Sergilenen her parça kültürümüzden beslenen bir imza Yeni Şafak Pazar Eki Haberleri

8. İstanbul Hazır Giyim ve Moda Fuarı, “The Core İstanbul” alanıyla 24 Türk tasarımcının özel koleksiyonlarını uluslararası moda dünyasına sundu. Etkinliğin Türk modasının tasarım gücünü görünür kıldığına dikkat çeken Moda Tasarımcıları Derneği Başkanı ve The Core İstanbul alanı küratörü Belma Özdemir, “Burada sergilenen her parça, yalnızca bir giysi değil; kültürümüzden beslenen, çağdaş dünyaya cevap veren ve aynı zamanda evrensel moda diline katkı sunan bir imza niteliğinde” açıklamasını yapıyor.

Avrupa’nın en büyük hazır giyim etkinliği İstanbul Hazır Giyim ve Moda Fuarı (İstanbul Fashion Connection-IFCO) geçtiğimiz günlerde bir kez daha Türk modasının dünya çapındaki işbirliklerine ev sahipliği yaptı. İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon ihracatçıları Birliği’nin iştiraki İTKİB Fuarcılık tarafından bu yıl sekizincisi düzenlenen fuar, The Core İstanbul alanıyla Türk moda tasarım dünyasının öne çıkan 24 moda tasarımcısını bir araya getirdi. Tasarımlarıyla etkinlikte yer alan tasarımcılar arasında; Arzu Kaprol, Aylin Çetinkaya, Belma Özdemir, Ceren Ocak, Elif Cığızoğlu, Emre Erdemoğlu, Erkan Demiroglu, Gökay Gündoğdu, Gökhan Yavaş, Gönül Altunışık, Hatice Gökçe, Mehmet Emiroğlu, Mehtap Elaidi, Meltem Özbek, Mert Erkan, Murat Aytulum, Özlem Erkan, Özlem Kaya, Özlem Süer, Şansım Adalı, Tanju Babacan, Tugba Ergin ve Yakup Biçer vardı. Bu sezon fuarda, 100’ü aşkın ülkeden yaklaşık 30 bin profesyonel alıcı firmalarla buluştu. Bugüne kadar 3 binden fazla firmanın katılım sağladığı ve 165 ülkeden 195 bin ziyaretçiyi ağırlayan IFCO, İstanbul’u dünya moda ekosisteminin merkezi haline getirmeyi hedefliyor.

Yetenekli Türk modacılar bir arada

The Core İstanbul’un kürasyonu bu yıl Moda Tasarımcıları Derneği Başkanı Belma Özdemir üstlendi. “Tasarım, bir markanın yolculuğunda kat ettiği mesafeyi belirleyen en kritik unsurdur. Çünkü tasarım, yalnızca estetik bir unsur değil; aynı zamanda markanın kimliğini, vizyonunu ve geleceğe dair iddiasını ortaya koyan bir dil, bir anlatım biçimidir. The Core İstanbul alanı, bu anlayışın en güçlü göstergelerinden biri oldu” diyen Özdemir, Türk tasarımı ve tasarımcısının sahip olduğu derinlikli bakış açısı ve yaratıcı gücüyle bir kez daha dünya sahnesine çıktığına dikkat çekiyor. “Burada önemli olan bizim Türk tasarımcıları olarak gücümüzü göstermekti. Ben inanıyorum ki bunu sağladık. Yirmi dört Türk tasarımcının yer aldığı güzel bir sergileme alanı oluşturduk. Her biri Türk modası için kıymetli isimleri bir araya getirdik ve bu etkinlik için hazırlanmış özel koleksiyonlarımızı The Core İstanbul alanına yerleştirdik” açıklamasını yapıyor. “Burada sergilenen her parça, yalnızca bir giysi değil; kültürümüzden beslenen, çağdaş dünyaya cevap veren ve aynı zamanda evrensel moda diline katkı sunan bir imza niteliğinde” şeklinde konuşan Özdemir, The Core İstanbul’un, Türk modasının uluslararası alandaki görünürlüğünü daha da güçlendireceğine, tasarımcılarımız için yeni iş birlikleri ve yaratıcı buluşma noktaları oluşturacağına inandığının da altını çiziyor. Bu yıl The Core İstanbul alanında 2021 yılında hayatını kaybeden moda tasarımcısı Bahar Korçan anısına da bir stant bulunuyor. Özdemir, “Kendisi Türk tekstil ve moda dünyasına yıllarca emek vermiş, katkı sunmuş bir isimdi. Onu da burada saygıyla anmak istedik” diyor.

Belma Özdemir

Bir çatı altında 175 Türk tasarımcı

Aynı zamanda Türk Moda Tasarımcıları Derneği Başkanı olan Belma Özdemir, “Bu alanda şu an 24 tasarımcı var ama aslında biz Türk Moda Tasarımcıları Derneği olarak 175 tasarımcıyız. İçimizde Türkiye’den çok değerli isimler var. Türk modasına katkıda bulunmak için elimizden geleni yapıyoruz. İstanbul Hazır Giyim ve Moda Fuarı kapsamındaki Core alanı ile de bu çabayı daha yukarı taşıdığımızı düşünüyoruz” diye anlatıyor. Üye olmak isteyen her tasarımcıya kapılarının açık olduğunu da ifade eden Özdemir, “Ayrıca KOZA Genç Moda Tasarımcıları Yarışması’nda finale kalan ilk on finalisti biz direk olarak derneğimize üye yapıyoruz. Globalde çalışan Türk tasarımcılar, bulundukları ve ürettikleri yerlerde, kendi alanlarında gerçekten değerli bir pozisyona geldiler. Onlarla gurur duyuyoruz. Bununla beraber biz, Türkiye’de üreten tasarımcılar olarak da birçok yurt dışı fuarlarına, showroomlara katılıyoruz. Birçok alanda yurt dışına açılım yaptığımız için globalde tanınır, bilinir bir tasarımcı grubuyuz” açıklamasını yapıyor.

Tasarım gücümüzü ortaya koyduk

The Core İstanbul’un Türk modasının kalbinin, nabzının attığı yer olarak tanımlayan Özlem Erkan, “Biz moda tasarımcıları olarak zaten bu sektörde tasarım tarafında vizyonu belirleyen vitrinleriz. O yüzden biz de bu fuara mutlaka tasarımcılar olarak katkıda bulunmak ve bu ortamda bu fuarın içerisinde bulunmaktan mutluluk duyuyoruz” diyor. Bu yıl bir konsept değişikliği yaptıklarına dikkat çeken Erkan, “Bu sene tasarımcı markaların daha az parça ve bir lookla bu alanda tanıtımlarını yapıyoruz. Daha önceki The Core’lara nazaran bu kez burada bir satış amacı gütmeden bir tanıtım yaparak, tasarım gücümüzü ortaya koyarak burada sergi formatında bir sunum yapmaya karar verdik. Core’un sekiz sezondan sonraki evrimi bu oldu” ifadesinde bulunuyor. Tasarım bilincini ve katma değerli ürün algısını biraz daha göstermek isteğiyle bu konsepte karar verdiklerini anlatan Erkan, “Satış odaklıdan sergi odaklıya dönmemizin amacı buydu. Baktığınız zaman Türk tasarımcıları globalde de iyi yerlere sahipler. Fakat tüm dünyada küresel olarak moda sektörü şu anda bir sürü sorunla birden başa çıkmaya çalışıyor. Sektör, fiyat, malzeme, işçilik gibi bir sürü sorunla boğuştuğu için şu anda ihracattan belli bir süre elini ayağını çeken tasarımcılar var. Büyüme planlarını bir müddet bekletenler var. Bizim çalışma emeklerimizin karşılığını alabilmeyle ilgili dünyanın bize geri verdiklerini tarttığınız zaman başka iş modellerine çevirmeniz gerekiyor” açıklamasını yapıyor.

Moda daha kapsül işlerle ilerliyor

Tüm moda dünyasında Türk tasarımcılara yönelik algının oldukça olumlu olduğuna da dikkat çeken Erkan, “Hem Orta Doğu’da hem Avrupa’da da bizimle ilgili güzel bir algı var. Başta Paris ve oradaki showroomlar olmak üzere Türk modacılarıyla iş yapan pek çok isim, marka var. Ama biz de oraya ulaşmakla ilgili, ürün çıkarmakla ilgili bütün dünyayla birlikte bir mücadele veriyoruz. Aslında tüm dünya olarak zor zamanlar geçiriyoruz. Ve moda tüm dünyada yeni iş modelleriyle daha kapsül işlerle ayakta durmaya çalışıyor” diyor. Özlem Erkan markası olarak Nişantaşı’ndaki showroomunda her sezon kendi koleksiyonlarını çıkartmak ve kişiye özel couture parçalar yapmakla birlikte aynı zamanda marka işbirlikleri yaparak kendilerini güçlendirdiklerini anlatan Erkan, “Farklı markalarla çalıştığınızda siz onlardan besleniyorsunuz, onlar da sizden. Daha butik düşünen bir moda tasarımcısının büyük seri imalat yapan bir markanın içerisinde yeni bir dokunuşla fark yarattığını markalar da biliyor. Bize bu noktada ihtiyaçları var” şeklinde konuşuyor.

Sektörün seyri Orta Doğu’ya yöneldi

Bu yıl 8. kez düzenlenen fuarın gerçek bir ilerleme kaydettiğini ifade eden Modacı Meltem Özbek, “Bu sezon The Core İstanbul alanının bir sergi gibi olması, bizi daha minimal olarak tasarımlarımızla tanıtması çok hoş. Böylece gelen misafirler, ziyaretçiler veya firmalar ürünlerimizi rahatlıkla görebiliyor” diyor. Türk modasının son yıllarda küresel ölçekteki seyrinin Orta Doğu’ya yöneldiğine dikkat çeken Özbek, “Özellikle son iki sezondur, bu fuarda da görüleceği gibi Orta Doğu ülkeleri kesinlikle daha ön planda. Bununla beraber, geçtiğimiz dönemlerde olduğu gibi Amerika ile işbirliğimiz devam ediyor” açıklamasını yapıyor.