Güney Kore de gençler Türkçeye merak saldı
Haber Global sayfasından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com duyuruda bulunuyor.
Resmi bir araştırmaya göre göre, Güney Kore Eğitim Bakanlığı tarafından desteklenen programlar kapsamında on binlerce kişi —özellikle 20–30 yaş aralığında— çevrim içi ücretsiz kurslara katılıyor.
Bu kurslarda İngilizce, Çince veya Japonca gibi popüler dillere ek olarak Ukraynaca, Portekizce, Svahili gibi daha az yaygın diller de tercih ediliyor.
Bir öğrenci şöyle diyor: “Ukraynaca öğrenmeye başladım ki yabancı arkadaşlarımla iletişim kurabileyim. Onların anadillerinde bazı cümleler söyleyebildiğimde özel bir bağlantı hissettim. Bu beni Türkçe öğrenmeye ve Türkiye’yi ziyaret etmeye yöneltti.”
Ulusal Eğitim Enstitüsü (NIIED) tarafından 2020’den beri uygulanan “Stratejik Yabancı Dil Öğrenimi” programı kapsamında 53 dil “stratejik” olarak kabul ediliyor. Bu diller arasında Orta Doğu ve Afrika’dan 12 dil, Avrupa’dan 18 dil, Güney ve Güneydoğu Asya’dan 14 dil (Vietnamca dahil), Avrupa ve Asya’da 7 dil ve Latin Amerika’dan 2 dil yer alıyor.
Bu yılın ikinci yarısında programa 25 farklı dilde 132 kurs açıldı ve kurslara katılım sayısı hızla arttı: 2020’de 627 olan kursiyer sayısı, bugün 6.300’e ulaştı. 1 Eylül tarihinde siteye aynı anda 16.300 öğrenci girdi ve site bu yoğunluktan dolayı erişim sorunu yaşadı.
Öğrencilerin %80,6’sı 20–30 yaş arasında; bu yaş grubu dinamizmi, zorluklara açık olmayı ve uluslararası fırsatları kovalama arzusu ile dikkat çekiyor.
Bazıları bu kursları yurt dışına taşınma veya uzaktan çalışma hazırlığı olarak görüyor. 23 yaşındaki Ha Hyun-joo, İsveç’e gidip orada yaşamayı planlıyor ve bu yüzden İsveççe öğrenmeye karar verdi: “İsveç’in refah sistemi beni etkiledi, önce dili öğreneceğim” diyor.
Bu kursların popüler olmasında kalite ve erişilebilirlik etkili oldu: dersler dil uzmanları tarafından veriliyor ve son beş yılda 93–95 üzerinden değerlendirme puanı aldı.
Geleneksel dillere odaklanan anlayıştan ziyade gençler arasında daha nadir dilleri öğrenme eğilimi, küresel bakış açısının artışı, kültürel merak ve dilin düşünce dünyasını anlamada bir kapı olarak görülmesiyle açıklanıyor.


