YÜKSEL AYTUĞ TikDok’lar ölüm saçıyor
Sabah sayfasından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com duyuru yapıyor.
Sosyal medyanın yaygınlaşmasıyla birlikte çok tehlikeli bir alışkanlık edindik: Doktora gitmek yerine sosyal medyada deva aramak.
Halkın bu zaafından yararlanan sözde içerik üreticileri ise tamamen kâr amaçlı yeni bir "deepfake" uygulamasını devreye soktular. Yapay zeka tarafından üretilen ve TikDok adı verilen sahte doktorlar, TikTok ve Instagram üzerinden sözde şifa dağıtıyorlar.
Ancak bu kerameti kendinden menkul sahte doktorlar konusunda gerçek bilim çevreleri halkı uyararak "Sakın bunlara aldanmayın, tavsiye ettikleri sağlık uygulamalarından ve ilaçlarından uzak durun. Aksi halde hayatınızdan olursunuz" diyorlar.
Dijital güvenlik şirketi ESET'in uzmanları, gerçek ve sahte görüntüleri ayırmak için şu noktalara dikkat çekiyorlar:

Sesle senkronize olmayan dudak hareketleri veya sert ve doğal olmayan yüz ifadeleri,
Bulanık kenarlar veya ani ışık değişimleri gibi görsel aksaklıklar görülüyorsa,
Robotik veya aşırı cilalı bir ses duyuyorsanız,
Az takipçisi olan veya geçmişi olmayan yeni profiller tarafından servis ediliyorsa,
"Mucize tedaviler", "garantili sonuçlar" ve "doktorlar bu numaradan nefret ediyor" gibi abartılı iddialara sahipse, özellikle de güvenilir kaynaklardan yoksunlarsa,
İddiaları her zaman güvenilir tıbbi kaynaklarla doğrulayın, şüpheli videoları paylaşmaktan kaçının ve yanıltıcı içerikleri platforma bildirin.
Öyle haklısın ki sevgili Şener Şen
Ünlü oyuncunun cenaze törenleriyle ilgili görüşünü özetleyen konuşmasına sosyal medyada rastladım ve Şener Şen'in neden "Şener Şen" olduğunu daha iyi anladım:
"Bana dediler ki; 'Zeki Alasya'nın cenazesine gittik, siz yoktunuz. Neden gelmediniz?'
Bilmiyorlar ki, ben aynı gün annemi uğurladım sonsuzluğa. Hem de aynı mezarlıkta. Zeki Alasya, benim bir kardeşim bir parçam gibiydi. Nasıl böyle bir şey düşünürler?.. Ben oraya gelsem bile Kemal Sunal'ın cenazesindeki gibi kameralardan uzak kalmayı tercih ederdim. Yani beni yine göremezdiniz..

Zeki'yi defnettikten sonra Metin Akpınar ve Orhan Gencebay'ın neden ortadan kaybolduğunu hiç merak ettiniz mi? Etmediniz. Ben söyleyeyim, bizim aile kabristanlığına geldiler hem de koşa koşa. Ben annemi toprağa verirken oradaydılar, definden sonra Zeki'nin mezarına gittik, kimsecikler yoktu...
Peki siz oraya Zeki Alasya için mi gittiniz, yoksa gelen ünlüleri görmek için mi? Gözleriniz beni aramışsa belli ki gelen ünlüleri görmek için gelmişsiniz.
Nejat Uygur'un son şiirindeki ilk dizeler geldi birden aklıma:
Biliyorum cami avlusundaki bu kalabalık bana değil, gelen ünlüleri görmek için.
Aa o da burada şu da burada deyip, keyif çatmak için.
Beni musalla taşında unutanları görüyorum, hayatımda ilk defa katıla katıla gülüyorum...
Çünkü kırkım dolmadan unutulacağımı biliyorum..."
Gaf kürsüsü
Müdavimimiz Muharrem Akduman, Esra Erol'da bir kaynananın, gelininden şikayetine rast gelmiş: "Gelinim bana İTİRAF atıyor..."
Zap'tiye
CIA ajanının oğlu, Rusya'da Ukrayna'ya karşı savaşırken öldü. Uluslararası ilişkileri anlamak, kuantum fiziği öğrenmekten daha zor hale geldi.
Ne demiş?
"Yüzümü değiştirip kimse beni tanımasın istiyorum." (Nihat Doğan)


