YÜKSEL AYTUĞ Ege’nin ruhuna Fatiha...
SonTurkHaber.com, Sabah kaynağından alınan verilere dayanarak açıklama yapıyor.
Kuzey Ege'deki akraba ve dostlar çok dertli. Edremit Körfezi'nde millet sivrisinekten akşamları burnunu evinden dışarı çıkartamıyor. Deniz kirliliği deseniz, her yıl giderek artıyor. Bir zamanlar "Türkiye'nin oksijen çadırı" diye bilinen Kazdağları'nın etekleri hızla betonlaştığı için artık o mis gibi havadan eser yok. Zeytin ağaçları azaldığı için de eskinin "doğal kliması" yerine artık bölgeye yazları büyük şehirlerdeki gibi rutubetli ve boğucu iklim egemen oldu.

Özellikle nüfusun katlandığı bayram ve yaz tatili dönemlerinde alt yapının yetersizliği yüzünden kanalizasyon şebekesi iflas ediyor, susuzluk çekiliyor, çöp dağları oluşuyor. Alın işte İzmir Körfezi'nin ve başıboş şehrin hali ortada...
Sivrisinekten bunalan Akçaylılar ise sosyal medyada kentin sembolünü çoktan sivrisinek yaptılar bile...
Küçükkuyu ve Altınoluk haşereden geçilmiyor, Akçay'daki dere leş kokuyor, İzmir ise zaten Allah'a emanet, Bodrum susuz yaza hazırlanıyor, Kuşadası çevre düşmanı turistik tesislerin kuşatmasında, Alaçatı çöpe boğulmuş...
Yıllardır Ege'deki tüm şehir ve beldelerin yerel yönetimini elinde bulunduran CHP, eseriyle gurur duysun.
Pazar günü size İstanbul'daki mavi bayraklı (!) marinaların halini anlatmıştım. Bugün sıra Ege'ye geldi. Yarın kim bilir CHP'nin beceriksiz yerel yönetimlerinin berbat ettiği hangi coğrafyanın utanılası haline tanıklık edeceğiz...
Yazık ki ne yazık...
Maçları robotlar yönetir mi?
TRT 1'in yayınladığı FIFA Kulüpler Dünya Kupası maçlarında futbolseverler yeni bir uygulama ile tanıştılar: Hakem kamerası...
Orta hakemin göğsündeki kamera bazı pozisyonlarda hakemin görüş açısını ekrana taşıyarak, izleyenleri daha fazla oyunun içine sokuyor. Ayrıca hakem kararlarının daha iyi analiz edilmesini sağlıyor.

Bu arada üstlerinde bu kadar çok elektronik teçhizat varken hakemlerin maça konsantre olmalarının da giderek zor hale geldiğini düşünüyorum. Kulaklıklı mikrofon, yardımcı hakemlerin bayrak hareketlerine duyarlı kol sensörleri, topun çizgiyi geçip geçmediğini bildiren kol saati ve sık sık ekran başına gelerek VAR uygulamalarını izlemek zorunda olmaları hakemleri başlı başına bir elektronik alet haline getirdi.
Kişisel düşüncem, tüm bu araç gereci üzerinde toplayacak yapay zeka destekli robotların yakın bir gelecekte hakemlerin yerini alacağı yönünde.
Savaş önce ümitleri vurur
Bugüne kadar savaşın acılarını betimleyen pek çok resim, fotoğraf, grafik gördüm ama pek azı beni bu anlatım kadar etkiledi.
Üçüncü Dünya Savaşı'nın artık kelimeler arasında virgül gibi kullanıldığı şu günlerde pek çok kişi ekrandaki karşılıklı füze saldırısı görüntülerini havai fişek gösterisi izler gibi evinin konforunda çekirdek çitleyerek seyrediyor. O füzelerin yarattığı yıkımı ertesi sabahki bültende izleyip sonra da işine gücüne gidiyor.

Oysa izlediğimiz, bir bilgisayar oyunu değil. Ölenleri "game over" ile yeniden diriltemiyoruz. Ne yazık ki ekranda gördüğümüz o ışık şovunun arkasında dünyanın en ağır dramları yaşanıyor.
Savaşta insanlardan önce umutlar ölür. Bu acı grafik bunu tek kare ile öyle mükemmel anlatmış ki... Keşke o füzelerin tetiklendiği kontrol panellerinin üzerine bu grafik asılabilse...
Gaf'let kürsüsü
Netanyahu "Savaş yüzünden oğlumun düğününü iki kere erteledik" dedi. Adam dünya savaşı çıkaracak, hâlâ düğünde takılacak altınların derdinde!..
Zap'tiye
Egomuzu şişiriyoruz, dudağımızı şişiriyoruz, yaptığımız işi şişiriyoruz hatta "yatımızı" şişiriyoruz. Artık her şeyin "şişme olanı" makbul!

Ne demiş?
"650 lira su parası gelmiş. Bunun 148 lirası dağıtım bedeli. Su, barajdan taksi tutup gelse bu kadar yazmazdı." (Sosyal medyadan)

