Süveyda’ya saldırı sürüyor: Hızlı ve şeffaf soruşturmalar başlatılmalı Agos
SonTurkHaber.com, Agos kaynağından alınan verilere dayanarak duyuru yapıyor.
Suriye’nin güneyindeki Dürzi nüfusun çoğunlukta olduğu Süveyda’da, Şam yönetiminin ilan ettiği "ateşkesin" ardından, yerel silahlı grupların Bedevi ailelere yönelik saldırılarıyla çatışmalar yeniden başladı. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, 13 Temmuz’dan bu yana çatışmalarda 600'e yakın kişinin hayatını kaybettiğini duyurdu. BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk ise bağımsız, hızlı ve şeffaf soruşturmalar başlatılması çağrısında bulundu
Suriye’nin güneyindeki Dürzi nüfusun ağırlıkta olduğu Süveyda kentinde, Dürziler ile Sünni Bedevi aşiretlere bağlı silahlı gruplar arasında 13 Temmuz Pazar günü çatışma başladı.
BM İnsani Yardım Koordinasyon Ofisi (OCHA), çatışmalar nedeniyle yaklaşık 2 bin ailenin yerinden edildiğini açıkladı.
Dört gün süren çatışmaların ardından Şam yönetiminin ilan ettiği “ateşkes” kısa sürdü.
Yeni yönetime bağlı güçlerin kentten çekilmesinin ardından, yerel silahlı grupların çok sayıda Bedevi Arap aileyi silah zoruyla yerlerinden çıkarması, bazılarını öldürüp yaralamasıyla yeniden çatışmalar başladı.
El-Cezire televizyonu, Hikmet el-Hicri’nin, Şam yönetiminden Süveyda’daki çatışmaları sonlandırmak üzere bölgeye müdahale gücü göndermesini talep ettiğini öne sürdü.
Suriye TV ise Kamu Güvenliği İdaresi’ne bağlı güçlerin, Dürzi yerel gruplar ile Bedevi aşiret güçleri arasındaki çatışmaları sonlandırmak amacıyla Süveyda kentine girmeye hazırlandığını bildirdi.
600’e yakın kişi yaşamını yitirdiSuriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), İsrail’in saldırıları da dahil olmak üzere, 13 Temmuz’da Süveyda kentinde başlayan çatışmalarda, 600’e yakın kişinin hayatını kaybettiğini duyurdu.
Yaşamını yitirenler arasında 86 sivil de yer alıyor. Gözlemevi, aynı zamanda mezhep savaşı ve ihlallerin artması konusunda uyarılarda bulundu.
SOHR’a göre veriler şöyle: "71’i sivil olmak üzere Siweydalı yurttaşlardan 150 kişi katledildi. Suriye geçiş hükümetinin Savunma Bakanlığı’nın 261 üyesi öldü, bunlardan 18’ini Bedevi aşiretlerin üyesi oluştururken, 15’i de İsrail saldırılarının sonucu öldü. İsrail saldırılarında bir gazeteci ve 3 sivil öldü. Ayrıca Suriye Geçiş Hükümeti tarafından 83 kişi idam edildi ve Dürzi yerel silahlı grupları ise bir kadın ve biri çocuk olmak üzere Bedevi aşiretlerinin 3 üyesini idam etti."
Gözlemevi, çok sayıda ailenin birçok mahalleden göç ettiğini paylaştı. Bölgede korkunun hakim olduğunu aktaran Gözlemevi, göçmen ailelere ait mahallelerin Dürz, silahlı gruplar tarafından kuşatıldığını belirtti. Buna bağlı olarak Süveyda’nın batısındaki Teara ve Eldara köylerinde göçmen aşiretler ve Süveyda’nın yerel grupları arasında çatışmalar yaşandığı bildirildi.
Öte yandan Süveyda Askerî Meclisi de, dijital medya hesabından açıklama yaptı. Açıklamada, bölgedeki stratejik noktaların büyük çoğunluğunda tam kontrol sağlandığı ve bazı çatışma bölgelerinde operasyonların sürdüğü duyuruldu.
Meclis, Süveyda’daki stratejik bölgelerin büyük kısmında tam kontrolün sağlandığını, az sayıda noktada ise hâlâ yoğun çatışmaların sürdüğünü belirtti. Açıklamanın devamında şunlar paylaşıldı: “Bölgede stratejik eksenlerin çoğunda tam kontrol sağlanmıştır. Kahraman güçlerimiz, hâlen İdlib ve benzeri bölgelerden gelen radikal terör gruplarına karşı operasyonlarını sürdürmektedir. Ayrıca çöl tarafından, DAİŞ terör örgütü tarafından şiddetli saldırılarla karşı karşıyayız.
Yerdeki direniş, yürekten ve akıldan doğan gerçek bir direniştir. Halkımız haklarından asla vazgeçmeyecek, hiçbir şekilde teslimiyet ya da geri adımı kabul etmeyeceğiz. Bazı çevrelerce yürütülen çirkin medya kampanyalarına ve bazı bölgelerdeki iletişim kopukluklarına rağmen, özgür medya gerçekleri aktarmaya devam ediyor. Sahadaki gelişmeler, halkımızın kahramanlığını ve fedakârlığını en iyi şekilde yansıtmaktadır. Askerî Meclis, tüm silahlı gruplarla koordinasyon içinde hareket edildiğini, bireysel kararlarla çatışma ortamı yaratılmaması gerektiğini vurguladı.
Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk ise çatışmaların ardından bağımsız, hızlı ve şeffaf soruşturmalar başlatılması çağrısında bulundu. “Bu kan dökülmesi ve şiddet sona ermeli, insanların korunması birincil öncelik olmalı” diyen Türk, Suriye Geçici Hükümeti’ni sorumluları adalet önüne çıkarma ve benzer olayların tekrarlanmasını önlemek için derhal harekete geçmeye çağırdı.
Türk ayrıca, Süveyda, Dera ve Şam’da İsrail hava saldırıları sonucu yaşandığı bildirilen sivil ölümlerden endişe duyduğunu belirtti. Türk, “Çarşamba günü Şam’da düzenlenen saldırı gibi eylemler, siviller için büyük risk taşıyor. Bu saldırılar durmalı” diye konuştu.
BM yetkilisi son olarak, Suriye halkının şiddet, misilleme ve intikam değil; güvenlik ve adalet aradığını vurguladı.
Güvenlik güçleri ile yerel silahlı Dürzi gruplar arasındaki çatışmaların büyümesinin ardından taraflar arasında ateşkes sağlandı.
Ateşkes kısa sürede bozulurken İsrail ordusu, Suriye güvenlik güçlerini hedef alan saldırılar düzenledi.
İsrail hava kuvvetleri, 16 Temmuz'da Suriye Cumhurbaşkanlığı yerleşkesi, Genelkurmay Başkanlığı ve Savunma Bakanlığını vurdu.
Süveyda'da aynı gün hükümet ile yerel gruplar arasında ateşkes yeniden sağlanırken İsrail savaş uçakları Şam ve Dera'ya saldırılar düzenledi.
Güvenlik güçlerinin çekildiği Süveyda'da, çatışmalar ve İsrail'in saldırılarında, yüzlerce kişinin hayatını kaybettiği tahmin ediliyor.
Çatışmalar nedeniyle gıda, elektrik ve su temin edilemeyen bölgede insani kriz yaşanıyor.


