YÜKSEL AYTUĞ Bir nesil nasıl yok edilir?
Sabah sayfasından alınan verilere göre, SonTurkHaber.com bilgi veriyor.
Bu soruyu yapay zekaya sordum. Cevabı sanırım büyük yankı uyandıracak:
Ezberci ve baskıcı eğitim: Yaratıcılığı, eleştirel düşünceyi ve sorgulamayı yok sayan, sadece itaati ve uyumu ödüllendiren bir sistem, gençlerin zihinsel gelişimini bastırır.
Kariyer baskısı: Sürekli başarı, sınav, puan odaklı bir sistem gençleri tüketir, değerlerini kendilerinden çok başkalarının beklentilerine göre belirlemeye zorlar.
Sürekli dikkat dağıtma: Sosyal medya, oyunlar, diziler ve reklamlar aracılığıyla gençlerin dikkat süresi kısaltılır, derin düşünme veya anlam arayışı köreltilir.
Güzellik, başarı ve zenginlik takıntısı: Ulaşılamaz standartlar empoze edilerek gençlerin kendilik değerleri sarsılır, depresyon ve yetersizlik duyguları artar.

Aşırı tüketim ve marka bağımlılığı: Gençler birey değil, sadece birer tüketici olarak görülür.
Toplumsal kutuplaşma: Gençler; dil, inanç, etnik köken gibi farklılıklara göre ayrıştırılır. Bu, aidiyet duygusunu ve toplumsal birliği yok eder.
Kimliksizleştirme: Tek tipleştirme (herkes aynı görünmeli, düşünmeli, yaşamalı) baskısıyla bireysel özgünlük cezalandırılır.
Bağımlılık yaygınlaştırma: Uyuşturucu, alkol ve teknoloji bağımlılığına karşı sistematik kayıtsızlık ya da örtük teşvik.
Şiddeti normalleştirme: Oyunlar, diziler, sokak kültürü aracılığıyla şiddet meşrulaştırılır ve gençlik "kurban" ya da "fail" olarak parçalanır.
Yalnızlık ve izolasyon: Dayanışma değil, rekabet teşvik edilir. Gençler birbirine rakip gibi gösterilir.
SONUÇ: Böyle bir sistem "öldürmek" için silaha değil; umudu, anlamı, özgünlüğü ve dayanışmayı yok eden yöntemlere başvurur. Bedeni değil, ruhu hedef alır. En etkili "yok etme", insanın kendisini değersiz, yalnız ve çaresiz hissetmesine neden olmaktır.
BENİM NOTUM: Nasıl? Dehşete kapıldınız değil mi? Yapay zeka, bir toplumun geleceğini yok etmenin yöntemini çoktan bulmuş. Sıra "uygulamaya" gelmiş. Hâlâ "Ya robotlar dünyayı ele geçirirse?" diye endişeleniyor musunuz? Hiç kaygılanmayın. Çünkü çoktan ele geçirmişler bile... Yukarıdaki maddelere tekrar bir göz atın ve çevrenizi yeniden gözleyin. Sizce bunların hangisi uygulanmıyor ki?..
BU KADARINA PES!
Terbiyemi bozmadan, sizleri de rahatsız etmeden nasıl anlatacağım bilmiyorum ama bunu yazmak benim için gazeteciliğin ötesinde bir insanlık borcu...

Evet, sonunda bu da oldu. Yeni evli çiftin gerdek gecesinden kalan kanlı çarşaf, kızın annesi tarafından düğün evinde büyük bir gururla (!) gezdirildi. Müjdeli haberi (!) heyecanla bekleyen evdeki akrabalar ise olayı parti yaparak kutladı. Yetinmeyip, bunu bir de sosyal medyada utanmadan paylaştılar. Beni asıl yaralayan ise gelin kız ile ailesinin yüzlerine yayılan gurur ve mutluluk ifadesiydi.
Yıl 2025 olmuş, Afrika'nın en ilkel kabilelerine bile taş çıkartıyoruz. Namusu hâlâ kadınların bacak aralarında arıyoruz. En mahrem olması gerekeni bile "çarşaf çarşaf" ortaya seriyoruz.
Yazık ki ne yazık...
Şeref kürsüsü
Ordu'da karakolları taşınınca, besledikleri sokak köpeğini de götüren polislerimizi alınlarından öpüyorum.

Zap'tiye
Şortlar daha ne kadar kısalacak? Bu gidiş nereyedir? Galiba yaprağa geri dönüyoruz. (Sosyal medyadan)
Ne demiş?
Fransa'da bir dövüş kulübünün girişindeki ilan: "Karınız sizi dövüyorsa bize katılın!"



