Bugün faiz indirimi gelir mi? Levent Yılmaz
Yenisafak sayfasından alınan verilere göre, SonTurkHaber.com bilgi veriyor.
Bir süreden bu yana merakla beklediğimiz gün geldi. Bugün saat 14:00’te Merkez Bankası Para Politikası Kurulu (PPK) faiz kararını göreceğiz. Piyasada yapılan anketler genellikle bugün PPK’nın faizi sabit tutacağı yönünde. Elbette Merkez Bankası’nın politika faizini sabit bırakması için pek çok neden sıralanabilir. Ancak diğer yandan indirim yapması için de aynı sayıda nedeni sayabiliriz. Bu bakımdan bugünkü yazımda bizim sıraladığımız nedenlere göre değil Merkez Bankası’nın bakış açısına göre alacağı kararı tahmin etmeye çalışacağım.
İlk olarak Merkez Bankası’nın aylık enflasyonun ana eğilimini takip ettiğini ve bu verinin de son dönemde indirim için alan açtığını ifade etmeliyim. Haziran ayı enflasyonu için öncü göstergeler de bu savımı destekler nitelikte. Ancak PPK tek başına bu veriye bakmıyor ve açıkçası son dönemde rezervlerini ve piyasadaki döviz talebini daha fazla önemsiyor gibi görünüyor.
Bu manada son gelişmelere bakarsak; 19 Mart sonrası hızla düşen rezervlerin son dönemde önemli bir şekilde toparlandığını görüyoruz ancak 19 Mart öncesine dönmesinin uzun bir zaman alacağını tahmin ediyoruz. Diğer yandan piyasadaki döviz talebinin özellikle kurumsal tarafta terse döndüğünü ve bireysel tarafta da önceki kadar güçlü olmadığını görüyoruz.
Son olarak enflasyon beklentileri de düşmeye devam ediyor. Yapılan son Piyasa Katılımcıları Anketi verilerine göre; 12 ay sonrası için beklenen enflasyon 0,5 puan düşerek %24,56’ya gerilemiş durumda. Piyasalardaki tüm oynaklığa ve belirsizliğe rağmen bu düşüşün oldukça anlamlı olduğunu not edelim.
Diğer yandan Merkez Bankası, sistemin tüm fonlama ihtiyacını artık haftalık repo ihaleleri yoluyla karşılamaya başladı. Bu değişiklikle beraber Ağırlıklı Ortalama Fonlama Maliyeti (AOFM) 12 Haziran itibariyle bir önceki haftaya göre 290 baz puan düşerek %46,1 seviyesine kadar düştü. Haftalık repo kanalından verilen fonlama ise 5 milyar TL’den 300 milyar TL’ye kadar çıktı. Bu “gizli gevşeme” ile beraber reel sektörün faiz indirimi beklentisi ise güçlendi. Ancak Merkez Bankası TLREF’in %46’nın altına inmesine henüz izin vermiyor. Bu ilginç bir durum çünkü faiz indirimi planlanmış olsaydı TLREF’in bir miktar daha gevşemesine müdahale edilebilirdi.
Sonuç olarak tüm bu pozitif gelişmelere rağmen ben Merkez Bankası’nın bu toplantıyı da pas geçerek politika faizini %46’da sabit bırakacağını değerlendiriyorum. Zira döviz rezervlerindeki güçlenme halen zayıf görünüyor. Ayrıca İsrail ile İran arasındaki savaşın getirdiği jeopolitik risklerin olası ekonomik yansımaları konusu Merkez Bankası’nı endişelendirmişe benziyor. Özellikle Brent petrol fiyatlarındaki hızlı artış ve bunun akaryakıt fiyatları üzerindeki etkisi enflasyonun ana eğilimindeki düşüşü tehdit edecek sonuçlar doğurma ihtimali taşıyor. Ayrıca akaryakıt fiyatlarındaki artışların enflasyon yayılımını artırması ise başka bir risk unsuru olarak karşımıza çıkıyor.
Özetle teknik olarak 300 baz puanlık faiz indirimi için alan açılmışken Merkez Bankası’nın diğer gelişmeleri göz önünde bulundurarak bu PPK’da “ihtiyatlı” bir tavırla politika faizini büyük ihtimalle sabit bırakacağını ya da sembolik bir indirim ile piyasaya “sıkı duruş” mesajı vereceğini değerlendiriyorum.


