Sofraların gizli hazinesi: Sadece adını bilenler istiyor, kaçıranlar 1 yıl bekliyor Sözcü Gazetesi
SonTurkHaber.com, Sozcu kaynağından alınan verilere dayanarak açıklama yapıyor.
Yaz geldi, deniz kıyıları hareketlendi, tezgahlarda ise bir sır sessizce yerini aldı: Papalina balığı. Sardalya zannedilip geçilen ama tadıyla müdavim yaratan bu minik lezzet, yalnızca bilenlerin talep ettiği, bilenin ise bir yıl beklemeyi göze aldığı Ege’nin gizli deniz cevheri.
NE SARDALYA NE HAMSİ: O PAPALİNAAyvalık kıyılarında sabah ağlara düşen papalina, aynı gün akşam sofralarda çıtır çıtır servis ediliyor. Sardalya ailesinden gelse de, ondan çok daha küçük ve daha narin. Tam anlamıyla tek lokmalık. Kızartıldığında ne kılçık kalıyor ne koku. Üzerine bir damla limon yeterli.
SEZONU KISA, TADINI UNUTAN YOKPapalina yalnızca temmuz ve ağustos arasında bolca çıkar. Sonrasında bulmak zorlaşır, tadı da yavaş yavaş kaybolur. Bu yüzden bilenler, bu dönemde ne bulursa alır, hatta bazıları dondurucusunu bile papalina ile doldurur. Çünkü bu balığı kaçıran tam bir yıl beklemek zorunda kalır.
Papalina, özellikle Ayvalık, Cunda, Foça ve Dikili çevresinde bilinir. Ege'nin yaşlı balıkçıları onun adını duyduğunda yüzü güler. Çünkü hem nostaljik bir tat hem de balıkçı kültürünün ayrılmaz bir parçasıdır. Bir zamanlar ucuz olduğu için “fakir balığı” diye anılsa da bugün restoran menülerinde bile kendine yer buluyor.

En ideali bol mısır ununa bulanıp zeytinyağında çıtır çıtır kızartmak. Yanına roka, limon ve buz gibi bir ayran. Ayrıca kılçığıyla birlikte yenir çünkü zaten çok ince ve rahatsız etmez.
TAZELİĞİ NASIL ANLAŞILIR?Papalina çok naziktir. Tazeyse parlıyor olur. Gözleri net, derisi parlaktır. Taze değilse kokusu ağırlaşır, kolay dağılır. Mutlaka sabah saatlerinde alınmalı.


