Silikon Vadisi’nden robot ordulara, yeni savunma çağı başlıyor

Silikon Vadisi merkezli Scout AI, savunma teknolojilerinde yeni bir dönemin kapısını aralıyor.  Scout AI kurucuları Colby Adcock ve Collin Otis, “iyi adamlar için büyük robot orduları” kurma hedefiyle yola çıkarken; şirket, Yapay Genel Zeka temelli otonom savaş robotları geliştirmeyi amaçlıyor. Scout AI’nin bu projeye Pentagon’un desteğiyle 15 milyon dolarlık yatırım fonu sağlandığı bildirilirken; geliştirilecek robot birlikler, insansız ve kendi kararlarını alabilen bir yapıya sahip olacak.

PENTAGON'DAN DEV BÜTÇE

Scout AI’nin çalışmaları, dünya genelinde savunma ve endüstri alanında robotik ve yapay zekaya yönelik ilginin artışını ortaya koyarken, ABD’nin savunma odaklı yapay zeka ve robotik girişimlere 40 milyar dolar bütçe ayırdığı kaydediliyor. Son dönemde Silikon Vadisi’nin önde gelen teknoloji şirketleri de bu alandaki yatırımlarını artırmış durumda. Amazon, Microsoft, Nvidia, Intel ve OpenAI gibi firmaların, insansı robotlar geliştiren Figure AI’ye toplam 675 milyon dolarlık yatırım yapması çarpıcı örneklerin başında geliyor. Söz konusu robotlar, başlangıçta depolama ve lojistik alanlarında görev alacak şekilde tasarlanmış olsa da uzun vadede askeri destek görevlerinde de kullanılabilecek kapasiteye sahip.

MALİYETİ DÜŞERECEKLER

Robot orduların geliştirilmesi, sadece teknoloji açısından değil, ekonomik ve jeopolitik açıdan da önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Scout AI ve benzeri girişimlerin geliştirdiği sistemlerin maliyetleri, klasik savunma araçlarına kıyasla oldukça düşük. Örneğin Ukrayna’da üretilen “Odyssey” isimli sürücüsüz araç, 35 bin dolara mal olurken, ithal edilen modellerin maliyetinin yaklaşık on katı olduğu belirtiliyor. Bu durum, savunma teknolojilerinin daha geniş bir aktör kitlesine erişim imkânı sağladığını gösteriyor.

Stratejistler ise Silikon Vadisi’ndeki girişimlerin yükselişi, robotik ve yapay zekanın savunma alanında merkezi bir rol oynayacağının göstergesi olarak değerlendiriyor. ABD, Çin, Rusya ve Avrupa ülkeleri, otonom sistemler konusunda yoğun bir yarış içindeyken, jeopolitik dengeler ve savunma stratejileri de yeniden şekillendiğinin altı çiziliyor. ÇİN DE YATIRIM YAPIYOR

Çin de, bu alanda hızlı ilerleyen ülkeler arasında yer alıyor. Çin Endüstri ve Bilişim Teknolojisi Bakanlığı’nın açıkladığı eylem planına göre, 2025 yılına kadar imalat sanayisinde kullanılacak robot sayısının 2020’ye kıyasla iki katına çıkacağı öngörülüyor. Bu robotların yalnızca endüstride değil, tarım, enerji üretimi, sağlık, eğitim ve acil durum müdahaleleri gibi alanlarda da görev alması planlanıyor. Benzer şekilde, Rusya ve Avrupa ülkeleri de hem sivil hem askeri robotik yatırımlarını artırıyor.

NADİR ELEMENT İHTİYACI

Jeopolitik açıdan kritik bir diğer unsur ise robot orduların stratejik kaynaklara erişim sağlayabilmesi. Elektrikli ve otonom sistemler için gerekli olan litiyum, kobalt, nikel ve nadir toprak elementleri, Afrika, Orta Asya ve Latin Amerika’da yoğun olarak bulunuyor. Bu durum, robotik teknolojilerin gelişimini yalnızca bir teknoloji yarışına değil, aynı zamanda küresel kaynak mücadelesine dönüştürüyor. Scout AI ve benzeri girişimler İSE, başlangıçta sınır güvenliği, keşif, lojistik destek ve gözetleme gibi görevler için robot birlikler üretmeyi planlıyor. Ancak uzun vadeli hedef, insan müdahalesine gerek duymadan savaş alanında karar verebilen sistemler kurmak. Bu durum, etik ve hukuki tartışmaları da beraberinde getiriyor. 

[email protected] 

Kaynak: Web Özel