SonTurkHaber.com
close
up
Menu

Okan Buruk tan tarihi galibiyet sonrası açıklama: Türk takımlarının neler yapabileceğini gösterdik Fanatik Gazetesi Galatasaray (GS) Haberleri Spor

Markete köpeğiyle giren kadına yumruklu saldırı: Kulak zarı patladı!

KYK yurdundan kan donduran iddia! 15 gün önce açılan yurtta soğuk su ile duş alan öğrenci kalp krizinden öldü

İstanbul daki silahlı saldırıda 2 kişi yaralandı Sözcü Gazetesi

CAS Ali Sofuoğlu lehine karar verdi

Belediyeler Birliği nde Bozbey den İmamoğlu sözleri

Son ankette de CHP birinci parti Sözcü Gazetesi

Samsung One UI 8 güncellemesi yayında: İşte Android 16 alan modeller Teknoloji Haberleri

3.5 ton doları bankaya bavulla taşımışlar Sözcü Gazetesi

Mersin’in simgesi haline gelmişti! “Uçan tabut” sahilden kaldırıldı

Yabancı araca ‘taşıma’ yasağı Ekonomi Haberleri

İletişim Başkanı Duran dan şehit gazeteci Yahia Barzaq için taziye mesajı: Hakikatin izini süren cesur bir ses

ABD’de kamu sektöründe tarihi istifa dalgası: 150 binden fazla federal çalışan ayrılıyor Sözcü Gazetesi

Victor Osimhen maç biter bitmez konuştu: Taraftarları sevindiren açıklama

İDSO nun 2025 2026 konser sezonu 10 Ekim de başlayacak Kültür Sanat Haberleri

190 dan fazla faydası var: Şifa deposu ama kıymetini bilen yok Sözcü Gazetesi

Yer: Bilecik! Kontrolden çıkan otomobil beton zemine çarptı

Galatasaray maçında sakatlanmıştı: Sahalara dönüş tarihi duyuruldu

Bireysel başvurular UYAP Avukat Portalı üzerinden de alınacak

Fransa da, Güney Afrika Büyükelçisi öldürüldü mü? 22. kattan düştü, olay açıklama geldi...

Sohbet eşliğinde tarihin bahçesinde yürürken... Fatma Barbarosoğlu

Sohbet eşliğinde tarihin bahçesinde yürürken... Fatma Barbarosoğlu

SonTurkHaber.com, Yenisafak kaynağından alınan bilgilere dayanarak haber veriyor.

Üç kişiydiler. Biri benim yazdığım her yazıyı okumuş, okuduklarını birbirine bağlamış, benim yazdıktan sonra unuttuklarımı bile hafızasına nakşetmiş olan. Onun adını Canan koydum. Neden bilmiyorum. “Peyami Safa’nın Canan’ı gibi mi yani!” dedi. “Yok dedim candan içre can manasına Canan. Beni şaşırttığınız ve yorgun gönlüme bir şifa bahçesi gibi dolduğunuz için Canan.” Canan, fizik öğretmeni. En çok Hakikat İncinmesin’in Lale öğretmenine dair sorular vardı zihninde. Birlikte geldikleri iki arkadaşının

Üç kişiydiler. Biri benim yazdığım her yazıyı okumuş, okuduklarını birbirine bağlamış, benim yazdıktan sonra unuttuklarımı bile hafızasına nakşetmiş olan. Onun adını Canan koydum. Neden bilmiyorum. “Peyami Safa’nın Canan’ı gibi mi yani!” dedi. “Yok dedim candan içre can manasına Canan. Beni şaşırttığınız ve yorgun gönlüme bir şifa bahçesi gibi dolduğunuz için Canan.”

Canan, fizik öğretmeni. En çok Hakikat İncinmesin’in Lale öğretmenine dair sorular vardı zihninde. Birlikte geldikleri iki arkadaşının edebiyata dair bir ilgileri yoktu. Bana kalırsa, aynı okulda öğretmen olmalarının dışında hiçbir ortak noktaları yoktu. Din kültürü ve ahlak öğretmeni ile edebiyat öğretmeni, edebiyattan zevk alan fizik öğretmenini anormalin bahçesine salıvermiş bir edada kendilerinden ziyadesiyle hoşnut idiler. 

Edebiyata ilgilerinin olmaması daima ilgisiz kalacakları anlamına gelmiyor elbet. Erken yaşlarda okumanın zevkini tatmamışlardı ve şimdi nereden başlayacaklarını bilmiyorlardı. Canan onlara benim köşe yazılarımı düzenli okumalarını tavsiye etmiş. Tanımıyoruz demişler. Şimdi şurada, bir kahve içimi zaman diliminde beni tanımış mı olacaklar? 

Canan sohbeti açmak için “Hocam şu ara hangi yürüyüş kitabını okuyorsunuz?” dedi. Önce neyi kastettiğini anlamadım. 

“Pandemiden bu yana yürümüyorum ama bolca yürümek üzerine kitap okuyorum, demiştiniz ya!” dedi. (Nerede demiştim?)

Yürümek üzerine kitap isimleri saydı Canan. Evet ben bunların bir kısmını okudum bir kısmını hem okudum hem sesli kitap olarak dinledim.

 “Yeni Şafak kitap ekine neler okuduğunuza dair verdiğiniz görüş” dedi hatırlamama yardımcı olmak için. 

 Hatırladım. 

“Bu ara hangi yürüyüş kitabını okuyorsunuz?” diye yineledi sorusunu Canan. 

“Yürümek üzerine seyretmek istediğim bir film vardı ama henüz seyredemedim” dedim, benden kitap bekletişini boşa çıkarmaya azmetmiş gibi.  

Canan alacağını almadan şuradan şuraya gitmem diyen tüccar gayreti ile “Sizde kıyıda köşede muhakkak bir yürüme bahsi vardır. Yok diyorsanız uzun uzun yürüdüğünüzü düşüneceğim” dedi gülerek. 

Geçen hafta 17 bin adım atmak zorunda kaldım ama kast ettiğiniz bu değil herhalde dedim. 

“O 17 bin adımı yazacak mısınız?” dedi. 

Okuyucularımın, hayatımdaki her sahneyi yazdığımı düşünmesi ya da gündemde olan her habere dair tivit atmadınız, yazı yazmadınız diye hesap sorması gönlümü ziyadesiyle yoruyor. Ama Canan’ın beklentisini o kategoriye sokmam haksızlık olur.

“Yazmaya niyet ile niyet edilen şeyin bir metin olarak ortaya çıkması arasında bazen uzunca bir süre geçebiliyor. Bazen hiç niyet edilmemiş tanıklıklar yazının içine sızıp geliyor. Velhasıl sorduğunuz soruya cevabım: Bilmiyorum.” dedim.

“Yani yürümeye dair sizden bir nasibim yok öyle mi?” dedi.

“Nasibin peşine bu kadar düşüldüyse ille kavuşulur” dedim.

“Arkadaşlarım Türkiye’nin yürüme haritası üzerine bir belgesel çekmek istiyor. Siz bu konuda...”

“İşlerine yarar mı bilmiyorum, bu sabah Reşad Ekrem Koçu’nun Tarihimizde Garip Vakalar kitabını dinlerken ‘Ata Binme Yasağı’ bahsinde Tanzimat’tan önce İstanbul’da Padişah’tan başka sadece üç kişinin ata ya da arabaya binme hakkının olduğunu öğrenince, insanların yürüdükleri mesafeler boyunca birbiriyle ne çok karşılattığını ve selam vermenin toplumsal düzen açısından ne kadar önemli olduğunu düşündüm” dedim. 

“İşte bu hocam. Ben tam da böyle bir nasibin peşindeydim.” 

“Bulmanıza sevindim. Tarihimizde Garip Vakalar’da gündeki dünü, dündeki günü bulmak açısından çok malzeme var.” 

“Biz okuyunca göremiyoruz hocam. Sizinle birlikte okumamız şart.” 

“Bir okuma grubu kurun, birlikte okuyun. Benim ya da bir başkasının olması şart değil.” 

“Hocam biz bilgiyi atmosfere çeviremiyoruz.”

 “Atmosfere çeviremiyoruz derken...” 

“O bahsi biz dinlesek, okusak, dün ile günü birbirine bağlayamazdık. Siz yürümenin ilişkiler açısından bir atmosfer oluşturduğunu hemen fark ediyorsunuz.” 

Fizik öğretmeninin coşkulu cümleleri meslektaşlarının yüzünden sekerek yere düştü. “Atmosfer” dedi ikisi birden.

Onların “atmosfer”ini yere düşürmeden alıp aynı anda fizik öğretmeni ile birlikte “atmosfer” deyip güldük. 

II-

Reşat Ekrem Koçu’dan öğrendiğimize göre Tanzimat’tan önce arabaya binme hakkına sahip üç kişi vardı. Şeyhülislam, Rumeli Kazaskeri ve Anadolu Kazaskeri Efendiler. “Vezirler, devlet ricali ve zata mahsus bahşolunan bir imtiyaz ile ve akaliyet âyan ve eşrafı ancak binebilirlerdi. On yedinci asrın ilk yıllarına kadar ricalden sayılmayan memurin, serveti ne olursa olsun halk, büyük şehir içinde ata da binemezdi.”

Ata binmek için padişahtan istenilen izne dair Reşat Ekrem Koçu edebiyat tarihine geçen şu fıkrayı anlatıyor:

“Dini edebiyatımızın Süleyman Çelebi’nin Mevlidi Şerif’i gibi hem şairane hem âşıkane en yüksek eserlerinden “Hilyeyi Peygamberi” yazmış olan Hâkanî Mehmed Bey, şu şaheserini bitirdiği 1598 (H.1007) yılında yetmişini aşmış bulunuyordu. Vazifesi Babıali Kaleminde idi, konağı da Edirnekapı civarında idi. Eseri, saraydan en aşağı halk tabasına varıncaya kadar fevkalade bir heyecan ile karşılandı ve şaire, sadaret makamı tarafından ne türlü mükafata mazhar olmak arzusunda bulunduğu soruldu. Şair: “Artık ihtiyar oldum, her gün Edirnekapı’sına kadar yaya gidip gelmeye kudretim kalmadı, müsaade buyurulursa hayvan ile gidip gelsem” cevabını verdi. Halbuki Hâkanî Mehmed Bey’in rütbesinde bir memurun ata binmesi yasaktı, şairin hatırı için devlet nizamını bozmadılar, hükümet Babıâlî civarında bir ev alıp şaire hediye etmeyi tercih etti ve arzusunu bu yoldan yerine getirdi. Fakat bir müddet sonra Müslümanlar hakkındaki şehir içinde ata binme yasağı kaldırıldı.” (s.19)

III- 

Şimdi Reşat Ekrem Koçu’dan öğrendiklerimizi günümüzün duygu ve düşünce dünyasına tercüme edelim.

-Şehir halkı, atlılar ve yayalar olarak ikiye ayrılıyor.

 -Hakanî Mehmed Bey, 70 yaşında olduğu halde Edirnekapı’dan Babıali’ye yürüyerek gidip geliyor. 

-Saray, sanatkarın inşa ettiği eseri takdir ediyor, lakin takdir ederken sanatkarın arzusunu, kendi koymuş olduğu kuralları ihlal etmeden yerine getiriyor. 

- “Yeni şartlar yeni imkanları şart koşar” ilkesini, toplumun bütününü kapsayacak şekilde yeniden düzenliyor.

Daha fazla bilgi ve son haberler için SonTurkHaber.com'ı takip edin.
seeGörüntülenme:126
embedKaynak:https://www.yenisafak.com
archiveBu haber kaynaktan arşivlenmiştir 30 Mayıs 2025 04:07 kaynağından arşivlendi
0 Yorum
Giriş yapın, yorum yapmak için...
Yayına ilk cevap veren siz olun...
topEn çok okunanlar
Şu anda en çok tartışılan olaylar

Okan Buruk tan tarihi galibiyet sonrası açıklama: Türk takımlarının neler yapabileceğini gösterdik Fanatik Gazetesi Galatasaray (GS) Haberleri Spor

01 Ekim 2025 01:22see186

Markete köpeğiyle giren kadına yumruklu saldırı: Kulak zarı patladı!

30 Eylül 2025 22:11see143

KYK yurdundan kan donduran iddia! 15 gün önce açılan yurtta soğuk su ile duş alan öğrenci kalp krizinden öldü

01 Ekim 2025 16:04see133

İstanbul daki silahlı saldırıda 2 kişi yaralandı Sözcü Gazetesi

01 Ekim 2025 01:02see129

CAS Ali Sofuoğlu lehine karar verdi

30 Eylül 2025 15:23see116

Belediyeler Birliği nde Bozbey den İmamoğlu sözleri

01 Ekim 2025 15:38see116

Son ankette de CHP birinci parti Sözcü Gazetesi

01 Ekim 2025 04:16see113

Samsung One UI 8 güncellemesi yayında: İşte Android 16 alan modeller Teknoloji Haberleri

30 Eylül 2025 23:04see113

3.5 ton doları bankaya bavulla taşımışlar Sözcü Gazetesi

01 Ekim 2025 05:45see113

Mersin’in simgesi haline gelmişti! “Uçan tabut” sahilden kaldırıldı

30 Eylül 2025 17:38see112

Yabancı araca ‘taşıma’ yasağı Ekonomi Haberleri

02 Ekim 2025 04:08see112

İletişim Başkanı Duran dan şehit gazeteci Yahia Barzaq için taziye mesajı: Hakikatin izini süren cesur bir ses

01 Ekim 2025 00:36see112

ABD’de kamu sektöründe tarihi istifa dalgası: 150 binden fazla federal çalışan ayrılıyor Sözcü Gazetesi

30 Eylül 2025 15:29see112

Victor Osimhen maç biter bitmez konuştu: Taraftarları sevindiren açıklama

01 Ekim 2025 00:36see112

İDSO nun 2025 2026 konser sezonu 10 Ekim de başlayacak Kültür Sanat Haberleri

30 Eylül 2025 17:39see111

190 dan fazla faydası var: Şifa deposu ama kıymetini bilen yok Sözcü Gazetesi

01 Ekim 2025 14:05see111

Yer: Bilecik! Kontrolden çıkan otomobil beton zemine çarptı

30 Eylül 2025 22:57see111

Galatasaray maçında sakatlanmıştı: Sahalara dönüş tarihi duyuruldu

01 Ekim 2025 18:50see110

Bireysel başvurular UYAP Avukat Portalı üzerinden de alınacak

01 Ekim 2025 12:19see110

Fransa da, Güney Afrika Büyükelçisi öldürüldü mü? 22. kattan düştü, olay açıklama geldi...

30 Eylül 2025 18:58see110
newsSon haberler
Günün en taze ve güncel olayları