HÜLYA GÜLER Yemek hiçbir zaman sadece yemek değildir
SonTurkHaber.com, Sabah kaynağından alınan bilgilere dayanarak haber veriyor.
İngilizlerin mutfak konusunda ne kadar zayıf olduklarını ortaya koyan bir restoran afişi görmüştüm zamanında. O afiş artık tarih olsa da Londra'nın ünlü alışveriş caddesi Oxford Street'i dikine kesen bir sokaktaki bu restoran hala hizmet veriyor. Restoranın İtalyan sahibi, İngiliz müşterilerinin, kızarmış ekmek dilimi üstüne spagetti sipariş etmelerinden o kadar yılmışki; sonunda restoranın camına; 'Spaghetti... but not on toast' yazan bir uyarı asmak zorunda kalmış. 1955 tarihli bu afiş, bize o yıllarda İngiltere'deki beslenme alışkanlıklarına ilişkin bir ipucu vermesi açısından önemli. Bir nevi pilav-üstü döner gibi düşünün diyeceğim ama uzakyakın hiç alakası yok. Bugün İngiltere'de marketlerde teneke kutular içinde domates soslu spagetti konservesi hala satılıyor. Ve biliyor musunuz, ülkede kızarttıkları ekmek dilimi üzerine bu konserve makarnayı koyup yiyen ciddi bir kesim var. Zaten İngilizlerin de en az övündüğü konu, yemek kültürleri. Ama benim amacım asla İngiltere'nin bu zayıf yönüne vurgu yapmak değil. Aslında niyetim 21-27 Mayıs Türk Mutfağı Haftası'na gösterilen yoğun ilgiye dikkat çekmek. Yoğun ilgi derken lafın gelişi değil gerçek bir ilgiden söz ediyorum. Edirne'den, Tekirdağ'a Hakkari'den, Van'a, Sinop'a kadar Türkiye'nin dört bir yanında bu hafta kapsamında zengin sofralar kuruldu, asırlık yemek tarifleri insanları bir araya getirdi. Nereden biliyorum derseniz, lütfen üşenmeyin ve şöyle küçük bir online tarama yapın. Göreceksiniz, 30'dan fazla ilde düzenlenen etkinliklerin yanında 22'nin üzerinde ülkede Türk lezzetleri insanları bir araya getirdi. Fas'tan, Gambiya'ya, Avusturya'dan, Roma'ya oradan Endonezya'ya, Çin'e uzanan geniş bir coğrafyadan söz ediyorum. Bu yıl dördüncüsü gerçekleşen bu özel haftanın bu kadar yoğun ilgi görmesinde Anadolu'nun her bir köşesinde o yöreye özgü bir tat, bir lezzetin olması kadar Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın konuyu bu kadar sahiplenmesinin payı çok büyük. Bu yıl Türk Mutfağı Klasikleri temasıyla kutlanan hafta boyunca özellikle kuru fasulye, karnı yarık, yaprak sarma gibi geleneksel Türk lezzetleri çeşitli ülkelerdeki kitle önderlerine tattırıldı, tanıtıldı. First Lady Emine Erdoğan'ın 20 ülkeden büyükelçilerin eşleriyle birlikte katıldığı Nevşehir'deki Türk Mutfağı Haftası etkinliklerinde buna bizzat tanık oldum. Nevşehir'de Anadoludakiler Kapadokya Pazarı'nın açılışıyla birlikte gerçekleşen etkinlikte Kapadokya Üniversitesi Fabrika Yerleşkesi'nde kurulan pazarda kimi büyükelçiler asma yaprağının salamura yapılışı, turşu kurulması, yoğurt mayalanması gibi Türk mutfağının geleneksel tatlarının yapımını izledi. Kimileri de dayanamayıp önlük takıp hamur yoğurdu. Bütün bunlar Emine Erdoğan'ın Anadoludakiler Pazarı'nın açılışında yaptığı konuşmada da vurguladığı gibi Türkiye'nin gastro-diplomasisinde sahip olduğu güce de güzel birer örnek. Gastronomi duraklarımızın, önemli birer turizm motivasyonu olduğunu hatırlatan First Lady'nin en önemli vurgusu ise, sofraların aynı zamanda Anadolu'daki birlik, beraberlik ve dayanışma ruhunun güçlenmesine ve sıfır atık hedeflerine sağladığı katkıydı. Emine Erdoğan sözlerini aile ve sofraya ilişkin şu güzel tanımlamayla tamamladı: "Aile Yılı ilan edilen ettiğimiz bu yılda, sofra etrafında şekillenen yaşam pratiklerimize daha çok önem vermeliyiz. Unutmayalım ki sofranın kendisi, ruhun gıdası, gönlün şenliğidir. Böylesi sofralarda birbirine kenetlenen ailenin manevi bağışıklığı artar, olumsuz dış etkilere karşı korunur."
Nevşehirlilerin sabahtan itibaren sokaklarını, caddelerini süsleyerek First Lady Emine Erdoğan'ı karşıladıkları bu güzel gün, kentteki çok özel bir mekanda, Güray Müzesi'nde yörenin unutulmaz lezzetlerinin damaklarımızda bıraktığı eşsiz tadla son buldu.
İngiltere'den örnekle başladık öyle bitirelim, yemek deyip geçmeyin ülkede ne zaman işler biraz ters gitse Kraliyet ailesinin en popüler isimlerinin, İngiliz (Hint ve Akdeniz mutfağı ağırlıklı) sokak lezzetleri pazarı Borough Market'te boy göstermeleri hiç de boşuna değil. Sonuçta yemek hiçbir zaman sadece yemek değildir.


