Yapay zeka esrarengiz Nazca Çizgileri nde çarpıcı bir keşif yaptı
Haber Global sayfasından elde edilen bilgilere dayanarak, SonTurkHaber.com duyuru yapıyor.
Arkeoloji dünyasında çığır açan bir gelişme yaşandı. Yamagata Üniversitesi ve IBM iş birliğiyle yürütülen projede yapay zekâ, Peru’daki ünlü Nazca Çizgileri üzerinde yaptığı analizlerle sadece altı ay içinde 303 yeni jeoglif ortaya çıkardı. Bu rakam, son yüzyılda yapılan keşiflerin neredeyse iki katı.
303 Yeni Figür Gün Yüzüne ÇıktıBBC'nin Science Focus bölümünde yer alan habere göre yeni keşfedilen jeoglifler arasında hayvan, bitki, geometrik şekiller ve insan figürleri bulunuyor. Araştırmacılar bu figürlerin dini ritüellerde veya törensel yolların işaretlenmesinde kullanılmış olabileceğini düşünüyor.
Projeyi yürüten Prof. Masato Sakai, “Bu hızda bir keşif yalnızca yapay zekâ sayesinde mümkün oldu” diyerek, geleneksel yöntemlerle bu kadar kısa sürede bu denli kapsamlı sonuç elde edilemeyeceğini vurguladı.
Yapay zeka sayesinde daha önce yıllar süren saha çalışmaları artık haftalar, hatta günler içinde tamamlanabiliyor. Bu yöntem, sadece Nazca Çizgileri için değil, antik yerleşimler, mezar alanları ve batık gemilerin izini sürmek için de devrim niteliği taşıyor.
Yapay zekâ yalnızca daha fazla jeoglifi tanımlamaya yardımcı olmakla kalmıyor, aynı zamanda arkeologların antik uygarlıkları inceleme biçimini de değiştiriyor. Hava görüntülerini işleyerek, yapay zekâ insan gözünden kolayca kaçabilecek desenleri tespit edebiliyor ve böylece tarihi kalıntıları haritalandırma ve anlama konusunda daha verimli ve kesin bir yol sunuyor.
Nazca Çizgileri projesindeki başarı, bu teknolojinin yeni kullanımının başlangıcını temsil ediyor ve şimdiden dünyanın dört bir yanındaki diğer arkeolojik alanlarda — binlerce yıllık mezarlardan gemi enkazlarına kadar — uygulanmaya başlanmış durumda. Ancak özellikle Peru’daki bu alanın incelenmesine odaklanıldığında, araştırmacılar yeni keşfedilen birçok jeoglifi törensel yolların parçası olarak değerlendiriyor. Çizgileri inşa edenlerin, bu yollar boyunca yürüyerek çevreyle bağ kurmaya ve tanrılarla iletişime geçmeye çalıştıkları düşünülüyor.
Yapay zekâ sisteminin büyük veri setlerini işleme ve daha önce gözden kaçabilecek jeoglifleri tanımlama kapasitesi, Nazca uygarlığının çevresiyle olan bağlantısını, ayrıca mekânsal tasarım ve astronomi konularındaki ileri düzey bilgi birikimini anlamak için yeni olanaklar açıyor.
Uzmanlar ise temkinli. Yapay zekâ keşiflerinin mutlaka yerinde doğrulama ile desteklenmesi gerektiğini, teknolojinin insan araştırmacıların yerini almak yerine onların gücünü artıran bir araç olarak görülmesi gerektiğini vurguluyor.
Nazca çizgileri hakkında ne biliyoruz?Nazca çizgileri Peru’nun güneyinde, Nazca Çölü’nde (Lima’nın yaklaşık 400 km güneyinde) yer alıyor. 1920’lerde uçaklarla yapılan keşif uçuşlarında fark edildiler. Yaklaşık 450 km²’lik bir alana yayılıyor. Çizgilerin bazıları kilometrelerce uzunlukta. Figürler birkaç metreden 300 metreye kadar uzanabiliyor. Örneğin en büyüklerinden biri bir pelikan resmi, yaklaşık 285 metre.
Hangi şekiller var?Hayvanlar: Maymun, örümcek, balık, kuş, köpek, kertenkele vb.
Bitkiler: Çiçekler ve ağaç benzeri şekiller.
Geometrik şekiller: Üçgenler, spiraller, düz çizgiler, trapezler.
İnsan figürleri: Elleri, kafaları belirgin stilize insanlar.
Çölün yüzeyindeki koyu renkli taşlar kazınarak, altındaki açık renkli toprak ortaya çıkarıldı. Bu basit yöntemle çizilen figürler, kuru iklim sayesinde binlerce yıldır bozulmadan günümüze ulaştı. Tahmini olarak M.Ö. 500 – M.S. 500 yılları arasında, Nazca uygarlığı tarafından yapıldı.
Amaç neydi?Bilim insanları kesin bir yanıt veremiyor ama çeşitli teoriler var:
Astronomik takvim: Yıldızların ve gökyüzü hareketlerinin kaydı.
Dini-ritüel amaçlar: Tanrılarla iletişim kurmak için yollar ve kutsal semboller.
Su kültü: Çölün ortasında yaşam için suyun önemine atıf.
Ritüel yürüyüş yolları: İnsanların çizgiler üzerinde yürüyerek dini törenler yapması.


