FUNDA KARAYEL Bodrum’da yardımcı krizi: Üzgünüz dadılar bu yaz hizmet dışı!
Sabah sayfasından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com duyuru yapıyor.
Bodrum'a hoş geldiniz! Lütfen güneş kreminizi sürün, havlularınızı serin ve dadınızı evde unutmadığınızdan emin olun. Ama unuttuysanız da sorun yok. Çünkü siz unutsanız da Bodrum bu yaz yardımcıları zaten kabul etmiyor!
Bir arkadaşım geçen gün şöyle dedi: "Şoförümü Paris'e tatile yollasam daha karlı."
Şaka değil, matematik gerçekleri konuşuyor. Konaklama yok, lojman yok, personel için oda ayıracak yazlık da kalmadı. Hani eskiden İstanbul'dan restoranlar mutfak ekibini, garsonunu komple getirirdi ya Bodrum'a artık onlar bile "yerli bakıyoruz" modunda. Ne de olsa kalacak yeri olmayan çalışmasın, öyle mi? Evde üç yardımcıyla dönen hayat, Bodrum'da tek kişiyle devam ediyor.

"Üç dadıdan birini getirebildik, o da çocuklara yetişemiyor" diyen anneye Bodrum sahillerinde üzülüyorlar. Gündüz çocuğa bakan dadı, akşam sofrayı kuruyor, gece bulaşığı yıkıyor. Bodrum'da bu yaz herkes çok görevli. Dadılar da şaşkın, "Yani biz neden diğer dadılardan ayrıldık" diyorlar. En gözde dadı Bodrum'a gelmeye hak kazanıyor gibi bir durum söz konusu ama iş yükleri oldukça ağır. Bu yüzden bu yaz Bodrum'da bir kural geçerli: "Masrafsız ve konaklamasız çalışabilen gelsin."
Kimin için mi? Elbette sizin için değil. Şehrin tüm restoranları, beach'leri, tekneleri bu düsturla hareket ediyor. Mutfakta çırak da yok, plajda havlu veren eleman da. Zira o da lojman istiyor, insan haklı. Bodrum'da, zenginlerin çalışanları da bunalımda. Lüksün de bir limiti varmış demek ki. Bu yazın modası: Minimal personel, maksimal stres. Yeni nesil ekonomi modeli bu: Dadıdan kıs, ıstakozdan, havyardan asla. Şoförü yolla, beach'te loca kapat. Bir dadıdan vazgeçilir, ama yeni sezon çantadan asla. 2025 yaz sezonunda daha neler duyacağız bakalım.

SOSYAL MEDYA FİT GÖRÜNÜMLÜ, PLAJDAKİLER DEĞİL!
"Yaza formda giremedik, bari filtreyle girelim" diyenler bu yazın çoğunluk grubu, adeta birer dijital diaspora. Plajda herkes birbirini süzmekle meşgul, ama süzdüğü şey kişi değil; filtreyle yaratılmış bir dijital versiyonun çakması. Gerçek beden görünce herkes hayal kırıklığı yaşıyor: "Aaa, sosyal medyada böyle değildi?" Zaten biri fazla zayıfsa da hemen teşhis geliyor: "Bu kesin Rus."
Çünkü yerli ve milli bir vücudun bu kadar kemikli olmasına toplum henüz hazır değil. Estetik mi? Değilse filtre. Filtre mi? Değilse kesin Rus. Bu yazın beden algısı denkleminde gerçeklik yer bulamıyor: Ya filtreli olacaksın ya yabancı sanılacak kadar zayıf. Haziran geldi. Alarm çalsın, sirenler dönsün: Plaj çantamız hazır ama karın kaslarımız hala "yükleniyor", yüklenemedi. "Bu yaza bomba gibi gireceğim" diyenler, yine bomba gibi patladı. Ama olsun. Ne demişler, vücut geçici, filtre sonsuzdur.

Sosyal medya da farkında bu trajedinin. TikTok, artık #skinnytok aratmanıza izin vermiyor. Neden mi? Çünkü platform, "aşırı zayıflığı yücelttiği" gerekçesiyle etiketi engelledi. Şimdi bu etiketi arattığınızda, sizi direkt ruh sağlığı destek sayfasına yönlendiriyor. Yani "Karın kası nasıl yapılır" yerine "Öz saygı nedir" sayfasına düşüyorsunuz. Teşekkürler TikTok. Artık hem göbeği var insanların hem de varoluşsal krizi. Eskiden "diyet listeleri" vardı, şimdi "kaygı yönetim listeleri" var. Bir yanda glutensiz, şekersiz, neşesiz tabaklar; diğer yanda sosyal medyada mükemmel vücutlarla dans eden insanlar. Bize kalan ise sadece bakmak ve bir şeyleri kıskanmak. Yaz tatili planlayanlar için güncellenmiş yapılacaklar listesi:
1. Otele rezervasyon yap.
2. Bikini al.
3. TikTok'ı sil.
4. Kendinden utanmayı bırakmaya çalış.
5. Artık kilo almak da, kilo vermek de suç gibi. İdeal beden tanımı? O da yok. Ne yapsan olmuyor.
Evet, bu yaz da o ideal kiloya ulaşamadık. Evet, TikTok bile bizi bize havale etti. Ama olsun, yaz geldi. Güneş var, deniz var, filtre var. En kötü senaryo? Plajda yüzerken biri sizi tanımaz. Zaten Instagram'daki halinizle gerçek haliniz arasında sekiz filtre var.
O yüzden sevgili okur, şunu unutma: Formda değilsek de formdaymış gibi yaparız. Biz bu yaz da kendimize fotoşopla kucak açarız.


