SonTurkHaber.com
close
up
Ne günlerdi o günler derken... Fatma Barbarosoğlu

Ne günlerdi o günler derken... Fatma Barbarosoğlu

SonTurkHaber.com, Yenisafak kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi paylaşıyor.

Yapay zekâ üzerine çekilen hesapta “komik” vidyolar çok rağbette. Geçenlerde bir arkadaşım böyle vidyolardan birini gönderdi. Sizin için vidyoyu tasvir ediyorum: Gözünde sanal gözlük olan genç bir kadın 2100 yılında yaşadığını, eski kuşakla sohbet etmek için köye geldiğini söyleyerek köy ahalisine mikrofon uzatıyor. Köy değişmemiş. Köyde her şey aynı. Sadece dedelerin ninelerin ismi değişmiş. İsim değişince her şey değişir bahsi malum Cumhuriyet modernleşmesinin ana izleklerinden biriydi. Yaş almış,

Yapay zekâ üzerine çekilen hesapta “komik” vidyolar çok rağbette. Geçenlerde bir arkadaşım böyle vidyolardan birini gönderdi. Sizin için vidyoyu tasvir ediyorum:

Gözünde sanal gözlük olan genç bir kadın 2100 yılında yaşadığını, eski kuşakla sohbet etmek için köye geldiğini söyleyerek köy ahalisine mikrofon uzatıyor. Köy değişmemiş. Köyde her şey aynı. Sadece dedelerin ninelerin ismi değişmiş. İsim değişince her şey değişir bahsi malum Cumhuriyet modernleşmesinin ana izleklerinden biriydi.

Yaş almış, lâkin tüketim kültüründen öte anlatabilecek bir şey bulamayan 2100 yılının ihtiyarlarının “eski günler” tasviri şöyle:

Berkecan dede: Bizim zamanımızda araba uçmazdı, yol toz olur, teker patlardı.

Ben Buse nine: Metavers gözlük eskiden kafam kadar kocaman bir şeydi.

Ben Melihcan: Yusebeyi (USB) takmak için ters düz yapardık, çalışınca bayram ederdik. Ne günlerdi. (Bunları tahta köprünün üstünden geçerken söylüyor.)

Kayra nine: (Bahçeye çamaşır asarken konuşuyor) Uygulamadan yemek filan söylerdik. Kurye sukutır ile getirirdi.

Ben Durusu: Wi-fi’ye şifre girerdik. Çekmeyince modemi söküp takardık yeğenim. (Arka planda gezinen tavuklar, koyunların çan sesi).

Atlas (Kendini delikanlı olarak görenler nine ve dede unvanlarını isimlerinin arkasına ilave etmiyor): Kargo dronu pencereden paket atardı, kutuyu yakalayamazsak komşuya giderdi valla. (Saman yığının üstünde oturuyor.)

Yukarıda bahsi geçen vidyodaki kurmacadan “eski kuşak”tan geçmişe dair ne derece bilgi sahibi olabileceğimiz ortada. Bizde dün ile gün, yarın için kes yapıştır anlayışıyla bir araya getirildiği için sadece geleceğe “kayıt” olarak bırakılan “komik” vidyolar değil, sözde tanıklıklar da güvenilir ve bilgi verici olmaktan uzak görünüyor. Hâl böyle olunca Nazife Şişman ile birlikte hazırladığımız, çocukluklarını 1950’lerden önce yaşamış kadınların gündelik hayatlarını kayıt altına aldığımız Kadınların Dilinden Dün Dökümü adlı çalışmadan ortak mekanlar, ortak eşyalar üzerinden dayanışma örneklerini dikkatinize sunmayı uygun gördüm. Anlatılanlar büyük oranda 50’li 60’lı yılların gündelik hayat sahnelerine dair.

Buyurunuz…

Ortak çamaşırhane/banyo kullanımı

Emine Özdal (d. 1938): Babamlar üç kardeşti. Birinin hiç çocuğu yoktu, diğerinin üç tane vardı. Babamınki de dört taneydi. Üç oğlan bir kız. (Eltiler…) Biri çamaşır suyu koyar öteye gelir, yıkar giderdi. Herkes elinde yıkardı ayrı ayrı. Su ocaktan alınıyor. Ateş yanıyor, odun koy yansın, yanmaya devam etsin. Sabunla soda getirirsin ya kazana atarsın ya teştine (kazan) atarsın. Çamaşırı ayrı yıkarsın. Yemek de ayrı. Kaynana var, kimi severse onunla oturur. En çok evvel benim anamı sevmiş. Ondan sonra işte derece derece.

Yüksel Başderici (d. 1937): Eltimle aynı evin içinde, altı uşak onun, yedi uşak benim, aynı evin içinde, kolay mı? Bir kapı var. Dış kapı. İşleyecek. Onlarda da yok. Sonradan oldu ama neye yarar, evvelden yoktu. O zaman yokken tavırlanırdık, kabullendik. Yarım evde oturdu eltim. Kaynanam oturdu, ben oturdum. Bardakaltımız var in in çık. Ekmek için çık bulgur, simit için in in çık. Hayatın ortasında hayat toprak. Çimento bir yerimiz yoktu. O toprağı her gün çöp süpürgeyle sulardık, süpürürdük. Asmamız vardı, zerdali ağacımız vardı hayatta.

Sabiha Tan (d. 1932): Aynı evdeydik iki elti bir de ben üç elti. Bir tane banyomuz vardı. Hepimiz beraber kullanırdık, eltilerimle beraber. Kömür alırdık, kömür sobamız vardı. Soba yakardık sıcacık olurdu. Birer odamız vardı, birer de kilerimiz vardı mutfak gibi. Orada yemek yapardık. Aynı odada yatardı çocuklar.

Emel Sabancıoğlu (d. 1944): Halamın evlerinin banyoları soğuk olurdu. Çocukları alır bize getirirdi. Bizde banyo yaptırırdı. Banyoları bahçenin içerisindeydi. Bahçenin içerisinde banyo ne ısınacak. Halamın üç oğlu, bir kızı vardı. Yıkanırlardı, akşam yemeklerini yiyip evlerine dönerlerdi. Yürüyerek. O zaman otobüs de yoktu, araba da yoktu. Ev de yakındı. Öbür halamın çocukları da gerekirse yıkanırlardı, gerekirse yatarlardı.

Evlerin arasındaki delikten yemek/erzak alışverişi

Emine Özdal (d. 1938): İyi insanlarla komşu olduk. Hep gider gelirdik. Ne olursa birbirimize alır verirdik. Babam rahmetlik ara duvar yaparken şu kadar yer koymuştu. Oradan birbirlerine yemek alır verirlerdi. Bir şey soracaklarsa deliğe gel derlerdi. He şu kadar bir delik vardı. Hemen hemen mahallede her evde vardı. He böyle bir delik vardı. Birbirlerini severlerdi, yemek verirdin, sen bana ben sana verirdim. Bir şey diyeceksen deliğe gel derdin.

Mağaraların ortak kullanımı

Lütfiye Sarsu (öğretmen, d. 1945): Bir bahçesi vardı toprak, üst tarafları biraz kayalıktı. Ermeni eviymiş önceleri, o kayalığın içinde bir yer vardı orada döğme yaparlardı gelir komşular bu buğdayı döğerlerdi, döğme şu aşurelik falan döğme şekline getirirlerdi, yazın bu mevsimde gelir biber döverler, pul biber yaparlardı. İç içe üç tane mağarası vardı, iç içe. Mahallenin küp küp peynirleri bizim mağaramızdaydı… Bir amcamın evinde teki vardı, bir amcamın evinde de masire kazanı deriz, şire yapılan büyük kazan. Her sene kardeşlerden birinin evinde yapılırdı şire. Bizde, amcamlarda, halamda... O şireyi yaptığımız gibi satlık yapılırdı. Yirmi teneke pekmez olurdu. Sıkılmış üzümün tilfi tekiye konur, üzerine iki üç kova su atılırdı. Sabah gelir komşular o sudan satıl satıl alır sirke yaparlardı.

K. Z. Hanım (d. 1939): Herkesin olmasa da her mahallede 3-5 evde bir mağara vardır. Mahallemizde 7 kişi, biz ora peynir koyardık. Arka taraftan da koyanlar var mı bilmiyorum. Bellilik yapardık. Okumuşluğum mu var? İp bağlarız, boya süreriz. İşaret bırakırdık, kimimiz beyaz bezle ağzını kapatırız, bileklik bağlarız.

Antep evine temel atarken, o altta küçük bir ev gibi, sığınak gibi bir yer yapıyorlar. Orası soğuk ve serin oluyor, genelde taş evler hepsi. Merdivenle iniyorsun birkaç basamak, 6-7 basamak var. Temiz sıvanmış tavanlar, kenarlar zaten taş, kaya, geneli kaya Antep’in zaten. Oralar yaz-kış serin oluyor, sığınak gibi. Mahallenin hepsi getiriyor, mağarası olmayanlar olanlarınkini kullanıyor. Peynirini koyuyor, turşusunu koyuyor. Komşular birbiri ile yardımlaşıyor.

Şehir suyunu komşularla ortaklaşa kullanmak

Bedriye İner (d. 1931): Evveli su kesilirdi. Biz şehir suyunu çektirdik sonra. Anam sabahleyin kalkardı, erkenden kapıyı açardı. Komşular... Onlar küşümlenir (çekinir), sabah kapıyı çalmazlar diye açardı. “Hemen ben kapıyı açarım, siz kapıyı dövmeden gelin, ihtiyacınız varsa suyu alın götürün” derdi. Bir tanesi para teklif etti. “Siz bunu parayla alıyorsunuz, bari para verelim” dedi. Babam rahmetlik, “Yok, kullansınlar” dedi, para mara almadı.

Meraklısı için notlar:

Soruların genel, cevapların kişiye özel olduğu yapay zekâ ile sohbet günlerine geldik dayandık. Yaşanılan anlar hiç bu kadar değerli olmamıştı. Ne yapıp edin bize ait olanlar silinip gitmeden, henüz vakit varken, yakın çevrenizin tanıklığını muhakkak kayıt altına alın. Kayıt altına almaktan kastım vidyo çekim değil. Harflerin gövdesine yüklenmiş, yazı ile muhafaza altına alınmış kayıttan bahsediyorum.

Önemli haberleri ve güncellemeleri kaçırmamak için SonTurkHaber.com'ı takip edin.
seeGörüntülenme:99
embedKaynak:https://www.yenisafak.com
archiveBu haber kaynaktan arşivlenmiştir 13 Haziran 2025 04:02 kaynağından arşivlendi
0 Yorum
Giriş yapın, yorum yapmak için...
Yayına ilk cevap veren siz olun...
topEn çok okunanlar
Şu anda en çok tartışılan olaylar

Erzin de alevlere teslim olan TIR hurdaya döndü Gündem Haberleri

12 Haziran 2025 09:26see166

Hindistan daki uçak kazasından yeni görüntüler! Saniyeler içinde çakılmış

12 Haziran 2025 18:00see159

Selin Yağcıoğlu nun Instagram da paylaştığı fotoğraf kriz çıkardı Sözcü Gazetesi

12 Haziran 2025 09:47see157

Ümit Özdağ 9 sayfalık iddianameyi satır satır çürüttü ama... Silivri’ye atılan çıkamıyor Sözcü Gazetesi

12 Haziran 2025 05:37see118

KIZILELMA bir testi daha geçti!

12 Haziran 2025 11:59see117

İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

12 Haziran 2025 00:01see116

İran dan Nükleer Müzakerelere Vurgu

12 Haziran 2025 07:45see114

Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi’nden uluslararası buğday festivali

12 Haziran 2025 02:02see114

Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek: Ekonomi programı rüştünü ispat etti

12 Haziran 2025 11:57see114

İsrail ordusu, Gazze deki İsrailli esirlerden 2 sinin cesedine ulaştığını iddia etti

12 Haziran 2025 00:10see114

Mert Yazıcıoğlu: Çocukken evimize haciz memurları gelirdi

12 Haziran 2025 16:52see113

Hizmetçisiyle kaçamak ilişki yaşamıştı... Yasak aşk çocuğunu kardeşlerinden ayırdı

12 Haziran 2025 11:49see113

Acun Ilıcalı nın takımı Türk teknik direktörle anlaştı!

12 Haziran 2025 13:37see112

Karabük Üniversitesi bu kez de mezuniyet görüntüsüyle gündemde

12 Haziran 2025 15:34see112

Ekrem İmamoğlu nun Bilirkişiyi etkilemeye teşebbüs ten yargılandığı dava 26 Eylül e ertelendi

12 Haziran 2025 11:54see112

Hindistan daki uçak kazası, dünyada son dönemde meydana gelen benzer kazaları hatırlattı

12 Haziran 2025 17:33see111

TEKKEKÖYFEST başladı Samsun Haberleri

12 Haziran 2025 15:54see111

Arazi kavgasında babasının bacağı koptu Sözcü Gazetesi

12 Haziran 2025 13:52see110

Sane ile aynı gün: İlkay Gündoğan İstanbul da

12 Haziran 2025 18:25see110

Hava durumu İstanbul: 5 bölgede sağanak uyarısı! Bugün hava nasıl olacak Son dakika haberleri

12 Haziran 2025 07:26see109
newsSon haberler
Günün en taze ve güncel olayları