‘Sağlıklı yaşam tarzı ile meme kanseri riskini azaltmak mümkün’
SonTurkHaber.com, Dha kaynağından alınan verilere dayanarak haber yayımlıyor.
Güven Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Uzman Diyetisyen Serap Güzel, Meme Kanseri Farkındalık Ayı kapsamında doğru beslenmenin önemine dikkat çekerek açıklamalarda bulundu. Serap Güzel, “Kadınlarda her 8 kişiden 1’i yaşamı boyunca meme kanseri tanısı alıyor. Beslenme alışkanlıkları ise bu riskin azaltılmasında kritik rol oynuyor. Sağlıklı yaşam tarzı ve beslenme tercihleriyle meme kanseri riskini azaltmak mümkün. Meme kanseri riskinde beslenme faktörü göz ardı edilmemelidir. Şekerli içecekler, aşırı işlenmiş ürünler ve doymuş yağdan zengin beslenme obezite riskini artırıyor. Obezite ise meme kanseri için önemli bir risk faktörü. Rafine karbonhidrat ve paketli ürünlerden uzak durulmalı. Renkli sebze ve meyveler, tam tahıllar, kuru baklagiller ve omega-3 yağ asidi içeren besinler bağışıklığı güçlendiriyor. Özellikle brokoli, karnabahar gibi turpgiller ve antioksidan zengini meyveler öne çıkıyor” diye konuştu.
Diyetisyen Güzel, kadınların günlük hayatlarında uygulayabileceği önerileri şöyle sıraladı;
“Şekerli içecek ve işlenmiş gıdalardan uzak durun. Aşırı şekerli yiyecek ve içecekler ile rafine karbonhidratlar obeziteye yol açmaktadır. Bu tür ürünler meme kanseri riskini artırabilir. Her gün bol miktarda sebze ve meyve tüketin.
Özellikle kırmızı, mor, yeşil ve turuncu renkli sebze ve meyveler antioksidan açısından zengindir. Bu besinler hücreleri serbest radikallerin zararlı etkilerinden koruyor. Haftada en az iki kez balık tüketin. Omega-3 yağ asitleri bağışıklık sistemi üzerinde olumlu etkiler sağlamaktadır. Somon, uskumru ve sardalya gibi yağlı balıklar tercih edilebilir. Tam tahıllara yönelin. Beyaz ekmek ve pirinç gibi rafine tahıllar yerine tam buğday, yulaf ve esmer pirinç gibi lif açısından zengin seçenekler tercih edilmelidir. Kuru baklagilleri sofradan eksik etmeyin. Nohut, mercimek ve kuru fasulye gibi baklagiller hem bitkisel protein hem de lif kaynağıdır. Bu besinlerin düzenli tüketilmesi koruyucu etki sağlar. Kırmızı et tüketimini sınırlayın.
Diyetisyen Güzel, sözlerini şöyle sürdürdü; “Fazla miktarda kırmızı et ve işlenmiş et ürünlerinin tüketilmesi risk faktörleri arasındadır. Kadınlar beyaz et ve bitkisel protein kaynakları daha sık tercih etmelidir. Süt ve süt ürünlerinde düşük yağlı seçenekleri tercih edin. Kalsiyum açısından zengin bu besinler, sağlıklı kemik yapısı ve genel sağlık için önemlidir. Yağ oranı düşük süt, yoğurt ve peynir tercih edilmelidir. Alkol tüketimini minimuma indirin. Alkol ve meme kanseri arasındaki ilişki bilimsel olarak ortaya konuldu. Her seviyede alkol tüketimi riski artırır. Bu nedenle tüketimin azaltılması ya da tamamen bırakılması en doğrusudur. Su tüketimine özen gösterin. Vücudun detoksifikasyon mekanizmalarının düzenli çalışabilmesi için günlük 2-2,5 litre su içilmesi gerekmektedir. Sıvı ihtiyacının büyük bölümü sudan karşılanmalıdır. Beslenmeyi düzenli fiziksel aktivite ile destekleyin. Sağlıklı beslenme tek başına yeterli değil. Düzenli egzersiz, sağlıklı kilonun korunmasına yardımcı olur ve bağışıklığı güçlendirir. Beslenme ve hareket bir arada olduğunda risk önemli ölçüde azalır.”
Beslenmenin tek başına kanserden korunmada mucize yaratmadığını da hatırlatan Güzel, “Düzenli hekim kontrolleri, tarama programlarına katılım ve sağlıklı yaşam alışkanlıklarıyla birlikte beslenme büyük fark yaratır. Kadınların bu ayı, kendi sağlıkları için adım atma fırsatı olarak görmelerini istiyoruz” dedi.


