Trump güzellemesi yapanları not edin… Mehmet Metiner

İsrail söz konusu olduğunda ABD bir bütündür. Çünkü İsrail demek bölgede ABD demektir. Başka bir deyişle, İsrail, bölgenin ABD’sidir. Bu olgu, ABD başkanlarından bağımsız bir gerçekliktir. Kim ki Trump’ın İsrail’in politikalarına karşı olduğunu söylüyorsa biliniz ki özünde o Amerikancıdır. Amerika’yı sureten eleştiriyor olsa bile özünde gizli bir Amerikancıdır. *** İçimizdeki ABD muhipleri iki çeşittir. Birincisi, açık Amerikancılar. İkincisi, gizli Amerikancılar. Asıl tehlikeli olanlar ikincileridir.

İsrail söz konusu olduğunda ABD bir bütündür.

Çünkü İsrail demek bölgede ABD demektir.

Başka bir deyişle, İsrail, bölgenin ABD’sidir.

Bu olgu, ABD başkanlarından bağımsız bir gerçekliktir.

Kim ki Trump’ın İsrail’in politikalarına karşı olduğunu söylüyorsa biliniz ki özünde o Amerikancıdır.

Amerika’yı sureten eleştiriyor olsa bile özünde gizli bir Amerikancıdır.

***

İçimizdeki ABD muhipleri iki çeşittir.

Birincisi, açık Amerikancılar.

İkincisi, gizli Amerikancılar.

Asıl tehlikeli olanlar ikincileridir.

Onlar bazen herkesten daha fazla ABD eleştirisi yaparlar.

Ama sinsice enjekte ettikleri sözlerle bir bakarsınız ki Amerika cici oluvermiş.

Öyle bir kurnazlıkla yaparlar ki bunu yine ABD’yi eleştirirken görürsünüz bunları ama Trump diye başlarlar ve Trump güzellemesi üzerinden bir de bakarsınız ki Amerika’ya tekrar sizi ram etmeye çalışırlar.

Öylesine kurnazdırlar ki “müesses nizam” kavramı üzerinden “ABD derin aklı”nı eleştirirken Trump’ı da bu “müesses ABD nizamı”nı devirmeye kalkışan bir kahraman olarak takdim ederler.

Günün sonunda bir bakarsınız ki Trump üzerinden bu kez Amerikancı oluvermişsiniz.

Gizli Amerikancılığın yeni adı Trumpseviciliğidir.

***

“Trump güzellemesi” dediğim şey şu:

ABD’nin bütün kötülüklerini “müesses nizam” diyerek başkalarının üstüne yıkıp Trump’ı aklamaya -paklamaya çalışmak.

Dahası Trump’ı bu tüm kötülüklerin anası olan “müesses nizamı” yıkmaya çalışan bir cesur devrimci olarak sunmak.

Bu “Trump güzellemesi” yapanlara göre Gazze’de İsrail’in yapıp ettiklerine Trump aslında karşıdır.

Trump İsrail’deki “müesses nizam”ın sembolü olan Netanyahu’ya ve politikalarına karşıdır.

İsrail’in İran’a saldırması da Trump’a kurulan bir tuzaktır.

Trump bu oldu-bittiyle tuzağın içine çekilmiştir.

Yoksa Trump’ın istediği şey değildir bu.

Bu içimizdeki Trumpçıların bir kısmı bizim suretimizden görünenlerden oluşuyor.

O yüzden iktidarı destekleyen medyamızın baş köşelerinde ağırlanan isimlerden kimilerinin bu bağlamdaki Trump güzellemeleri sahiden utanç vericidir.

Eski asker ve güvenlik uzmanı sıfatıyla baş köşeye oturtulan bu zevatın kendi sosyolojimizi zehirleyen ve siyasi kıblemizi bozmaya çalışan bu propagandalarına zemin sunmanın vebali büyüktür.

***

Trump’ın Netanyahu İsrail’ine arka çıkmadığını, İsrail’in İran’a yönelik savaşımına doğrudan destek vermediğini ama ABD içindeki bir güç tarafından tuzağa çekildiğini iddia eden bu zevat daha ekranlardaki sözlerinin mürekkebi kurumadan ABD’nin İran’ın üç nükleer tesisine bizzat bomba yağdırmasından da utanmazlar bilirim.

Öyle ki o bombaların bile Trump’ın bilgisi ve onayı olmadan atıldığını söylerlerse hiç şaşırmam.

Bunun bile Trump’a kurulan bir tuzak olduğunu söyleyecek kadar utanmaz ve arlanmazlar çünkü.

Ama nedense iktidarı destekleyen medyada bu tür insanlar pek bir makbul.

Çok yazık!

***

Başka kanallara sözüm yok.

Ama bizim medyamızda Trump güzellemesi üzerinden Amerikancılık yapanları not edin.

Bizim suretimize bürünmüş ama zinhar bizden olmayan hatta ayağımız sürçtüğünde bizi namertçe herkesten önce arkamızdan hançerleyecek bu zevatı not edin.

Karşınıza geçip Trump’ı eleştirdiğinizde “İran güzellemesi” yaptığınızı söyleyecek kadar küstahlaşabilen bu zevat bilsin ki biz İsrail’in işlediği her cürmün asıl faili olarak ABD’yi biliriz. Trump’ı da Trump’ın ABD’sini de bu cürümlerin ve soykırımın müsebbibi ve destekçisi olarak biliriz.

İsrail arkasına aldığı Trump ABD’si ile İran’a saldırdığında tercihimizi açık bir biçimde İran’dan yana koyarız.

Buna “İran güzellemesi” diyenleri de kendimizden bilmeyiz.

Yol ayrımındayız.

Böyle düşünenlerin bizim suretimize bürünüp kendi medyamızda tarihsel ve akidevî misyonumuzu bozmalarına da, sosyolojimizi zehirlemelerine de asla izin vermeyiz.

Vermemeliyiz.

Herkes kendi yoluna.

HAMİŞ

Sosyolojik ve siyasi hiçbir karşılıkları, kişisel hiçbir etkileri olmadığı halde yalnızca iktidarımızdan güç devşirmek için tutum değiştirenlerin kendilerini bugün iktidarın asıl sahibi gibi görmeleri manidardır.

AK Parti’nin zihnini kuşanmak ve Reis’in misyonuna uygun düşünüp davranmak yerine kendi sorunlu zihinlerini AK Parti’ye suretimizden görünerek giydirmeye çalışanlar bir de kendilerinde güç vehmetmeye başladılar ki buna seyirci kalmak yeni zihni ve siyasi yıkımları beraberinde getirir.

Reis’ten çok Reisçilik postuna bürünerek kendi sorunlu zihinlerini AK Parti tabanına giydirmeye çalışanları kendi medyamızda parlatma yanlışlığını sürdürürsek korkarım ki dizimizi dövmek zorunda kalacağız.

Bilinsin ki bizi ancak bizim suretimize bürünmüş olanlar yıkabilir.

Yol yakınken gereği yapılmalı.

Kendi suretleriyle herkes her şeyi söyleyebilir ve yapabilir ama bizim suretimizden görünüp bize zarar vermelerine, algımızı ve duruşumuzu bozmalarına, en fenası da bizim üzerimizden güç devşirdikten sonra bu gücü kendilerinden bilmelerine gayrı izin verilmemelidir.

Benden demesi.