SonTurkHaber.com
close
up
Menu

Kontrolden çıkan Tofaş otomobil bariyere saplandı

AK Partili Usta, 15 Temmuz gecesi yaşananları anlattı: Türkiye, Suriye den farklı olmazdı

Kanatlı tim in mücadelesi sürüyor! 1.400 tanesi daha doğaya salındı...

Özel milli judoculardan 8 altın madalya Spor Haberleri

Orkun Kökçü Beşiktaş taraftarını mest etti Fanatik Spor Haberleri Video

Yeni fakülteler ve enstitüler kurulmasına ilişkin karar Resmi Gazete de

15 Temmuz un unutulmaz anları! İnsan bir kere ölür, adam gibi ölür

Almanya Başbakanı Merz den Gazze çıkışı: Kabul edilemez

Fransa da firar skandalı: Akılalmaz planı ortaya çıktı

Bahçeli’den ’15 Temmuz’ paylaşımı: ‘İhanete karşı milletin kıyamıdır’

Kanun yürürlüğe girdi, en düşük emekli aylığı 16 bin 881 liraya yükseldi

Abbas: Gazze de tek çözüm İsrail in tamamen çekilmesi

Bakan Tunç: 15 Temmuz da son darbeyi vuracaklarını zannettiler, başaramadılar

15 Temmuz 2025 resmî tatil mi? 14 Temmuz yarım gün mü? Kamu ve özel sektör için son durum Son Dakika Haberleri

Yatırımcılar dikkat: Kripto piyasasında tarihi an: Bitcoin 120 bin doları aştı Kripto Para Haberleri

Fındık üreticilerine yüzde elli bedelle hasat filesi desteği

İran Dışişleri Bakanı Erakçi: Netanyahu başarısız oldu Dış Haberler

MHP’de DEM’le ittifak istifaları Sözcü Gazetesi

EuroLeague de 2026 Final Four un nerede düzenleneceği netleşiyor Fanatik Gazetesi Basketbol Haberleri Spor

Seferler iptal mi oldu? THY den açıklama geldi

Siyasi çıkar, faşizm ve savaş çılgınlığı: Narendra Modi’nin Müslümanlara ve Pakistan’a nefreti Düşünce Günlüğü Haberleri

Siyasi çıkar, faşizm ve savaş çılgınlığı: Narendra Modi’nin Müslümanlara ve Pakistan’a nefreti Düşünce Günlüğü Haberleri

SonTurkHaber.com, Yenisafak kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi paylaşıyor.

Bir zamanlar Gandhi’nin şiddet karşıtı ilkeleriyle özdeşleştirilen Hindistan, bugün azınlıklar, özellikle Müslümanlar için yaşanmaz hale gelen bir dönüm noktasında duruyor. Narendra Modi ve partisi BJP, Hindutva ideolojisini yalnızca siyasi bir araç olarak değil, aynı zamanda devlet politikası haline getirerek nefreti "yeni normal"e dönüştürdü.

Dr. Furkan Hamit

Hindistan ile Pakistan arasında onlarca yıldır süren Keşmir merkezli gerilim, 22 Nisan’da Cammu Keşmir’in Pahalgam bölgesinde düzenlenen silahlı saldırının ardından yeniden alevlendi. Saldırganların Pakistan'dan geldiğini öne süren Hindistan, İndus Suları Anlaşması’nı askıya aldı, diplomatik ilişkileri dondurdu ve vize rejimini durdurdu. Pakistan ise bu adımları savaş ilanı sayarak ticari ilişkileri kesti, hava sahasını kapattı ve karşılık vereceğini duyurdu. Yaşanan gerilimin ardından Hindistan, 6 Mayıs’ta başlattığı “Sindoor Operasyonu” ile Pakistan’da üç bölgeyi füzelerle hedef aldı. Bu saldırılar sonucu bazı siviller hayatını kaybederken bazıları da ağır yaralandılar. Pakistan bu fiili savaş hamlesine cevap olarak beş Hint uçağının düşürüldüğünü açıkladı.

Her iki taraf da nükleer silah sahibi olması nedeniyle, bölgedeki son gelişmeler yalnızca Güney Asya’yı değil, tüm dünyayı alarma geçirdi. Peki bu savaş çılgınlığının arka planında ne var?

Bir zamanlar demokrasi, laiklik ve Gandhi’nin şiddet karşıtı ilkeleriyle özdeşleştirilen Hindistan, bugün azınlıklar, özellikle Müslümanlar için yaşanmaz hale gelen bir dönüm noktasında duruyor. Narendra Modi ve partisi Bharatiya Janata (BJP), Hindutva ideolojisini yalnızca siyasi bir araç olarak değil, aynı zamanda devlet politikası haline getirerek nefreti “yeni normal"e dönüştürdü.

GUJARAT KATLİAMINDAN BAŞBAKANLIĞA

Narendra Modi’nin siyasi kariyerine yakından bakıldığında, temelinin nefret üzerine kurulu olduğu açıkça görülür. Modi’nin yükselişi, 2002’de Müslümanların kanıyla lekelenmiş Gujarat isyanlarıyla başladı. Bu olayda, çoğu kadın ve çocuk olmak üzere yaklaşık iki bin Müslüman hayatını kaybetti. O dönem Gujarat’ın başbakanı olan Modi, bu isyanları durdurmada devlet aygıtını bilinçli olarak kullanmamakla ve hatta bazı durumlarda şiddeti teşvik etmekle suçlandı. İşte o dönem, Hindutva ideolojisinin Modi’nin kimliğine tamamen entegre olduğu dönüm noktasıydı.

Modi, bu olaydan sonra Rashtriya Swayamsevak Sangh (RSS) adlı ideolojik yapıyı güçlendirdi. RSS, Hindistan’ı “Hindu Rashtra”ya dönüştürmeyi amaçlayan faşist ve aşırı milliyetçi bir örgüttür. Bu hayalin önündeki en büyük engel ise Hindistan’daki Müslüman nüfus ve Pakistan olarak görülmektedir. Sonuç olarak, Müslümanlar sistematik olarak eğitimde, ekonomide ve toplumda geri bırakılmakta; Pakistan ise sürekli bir düşman figürü olarak lanse edilmektedir.

Uluslararası kuruluşlar, insan hakları örgütleri ve bağımsız gazeteciler yıllardır Modi’nin bu karanlık geçmişine dikkat çekmekte. Fakat Modi ne bu katliamlar için özür dilemiş ne de en ufak bir pişmanlık göstermiştir. Aksine, bu sessizlik, destekçileri tarafından bir tür “güç” göstergesi olarak algılanmaktadır. Peki bu nefretin kaynağı nedir? Modi bu nefreti körükleyerek ne elde ediyor? Ve şu anda Hindistan’ın ekonomisi ve iç durumu böylesine hassasken, Modi bir savaş çıkararak ne amaçlıyor?

NEFRET SÖYLEMİYLE KAZANILAN SEÇİMLER

Modi ve BJP’nin siyaseti temelde nefret üzerine kuruludur. Her seçim öncesi veya sonrasında, Hindistan’da Müslümanlara karşı şiddet olayları, nefret içerikli konuşmalar ve Pakistan’a karşı savaş naraları duyulmaya başlar. 2014 ve 2019 seçimlerinde, “Pakistan’a haddini bildirme” ve “Müslümanlara yerlerini gösterme” gibi söylemlerle halktan oy aldılar.

Pulwama saldırısının ardından Balakot’a düzenlenen hava saldırısı bunun çarpıcı bir örneğidir. Askeri açıdan pek bir getirisi olmayan bu saldırı, Modi tarafindan büyük bir «zafer» olarak sunulmuş ve siyasi kazanca dönüştürülmüştür. Yine 2019’da Keşmir’in özel statüsünün kaldırılması (Madde 370) da Pakistan’a ve Müslümanlara karşı bir zafer olarak lanse edildi. Gerçekte ise Modi, ülkedeki işsizlik, çiftçi protestoları, enflasyon ve ekonomik kriz gibi sorunlardan halkın dikkatini başka yöne çekmek için sürekli bir “düşman” arayışındadır – ve bu düşman genellikle Müslümanlar ve Pakistan olur.

İSLAM KARŞITI DEVLET POLİTİKALARI

Modi döneminde Müslümanlara yönelik hayata geçirilen devlet politikalarını şu şekilde sıralayabiliriz: Vatandaşlık Değişiklik Yasası (CAA): Pakistan, Bangladeş ve Afganistan’dan gelen Hindu, Sih, Jain ve Budist göçmenlere vatandaşlık hakkı verilirken, Müslümanlar bu haktan dışlanmıştır; Ulusal Vatandaşlık Kaydı (NRC): Assam eyaletinde uygulanan bu sistemde, milyonlarca Müslüman vatandaşlık belgeleri olmadığı gerekçesiyle “yabancı” ilan edilmiştir. Nesillerdir Hindistan’da yaşayan aileler bugün vatandaşlık için dilenmek zorundadır; Tek Tip Medeni Kanun (UCC): Bu yasa ile İslam hukukuna dayalı aile düzeni hedef alınmakta, Müslümanların özel hayatına devlet müdahalesi artmaktadır; Babri Camii Kararı: Müslümanlara ait tarihi cami yıkılarak, yerine Hindu tapınağı yapılmasına yargı yoluyla zemin hazırlanmıştır; İnek Koruma Adı Altında Linçler: Modi döneminde, onlarca Müslüman, sığır eti taşıdıkları iddiasıyla kalabalıklar tarafından linç edilmiştir; Camiler, Ezan ve Başörtüsü Hedefte: Ezanlara yapılan şikâyetler, başörtüsüne getirilen yasaklar, camilerin yıkımı ve Müslümanların evlerinin buldozerlerle yerle bir edilmesi; tüm bunlar organize bir kampanyanın parçasıdır. Karnataka’da başörtülü öğrencilerin derslere alınmaması veya Uttar Pradesh’te mahkeme kararı olmadan Müslüman evlerinin yıkılması bu politikanın örneklerindendir. Verilmek istenen açık mesaj şudur: Hindistan yalnızca Hinduların ülkesidir. Müslümanlar ya ikinci sınıf vatandaş olacak ya da ülkeyi terk edecekler.

ULUSLARARASI TOPLUM SUSUYOR

Bu trajik tabloya rağmen, uluslararası toplum – özellikle Batılı ülkeler – Hindistan’daki bu devlet terörüne sessiz kalmaktadır. Bunun birkaç önemli nedeni vardır. Bunlardan ilki ekonomik çıkarlarıdır. Hindistan bugün büyük bir pazar olarak Batılı şirketler için cazip bir yatırım alanıdır. İnsan hakları, ticari menfaatler uğruna göz ardı edilmektedir. İkincisi, Hindistan’ın Çin’e karşı bir denge unsuru olarak görülmesidir. ABD ve müttefikleri, Hindistan’ı Çin’e karşı stratejik ortak olarak görmektedir. Bu nedenle Modi hükümetinin iç baskıcı uygulamaları görmezden gelinmektedir. Üçüncü olarak Hindistan medyasının propagandaları gösterilebilir. Devletin kontrolündeki Hindistan medyası, uluslararası kamuoyunu yanıltmakta; Müslümanları “terörist”, “vatan haini” veya “Pakistan ajanı” olarak göstermektedir.

SAVAŞ İKLİMİ KİMİN İŞİNE YARIYOR?

Modi hükümeti, Pakistan karşıtı cephe açarak birçok stratejik kazanım elde etmektedir. Pakistan’a karşı savaş söylemiyle Hindistan’da sahte bir vatanseverlik ve birlik duygusu yaratılmakta ve sözde ulusal birliğin sağlanması amaçlanmaktadır. İç politikada başarısız olan Modi, askeri operasyon ve savaş söylemleriyle halk desteğini yeniden kazanmaktadır. İnsan hakları ihlalleri nedeniyle küresel eleştiriler artınca, Modi sahte bir kriz yaratarak dikkatleri başka yöne çekmektedir.

SU TERÖRÜ

22 Nisan 2025’te Pahalgam’da meydana gelen ve 26 kişinin hayatını kaybettiği terör saldırısının ardından Hindistan, saldırının arkasında Pakistan’ın olduğunu iddia etti ve birkaç saldırgan adım attı. Bunlardan en tehlikelisi, 1960 yılında imzalanan İndus Suları Antlaşmasının askıya alınmasıydı.

Bu antlaşmaya göre Hindistan’a doğu nehirleri (Ravi, Beas, Sutlej) verilmiş, Pakistan’a ise batı nehirleri (Sindh, Jhelum, Chenab) tahsis edilmiştir. Bu anlaşmanın askıya alınması, Pakistan’ın tarımı, su kaynakları ve ekonomik istikrarı açısından yıkıcı sonuçlar doğurabilir. Pakistan, bu adımı “su terörü” olarak nitelendirmiştir ve bu durum uluslararası hukukun açık ihlalidir.

Antlaşmanın askıya alınmasının ardından Hindistan, Wagah-Attari sınır kapısını kapattı, diplomatik personelini geri çağırdı ve Keşmir sınır hattında askeri hareketliliği artırdı. Hindistan medyası da sürekli savaş senaryoları üreterek, halkın duygularını olası bir savaş için körükledi.

Bu sırada Pakistan, BM ve diğer uluslararası kurumlara bu adımların sadece bölgesel barışı değil, insanlığı da tehdit ettiğini bildirmişti.

KAZANÇ MI FELAKET Mİ?

Şimdi en kritik soru son yaşanan çatışma sonrasında Modi gerçekten Pakistan’a karşı açtığı savaşı devam ettirirse eline ne geçecek?

Öncelikle Hindistan ekonomisi kırılgan bir zemindedir. IMF ve Dünya Bankası raporlarına göre işsizlik son 45 yılın en yüksek seviyesinde. Tam ölçekli bir savaş, ekonomiyi mahveder ve yatırımcı güvenini yok eder. Bunun yanı sıra; Pakistan ve Hindistan, nükleer güce sahip iki ülkedir. Bir savaş, yalnızca Güney Asya’yı değil tüm dünyayı etkileyebilir. Nükleer bir çatışma, küresel barış için felaket olur. Üstelik Hindistan halkı artık Modi’nin savaşçı politikalarını anlamaya başlamıştır. Savaşın sivil halkı etkilemesi durumunda halktan ciddi tepkiler gelebilir. Unutulmamalıdır ki Pakistan ordusu güçlü bir savunma kapasitesine sahiptir. Hindistan’a verdiği karşılık tüm dünyaya bunu tekrar göstermiştir. Tıpkı 27 Şubat 2019 örneğinde olduğu gibi Pakistan yine Hindistan savaş uçaklarını düşürmüştür. Çatışmanın savaşa dönüşmesi Hindistan’a ağır askeri kayıplar verdirebilir.

SOYKIRIMIN AYAK SESLERİ

Bugün Hindistan’da yaşananlar sadece bir azınlığa değil, tüm demokrasiye karşı bir isyandır. Eğer dünya bugün sessiz kalırsa, yarın bu yangın tüm bölgeyi saracaktır. Müslümanların katledilmesi, haklarının gasp edilmesi ve kimliklerinin silinmeye çalışılması, bir soykırımın habercisidir. Uluslararası kuruluşların, insan hakları örgütlerinin ve küresel vicdanın artık uyanması gerekiyor. Aksi takdirde tarih, bugün sessiz kalanları da sorgulayacaktır – tıpkı bizlerin geçmişteki suskunlukları sorguladığımız gibi.

Narendra Modi’nin siyaseti, tehlikeli bir yoldadır. Nefreti, faşizmi ve radikalizmi besleyerek kısa vadeli siyasi çıkarlar elde edebilir ama uzun vadede sonuçlar yıkıcı olacaktır. Hindistan’daki 200 milyon Müslüman baskı altında yaşamaya devam ederse iç barış bozulacak, Pakistan’a karşı süregelen düşmanlık tüm bölgeyi savaşın eşiğine getirecektir.

Bugün ihtiyaç duyulan şey, özellikle Birleşmiş Milletler ve insan hakları örgütleri gibi küresel kurumların, Hindistan’daki dinî radikalizmi ve Pakistan düşmanlığını ciddiye almasıdır. Güney Asya’da barış, ancak Hindistan’ın yayılmacı, faşist ve İslamofobik politikalarını terk ederse mümkün olabilir…

Daha fazla bilgi ve son haberler için SonTurkHaber.com'ı takip edin.
seeGörüntülenme:64
embedKaynak:https://www.yenisafak.com
archiveBu haber kaynaktan arşivlenmiştir 08 Mayıs 2025 20:08 kaynağından arşivlendi
0 Yorum
Giriş yapın, yorum yapmak için...
Yayına ilk cevap veren siz olun...
topEn çok okunanlar
Şu anda en çok tartışılan olaylar

Kontrolden çıkan Tofaş otomobil bariyere saplandı

14 Temmuz 2025 00:38see222

AK Partili Usta, 15 Temmuz gecesi yaşananları anlattı: Türkiye, Suriye den farklı olmazdı

14 Temmuz 2025 02:41see157

Kanatlı tim in mücadelesi sürüyor! 1.400 tanesi daha doğaya salındı...

14 Temmuz 2025 15:56see143

Özel milli judoculardan 8 altın madalya Spor Haberleri

14 Temmuz 2025 01:05see142

Orkun Kökçü Beşiktaş taraftarını mest etti Fanatik Spor Haberleri Video

14 Temmuz 2025 03:07see139

Yeni fakülteler ve enstitüler kurulmasına ilişkin karar Resmi Gazete de

14 Temmuz 2025 01:19see139

15 Temmuz un unutulmaz anları! İnsan bir kere ölür, adam gibi ölür

15 Temmuz 2025 01:43see139

Almanya Başbakanı Merz den Gazze çıkışı: Kabul edilemez

14 Temmuz 2025 00:10see139

Fransa da firar skandalı: Akılalmaz planı ortaya çıktı

14 Temmuz 2025 17:12see137

Bahçeli’den ’15 Temmuz’ paylaşımı: ‘İhanete karşı milletin kıyamıdır’

15 Temmuz 2025 00:51see137

Kanun yürürlüğe girdi, en düşük emekli aylığı 16 bin 881 liraya yükseldi

14 Temmuz 2025 01:33see136

Abbas: Gazze de tek çözüm İsrail in tamamen çekilmesi

14 Temmuz 2025 02:24see136

Bakan Tunç: 15 Temmuz da son darbeyi vuracaklarını zannettiler, başaramadılar

15 Temmuz 2025 00:52see135

15 Temmuz 2025 resmî tatil mi? 14 Temmuz yarım gün mü? Kamu ve özel sektör için son durum Son Dakika Haberleri

14 Temmuz 2025 00:23see135

Yatırımcılar dikkat: Kripto piyasasında tarihi an: Bitcoin 120 bin doları aştı Kripto Para Haberleri

14 Temmuz 2025 07:53see133

Fındık üreticilerine yüzde elli bedelle hasat filesi desteği

14 Temmuz 2025 16:00see133

İran Dışişleri Bakanı Erakçi: Netanyahu başarısız oldu Dış Haberler

14 Temmuz 2025 02:35see130

MHP’de DEM’le ittifak istifaları Sözcü Gazetesi

14 Temmuz 2025 05:37see129

EuroLeague de 2026 Final Four un nerede düzenleneceği netleşiyor Fanatik Gazetesi Basketbol Haberleri Spor

15 Temmuz 2025 14:43see129

Seferler iptal mi oldu? THY den açıklama geldi

14 Temmuz 2025 16:07see128
newsSon haberler
Günün en taze ve güncel olayları