‘Magnezyum eksikliği, kalp ve şeker hastalığını tetikleyebilir’
SonTurkHaber.com, Dha kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi yayımlıyor.
VM Medical Park Pendik Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Mecit Bahar, magnezyum eksikliği konusunda açıklamalarda bulundu.
Magnezyumun vücudumuzdaki rolüne değinen Uzm. Dr. Bahar, “Magnezyum vücudumuzda yaklaşık 300’den fazla enzimatik reaksiyonda görevler alan ve hücrelerimizin metabolik süreçlerinin sürdürülmesinde kritik role sahip minerallerden biridir. Hücrelerin ihtiyacı olan enerjinin üretilmesi, hücresel genetik yapının sentezi, sinir iletimi, kas kasılması, kan basıncının düzenlenmesi, glukoz metabolizması ve kemik sağlığında önemli rolleri vardır. Vücudumuzca sinir ve kas sistemi başta olmak üzere kardiyovasküler sistem, endokrin sistem ve kemik dokusu gibi birçok sistemde magnezyumun önemli hücre içi ve dışı fonksiyonları bulunmaktadır. Günlük magnezyum ihtiyacı yaklaşık erkeklerde 400-420 mg/gün, kadınlarda 310-320 mg/gün, gebelikte 350-400 mg/gündür. İhtiyaç yaş ve cinsiyete göre değişiklik göstermektedir” diye konuştu.
‘KAN ÖLÇÜMÜNE GÖRE TOPLUMDA MAGNEZYUM EKSİKLİĞİ YÜZDE 15 DÜZEYİNDE’
Magnezyum eksikliğinin toplumdaki görülme oranından bahseden Uzm. Dr. Bahar, “Magnezyum eksikliği kandaki magnezyum seviyesi ölçümü ile değerlendirildiğinde, toplumda yaklaşık yüzde 15 düzeyindedir. Ancak kan seviyesi ölçümleri vücuttaki gerçek magnezyum düzeyini yeterince yansıtmadığından, genel toplumda görülme yaygınlığı güncel verilere göre yüzde 45-50 civarında olduğu düşünülmektedir. Bu oran diyabet hastaları, bağırsaklarda emilim problemi olan hastalar, alkol bağımlıları ve gebelerde daha da artmaktadır. Hastane popülasyonunda eksiklik oranı yüzde 10-65 arasında, yoğun bakım hastalarında ise yüzde 60’a kadar çıkabilmektedir” dedi.
‘YORGUNLUK VE BAŞ AĞRISI GÖRÜLEBİLİR’
En sık görülen belirtilere dikkat çeken Uzm. Dr. Bahar, “Magnezyum eksikliği birçok semptom ve belirtilerle ilişkilendirilmiş olup eksikliğinde en sık kas krampları, seğirme, yorgunluk, baş ağrısı, migren, sinirlilik, uyku bozukluğu, kalp ritim düzensizliği, potasyum düşüklüğü ve nöbet gibi nörolojik belirtiler görülebilir” açıklamasında bulundu.
‘65 YAŞ ÜSTÜ BİREYLER RİSK ALTINDA’
İlişkili hastalıkları ve risk altında olan bireyleri dile getiren Uzm. Dr. Bahar, “Yapılan çalışmalarda magnezyum eksikliğinin hipertansiyon, koroner arter hastalığı, aritmi, tip 2 diyabet, osteoporoz, migren, anksiyete, depresyon, astım, premenstrüel sendrom ile ilişkili olduğu tespit edilmiştir. 65 yaş üstü bireyler, diyabet hastaları, alkol bağımlıları, inflamatuvar bağırsak hastalığı olanlar, çölyak hastaları, gebeler, emzirenler, yoğun egzersiz yapan sporcular ve mide koruyucu/idrar söktürücü kullanan hastalar risk altındadır” diye konuştu.
‘KLİNİK DEĞERLENDİRMEYLE TANI DESTEKLENEBİLİR’
Tanı konma yöntemlerini aktaran Uzm. Dr. Bahar, “Magnezyum eksikliği tanısı için klinik pratikte genellikle serum magnezyum düzeyi ölçümü kullanılır (normal: 1.70-2.68 mg/dL). Ancak güvenilirliği sınırlıdır. Çünkü kandaki magnezyum vücuttaki total magnezyumun yaklaşık yüzde 1 kadarını yansıttığı için kan seviyesi ölçümleri magnezyum eksikliği tanısı için her zaman yeterli bilgi vermeyebilir. Buna ek olarak kan eritrosit magnezyum düzeyi, yükleme testleri ve klinik değerlendirme ile tanı desteklenebilir” dedi.
‘MAGNEZYUM İÇEREN BESİNLER’
Magnezyum içeriği zengin besinlere değinen Uzm. Dr. Bahar, şu bilgileri paylaştı:
“Yeşil yapraklı sebzeler, kuruyemişler, tohumlar, baklagiller, tam tahıllar, avokado, bitter çikolata ve bazı balık türleri magnezyumdan zengindir. Magnezyum takviyesi kan testleri ile eksiklik tespit edilenlere, risk grubundaki bireylere ve magnezyum eksikliğini düşündüren belirtilere sahip bireylere önerilmelidir. Bunun dışında, doktor kontrolü ve önerisi olmadan herkes rastgele magnezyum takviyesi almamalıdır. Çünkü magnezyumun aşırı alımının da çeşitli olumsuz etkileri vardır. Ağızdan fazla magnezyum kullanımında oluşabilen en sık yan etki ishaldir. Bununla birlikte, magnezyumun aşırı alımı hipotansiyon, bradikardi, kas zayıflığı ve solunum depresyonu gibi durumları tetikleyebilir. Yaz aylarında yoğun terleme sıvı ve elektrolit kaybına neden olur. Özellikle sporcularda ve açık alanda çalışanlarda magnezyum kaybı artabilir, bu nedenle destek gerekebilir.”


