doğdu. Yeniden doğuşu onur, birlik ve halkına yatırımla gelmelidir. Bu, gerçekle, hesap verebilirlikle ve bölgeyle birlikte çalışmayla başlar, etrafında değil.
Türkiye, Körfez ve Avrupa'nın yanındayız; bu sefer askerler ve konferanslarla ya da hayali sınırlarla değil, Suriye halkının kendisiyle omuz omuza. Esad rejiminin düşmesiyle barışa kapı açıldı; yaptırımları ortadan kaldırarak Suriye halkının nihayet o kapıyı açmasını ve yenilenmiş refah ve güvenliğe giden bir yol keşfetmesini sağlıyoruz."
Elbette konu ABD olunca insan yoğurdu üfleyerek yiyor.
Haklısınız, Obama da göreve başladığında gözümüzü boyamıştı.
Ne var ki bu kez Beyaz Saray'da 11 Eylül'de darbe yapanlar değil Trump var.
ABD'de 25 yıllık ara sona erdi.
***
GEZİ'DE KİMİ ASACAKTINIZ EMRE BEY?
"Bugün 27 Mayıs. İlk 27 Mayıs, 1960'da, Menderes'in Çok Partili Düzen'in ilk darbesi olarak yaptığı Sivil Darbe'ye karşı yapılan askeri darbe idi. İkinci 27 Mayıs, 2013'de, yeşili korumak için başlayan ve sonra Demokrasi'nin savunulmasına dönüşen Gezi idi." (Emre Kongar/Cumhuriyet)


