SonTurkHaber.com
close
up
Menu

Erbaş’ın koltuğunu kızları sallıyor Sözcü Gazetesi

CHP li Yavuzyılmaz paylaştı: Erdoğan ın ilk ve tek gerçek mal varlığı belgesi Sözcü Gazetesi

Son dakika: Meteoroloji den açıklama! Bu illerde yağmur var! Hava sıcaklıkları mevsim normalleri üzerinde 1 Eylül Hava Durumu Son dakika haberleri

TCMB faiz kararı ne zaman açıklanacak? 2025 TCMB Eylül Para Politikası Kurulu toplantısı ne zaman, bu ay faiz indirimi olur mu?

İstanbul da Balıkçılık Genel Av Sezonu açılış töreni yapıldı

Uğurcan Çakır ın babası: Az önce ağladım

İsrailli komutandan ifşa! Netanyahu korkak ve başarısız

Atv yılı başlıyor

Anıtkabir ve “Yeni Türkiye” Sözcü Gazetesi

Savunma Sanayiinde ilk 100 de 5 Türk şirketi var!

Terör devleti İsrail sürgün planını adım adım izliyor: Gazze yi işgal için 60 bin yedek askeri göreve çağırıyor Ortadoğu Haberleri

Emperyalizmin dayattığı algılardan kurtulmak ve İslam’ı hakikatiyle anlamak İhsan Aktaş

Yaş üzüme talep azaldı: Üreticiler kurutmaya yöneldi

Mardin de 15 yaşındaki çocuk başından vurulmuş halde bulundu

Ezgi Mola, Gupse Özay ve Öykü Karayel Alaçatı da buluştu

Türkiye de tek olsun istedi ödüle doymadı

Bir kapak ile engellilerin yaşamı kolaylaşıyor

Son dakika Bahçeli den CHP ye sert çıkış! İBB soruşturması için çağrı yaptı: Süratle tayin edilmesini diliyoruz

Kremlin: Zirve için anlaşma yapılmadı Dış Haberler

Üç semavi dinin temsilcileri Gazze için İstanbul’da buluşuyor Gündem Haberleri

“O benlikler hep vehm ü gümanındır” İsmail Kılıçarslan

“O benlikler hep vehm ü gümanındır” İsmail Kılıçarslan

Yenisafak kaynağından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com açıklama yapıyor.

Bilinen hikayedir. Büyük müfessir Fahreddin Razi, sıcak bir günde pazarda dolaşırken bir buz satıcısının, buzlarını şöyle çığırarak sattığını işitmiş: “Sermayesi her an eriyen bu adama merhamet edin. Sermayesi her an tükenmekte olan bu zavallıya yardımcı olun.” Razi, kendisine “Asr Suresi’ni nasıl tefsir edersiniz?” diye soranlara bu manzarayı anlatıp “Asr Suresi’nin tefsiri budur” dermiş. Yusuf Atılgan’ın “Bir şey var, ama eksile eksile var” dediği yer midir peki burası? Zamanı “insan zamanı” olarak

Bilinen hikayedir. Büyük müfessir Fahreddin Razi, sıcak bir günde pazarda dolaşırken bir buz satıcısının, buzlarını şöyle çığırarak sattığını işitmiş: “Sermayesi her an eriyen bu adama merhamet edin. Sermayesi her an tükenmekte olan bu zavallıya yardımcı olun.”

Razi, kendisine “Asr Suresi’ni nasıl tefsir edersiniz?” diye soranlara bu manzarayı anlatıp “Asr Suresi’nin tefsiri budur” dermiş.

Yusuf Atılgan’ın “Bir şey var, ama eksile eksile var” dediği yer midir peki burası? Zamanı “insan zamanı” olarak değerlendirir de çizgisel olarak ele alınırsanız evet ve elbette. Bu durumda insan bir eksilme biçimi olarak yaşar ve eksileceği bir şey kalmadığında da ölür.

İş, zamanı “dairesel” olarak ele almaya geldiğindeyse değişir. Bu kez kendi içinde sonsuz bir döngü olarak zaman, doğmuş olmanın tamlığı ile ölmüş olmanın eksikliği arasında bir fark oluşturmaz. Dönerek, devrederek, kendi içinde olup biterek zaman.

İnsanın ele alışları çizgiseldir. Bir noktadan bir diğerine gitmenin yordamını da bu çizgisellikte görür. Hatta çizgisel olanı mutlaklaştırarak “ilerlemekten başkası yoktur” noktasına gelir genellikle. Oysa ilerlemek ve çizgisellik mutlaklaştırıldığında insanın yorgunluğu dağı taşı tutar.

“Haydi demiş” miskinin biri arkadaşına, şimdi kalkmazsak şu yaklaşan ateş bizi yakacak. Ağzında tütünü ile bekleyen diğer miskin cevap vermiş: “Hele ateş yaklaşsın, şu çubuğumu yakayım da, nasılsa kalkarız.”

İnsan ne çubuğunu yakabiliyor ne keyfine bakabiliyor artık.

İnsanın hüsranda olmamasının yolu, söyleyin bana, çubuğunu yakmanın bir imkanını bulmak mıdır yoksa sermayesinin nasılsa eriyeceği hakikatine uyumlanmak mı?

Cevabı ararken Muallim Vahyî çıktı karşıma. Mehmet Akif’in bir tanışı. Zaten, onun dergisinde yazmış işte şu satırları: “Âdemoğlunun her hayat sahibi canlı gibi an be an –velev ki insan zamanla mukayyet bir büyüme ve tabiatını tamamlama namzedi olsa da- hüsran ve zevale, ziyan ve hayale doğru koşup gittiğini haber veren Asr suresinin hemen başında Allah’ın bir zaman unsuruna yemin etmesi, zamanın bu yeminle şeref kazanması ne kadar da anlamlıdır! Nitekim hüsran ve ziyanımızın, zeval ve helakimizin gerçekleşmesi bizim ancak “zaman” diye adlandırdığımız bir sınırlı durum ve/veya nispet ile değil midir? İşte zamanın bu durumunun bize bakan yüzü bizce ne kadar önemli ve muteber ise, Hakk’a bakan yüzünün de o derece hürmete layık ve saygıdeğer olduğu ikindi vaktine yemin edilmesiyle ayette beyan buyurulmuştur.

Nitekim “Dehre sövmeyiniz. Muhakkak ki Allah Dehr’dir.” hadis-i şerifi de bize ilahî zamanın Allah’ın mutlak bir fiili olduğunu, buna göre ikindi (asr) ve duha vaktinin, sabah ve akşam zamanının rabbani mukayyet bir fiil olduğunu açıkça göstermektedir. Gerçekten de insan başını iki avucu içine alıp da kendini bir düşünse, doğal varlığının varacağı en son merhalenin ne olduğunu anlamak istese, derhal bunun hüsran ve zeval, ölüm ve hayal olduğuna hükmedecektir.

Bir filozofun dediği gibi, “günleri geçirdiğimizi değil, kendimizin geçip gittiğini, ziyan ve iflas uçurumuna düşmekte olduğumuzu açık olduğu kadar acı bir biçimde de hissederiz. İşte hayatımızdaki sık tekrarlanan bu duygudan, en amansız ve kapkaranlık yarın endişesinden kurtulmak şüphe yok ki en büyük adamlık ve bahtiyarlıktır.”

Bana soracak olursanız… Hem çubuğumu yakayım diyorum, hem sermayemin eriyip gittiğini seyre dalayım. Belki seyir vardır seyir içinde de oradan kendime bir yol bulmayı deneyebilirim.

Şeyh Galip söylesin o halde: “Sen yoksun o benlikler hep vehm ü gümânındır / Birden bire bul aşkı bu tuhfe bulanındır / Devrân olalı devrân erbâb-ı safânındır / Âşıkta keder neyler gam halk-ı cihanındır”

Durumu takip etmeye devam edin, SonTurkHaber.com her zaman en yeni haberleri sunuyor.
seeGörüntülenme:62
embedKaynak:https://www.yenisafak.com
archiveBu haber kaynaktan arşivlenmiştir 10 Ağustos 2025 04:08 kaynağından arşivlendi
0 Yorum
Giriş yapın, yorum yapmak için...
Yayına ilk cevap veren siz olun...
topEn çok okunanlar
Şu anda en çok tartışılan olaylar

Erbaş’ın koltuğunu kızları sallıyor Sözcü Gazetesi

01 Eylül 2025 05:39see189

CHP li Yavuzyılmaz paylaştı: Erdoğan ın ilk ve tek gerçek mal varlığı belgesi Sözcü Gazetesi

01 Eylül 2025 01:03see186

Son dakika: Meteoroloji den açıklama! Bu illerde yağmur var! Hava sıcaklıkları mevsim normalleri üzerinde 1 Eylül Hava Durumu Son dakika haberleri

01 Eylül 2025 07:40see184

TCMB faiz kararı ne zaman açıklanacak? 2025 TCMB Eylül Para Politikası Kurulu toplantısı ne zaman, bu ay faiz indirimi olur mu?

01 Eylül 2025 17:02see171

İstanbul da Balıkçılık Genel Av Sezonu açılış töreni yapıldı

01 Eylül 2025 02:14see165

Uğurcan Çakır ın babası: Az önce ağladım

02 Eylül 2025 00:37see163

İsrailli komutandan ifşa! Netanyahu korkak ve başarısız

01 Eylül 2025 09:06see157

Atv yılı başlıyor

01 Eylül 2025 07:05see149

Anıtkabir ve “Yeni Türkiye” Sözcü Gazetesi

01 Eylül 2025 05:03see117

Savunma Sanayiinde ilk 100 de 5 Türk şirketi var!

01 Eylül 2025 17:22see116

Terör devleti İsrail sürgün planını adım adım izliyor: Gazze yi işgal için 60 bin yedek askeri göreve çağırıyor Ortadoğu Haberleri

02 Eylül 2025 09:55see114

Emperyalizmin dayattığı algılardan kurtulmak ve İslam’ı hakikatiyle anlamak İhsan Aktaş

02 Eylül 2025 04:07see113

Yaş üzüme talep azaldı: Üreticiler kurutmaya yöneldi

01 Eylül 2025 09:27see113

Mardin de 15 yaşındaki çocuk başından vurulmuş halde bulundu

01 Eylül 2025 01:02see112

Ezgi Mola, Gupse Özay ve Öykü Karayel Alaçatı da buluştu

01 Eylül 2025 09:16see112

Türkiye de tek olsun istedi ödüle doymadı

01 Eylül 2025 17:39see112

Bir kapak ile engellilerin yaşamı kolaylaşıyor

01 Eylül 2025 06:01see112

Son dakika Bahçeli den CHP ye sert çıkış! İBB soruşturması için çağrı yaptı: Süratle tayin edilmesini diliyoruz

02 Eylül 2025 17:39see112

Kremlin: Zirve için anlaşma yapılmadı Dış Haberler

02 Eylül 2025 02:05see110

Üç semavi dinin temsilcileri Gazze için İstanbul’da buluşuyor Gündem Haberleri

01 Eylül 2025 18:36see109
newsSon haberler
Günün en taze ve güncel olayları