ABD ilk kez tarihin gerisine düşüyor; Ferguson Kanunu ne diyor? Mehmet Akif Soysal
Yenisafak sayfasından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com duyuruda bulunuyor.
Malumunuz üzere geçen hafta devletlerin borçluluğu hakkında bir makale kaleme almıştık. Bu makalenin devamı niteliğinde ve esasen ilk makalenin amacı olarak bugün bu makaleyi ilginize sunuyorum.
İskoç asıllı Amerikalı tarihçi Niall Ferguson tarafından keşfedilen Ferguson Yasası’na göre, faiz harcamaları askeriyeden daha fazla olan bir ulus jeopolitik gerilemenin eşiğindedir.
Osmanlı İmparatorluğu, devrim öncesi Fransa’nın kaderi tam da bu ifadeyi doğrular niteliktedir.
Peki ya şimdi, Amerika Birleşik Devletleri? Veya Çin? Husumetin sebebi hangi gelişmenin neticesidir?
Bütünü anlamak için parçaları tek tek doğru analiz etmek gerekiyor. Bu noktada “Yeni Dünya Düzeni” kurulurken var olan sorunları doğru tespit etmeliyiz ki geleceği ve gelişmeleri doğru analiz edelim. İşte böylelikle ABD’nin yaptıklarını, Çin ile husumet sebeplerini ve sürecin varabileceği muhtemel noktaları bilelim.
Bu nedenle parçalardan en önemlisi Devlet ve Borçluluk ilişkisini anlamız gerekiyor ki ABD’nin tarifeler yoluyla gelir yaratma çabasını anlayalım. Çin’e bakalım ki ABD’yi ne rahatsız ediyor, anlayalım.
Sir Adam Ferguson (20 Haziran 1723, Perthshire - 22 Şubat 1816, Edinburgh), İskoç Aydınlanmasının filozofu ve tarihçi der ki;
İster yurt içinde, ister yurt dışında sürdürülsün, ister şimdiki zamanın israfı, isterse geleceğin beklentisi olsun, bir harcama, uygun bir getiri sağlamıyorsa, ulusal yıkımın nedenleri arasında sayılmalıdır.
Kayıtlı tarihin büyük bölümünde, askeri ve mali kapasite arasındaki bağlantı devletlerin gücünü belirlemiştir.
Sun Tzu savaşı “Devlet için hayati öneme sahip, bir ölüm kalım meselesi, güvenliğe ya da yıkıma giden bir yol (Dao)” olarak değerlendirmiştir.
Herakleitos savaşı “her şeyin babası” olarak adlandırmıştır.
Madem savaş bu nedenli varoluşsal, bu noktada savaşta başarıyı ne belirler?
Cicero kitabında “savaşın dayanağının” “sınırsız para” olduğunu ilan etmiştir.
“Savaş silahtan çok para meselesidir.” der düşünür Thucydides.
Ferguson, namı değer Ferguson’un Kanunu diye bilinen yasası ile ünlüdür.
Ferguson Kanunu,
borç servisine savunmadan daha fazla harcama yapan her büyük gücün büyük güç olmaktan çıkma riskiyle karşı karşıya olduğunu
ifade etmektedir.
Bu yıl ABD’nin kamu maliyesi kritik bir noktaya ulaştı: Federal hükümet ilk kez faiz ödemeleri için savunma harcamalarından daha fazla harcama yapmak zorunda kalıyor.
2024 yılında ABD ulusal borcunun net faiz harcamaları GSYH’nin %3,1’ine ulaşarak yaklaşık bir asır sonra ilk kez savunma harcamalarını (%3,0) geçecektir.
Karşılaştırma yapmak gerekirse, Küba Füze Krizi ile Berlin Duvarı’nın yıkılması arasında ABD faiz ödemeleri GSYH’nin ortalama %1,8’i iken savunma harcamaları GSYH’nin %6,4’ünü oluşturmuştur.
ABD Bütçe Ofisi, ABD savunma harcamalarının 2014-23 ortalaması olan toplam ihtiyari harcamaların %48’i civarında kaldığını varsayarak, net faiz ödemelerinin 2049 yılına kadar savunma bütçesinin neredeyse iki katı (GSYH’nin %2,5’ine karşılık %4,9’u) olacağını öngörmektedir.
Bu tatsız mali aritmetik, yalnızca ABD ekonomisi için değil, aynı zamanda ABD’nin dünyanın hakim askeri gücü konumu için de açık ve mevcut bir tehlike oluşturmaktadır.
Yani tarih bizi Ferguson Kanunu'na getiriyor.
Haftaya nasip olursa ABD, Çin ve Türkiye olmak üzere Ferguson Kanunu çerçevesinde durumunu inceleyeceğiz. Belki günümüze dair saptamalar da yaparız.


