Nükleer füzyonlu motorla Taş Devri sonrası dünyaya dönüş: Sedna’ya yolculuk artık mümkün olabilir
Haber Global kaynağından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com açıklama yapıyor.
Sedna’nın eliptik yörüngesi, onu Güneş’ten en uzak mesafede yaklaşık 937 astronomik birime kadar uzaklaştırırken, en yakın olduğunda bu mesafe yaklaşık 76 birime iniyor. Bu sıra dışı yörünge, onu potansiyel olarak Kuiper Kuşağı ile Oort Bulutu arasındaki geçiş bölgesini temsil eden bir keşif hedefi haline getiriyor.
Bilim insanları tarafından arXiv'de yayımlanan çalışmaya göre, uzay görevleri için iki yeni itki sistemi değerlendiriliyor: Güneş yelkenleri ve Doğrudan Füzyon İtki (Direct Fusion Drive – DFD).
phys.org'da yer alan habere göre her iki teknoloji de kimyasal roketlerle mümkün olmayan hızları sunuyor; mesela mevcut gemilerle Sedna’ya varış süresi birkaç on yılken, bu yeni yöntemlerle bu süre yaklaşık 10 yıla indirilebiliyor. Ancak yörüngeye girerek detaylı araştırma yapılabilmesi sadece füzyon teknolojisiyle mümkün görünüyor.
Direct Fusion Drive (DFD): Uzayın Geleceğini ŞekillendirebilirEn umut verici seçenek, Direct Fusion Drive teknolojisi. Princeton Üniversitesi tarafından geliştirilen ‘Field-Reversed Configuration’ esasına dayanan bu sistem, test aşamasında bile 1.500 kg bilimsel ekipman taşıyabilecek kapasiteye sahip ki bu, güneş yelkenlerine göre bin kat daha fazla yük demek.
Bununla birlikte, füzyonla çalışan bir uzay motorunun kullanılabilir hale gelmesi için çeşitli teknik zorlukların çözülmesi gerekiyor. Uzay koşullarında plazmanın istikrarlı şekilde tutulması, ve Dünya-Sedna arasındaki 13 saatlik iletişim gecikmesini yönetebilmek bunların arasında yer alıyor.
Yüzyıllık Bir Keşif FırsatıSedna’ya gönderilecek bir robotik görev, yalnızca uzak bir cüce gezegeni değil, Güneş Sistemi’nin nüfusun, Oort Bulutu’nun ve gezegen oluşumunun sırlarını barındıran bir bölgesini de aydınlatabilecek. Araştırmacılar bu tür ileri teknolojili itki sistemlerini geliştirmek için zaman kaybetmememiz gerektiğini belirtiyor.


