SonTurkHaber.com
close
up
Menu

“Benim her emrim yerine getirilir, çünkü benden yapılmayacak emirler çıkmaz!” Sözcü Gazetesi

İran dan sınır dışı edilen Afganları taşıyan otobüs kaza yaptı: Onlarca göçmen hayatını kaybetti Ortadoğu Haberleri

Bugün hava nasıl olacak? İşte 20 Ağustos Çarşamba Meteoroloji ile İstanbul, Ankara, İzmir hava durumu tahminleri

Gaziantep Sanayi Odası Meclis Başkanı Konukoğlu: Dörtyol‑Hassa Demiryolu ve Otoyolu Projesi bölge için stratejik öneme sahip Gaziantep Haberleri

Deniz keyfiniz kabusa dönmesin... Bunu yapıyorsanız dikkat!

Çinli otomotiv üreticileri yatırımları yurtdışına taşıyor Otomobil Haberleri

Avrupalı liderlerin blöf korkusu! Putin in gerçek niyeti hala belirsiz... İtalya Savunma Bakanı açıkladı: Güvenlik garantisi nasıl işleyecek?

Gir Dünyama da Rajeev, Kuhu ya sahip çıkıyor! Partiyi terk ediyor

Kooperatifler Erzurum da bir araya gelecek

Elektronik sigara nedeniyle yoğun bakıma düşen hastadan uyarı: Asla kullanmayın

Tarikatlardaki tecavüzlere hiç ses etmemişlerdi: İBDA C Galata Köprüsü ne pankart astı

MEB zilsiz okul uygulamasını duyurdu! Okullarda zil çalmayacak mı? Zilsiz okul uygulaması nedir?

Umut Nayir kulübe ortak oldu! Artık hem futbolcu hem yönetici olacak

Eymir Gölü yakınlarında çıkan otluk yangını söndürüldü

İŞKUR TYP PERSONEL ALIMI 2025: İstanbul da hangi okullara işçi alınacak? İŞKUR E Şube İstanbul TYP işçi alımı başvuru ekranı Son Dakika Haberleri

Arabanızın üzerinde kuş dışkısı varsa bu çok tehlikeliymiş Sözcü Gazetesi

Amerika nın babacan hakimi Frank Caprio hayatını kaybetti: Türk vatandaşıyla yaşadığı diyalog yeniden gündem oldu VİDEO İZLE

Selahattin Yılmaz’dan mektup: Alçak bir tezgah

‘Beyaz Toros’ provokasyonu mu Yerel Gündem Haberleri

Milli Savunma Bakanlığından TEKNOFEST Mavi Vatan çağrısı

Sohbet eşliğinde tarihin bahçesinde yürürken... Fatma Barbarosoğlu

Sohbet eşliğinde tarihin bahçesinde yürürken... Fatma Barbarosoğlu

SonTurkHaber.com, Yenisafak kaynağından alınan bilgilere dayanarak haber veriyor.

Üç kişiydiler. Biri benim yazdığım her yazıyı okumuş, okuduklarını birbirine bağlamış, benim yazdıktan sonra unuttuklarımı bile hafızasına nakşetmiş olan. Onun adını Canan koydum. Neden bilmiyorum. “Peyami Safa’nın Canan’ı gibi mi yani!” dedi. “Yok dedim candan içre can manasına Canan. Beni şaşırttığınız ve yorgun gönlüme bir şifa bahçesi gibi dolduğunuz için Canan.” Canan, fizik öğretmeni. En çok Hakikat İncinmesin’in Lale öğretmenine dair sorular vardı zihninde. Birlikte geldikleri iki arkadaşının

Üç kişiydiler. Biri benim yazdığım her yazıyı okumuş, okuduklarını birbirine bağlamış, benim yazdıktan sonra unuttuklarımı bile hafızasına nakşetmiş olan. Onun adını Canan koydum. Neden bilmiyorum. “Peyami Safa’nın Canan’ı gibi mi yani!” dedi. “Yok dedim candan içre can manasına Canan. Beni şaşırttığınız ve yorgun gönlüme bir şifa bahçesi gibi dolduğunuz için Canan.”

Canan, fizik öğretmeni. En çok Hakikat İncinmesin’in Lale öğretmenine dair sorular vardı zihninde. Birlikte geldikleri iki arkadaşının edebiyata dair bir ilgileri yoktu. Bana kalırsa, aynı okulda öğretmen olmalarının dışında hiçbir ortak noktaları yoktu. Din kültürü ve ahlak öğretmeni ile edebiyat öğretmeni, edebiyattan zevk alan fizik öğretmenini anormalin bahçesine salıvermiş bir edada kendilerinden ziyadesiyle hoşnut idiler. 

Edebiyata ilgilerinin olmaması daima ilgisiz kalacakları anlamına gelmiyor elbet. Erken yaşlarda okumanın zevkini tatmamışlardı ve şimdi nereden başlayacaklarını bilmiyorlardı. Canan onlara benim köşe yazılarımı düzenli okumalarını tavsiye etmiş. Tanımıyoruz demişler. Şimdi şurada, bir kahve içimi zaman diliminde beni tanımış mı olacaklar? 

Canan sohbeti açmak için “Hocam şu ara hangi yürüyüş kitabını okuyorsunuz?” dedi. Önce neyi kastettiğini anlamadım. 

“Pandemiden bu yana yürümüyorum ama bolca yürümek üzerine kitap okuyorum, demiştiniz ya!” dedi. (Nerede demiştim?)

Yürümek üzerine kitap isimleri saydı Canan. Evet ben bunların bir kısmını okudum bir kısmını hem okudum hem sesli kitap olarak dinledim.

 “Yeni Şafak kitap ekine neler okuduğunuza dair verdiğiniz görüş” dedi hatırlamama yardımcı olmak için. 

 Hatırladım. 

“Bu ara hangi yürüyüş kitabını okuyorsunuz?” diye yineledi sorusunu Canan. 

“Yürümek üzerine seyretmek istediğim bir film vardı ama henüz seyredemedim” dedim, benden kitap bekletişini boşa çıkarmaya azmetmiş gibi.  

Canan alacağını almadan şuradan şuraya gitmem diyen tüccar gayreti ile “Sizde kıyıda köşede muhakkak bir yürüme bahsi vardır. Yok diyorsanız uzun uzun yürüdüğünüzü düşüneceğim” dedi gülerek. 

Geçen hafta 17 bin adım atmak zorunda kaldım ama kast ettiğiniz bu değil herhalde dedim. 

“O 17 bin adımı yazacak mısınız?” dedi. 

Okuyucularımın, hayatımdaki her sahneyi yazdığımı düşünmesi ya da gündemde olan her habere dair tivit atmadınız, yazı yazmadınız diye hesap sorması gönlümü ziyadesiyle yoruyor. Ama Canan’ın beklentisini o kategoriye sokmam haksızlık olur.

“Yazmaya niyet ile niyet edilen şeyin bir metin olarak ortaya çıkması arasında bazen uzunca bir süre geçebiliyor. Bazen hiç niyet edilmemiş tanıklıklar yazının içine sızıp geliyor. Velhasıl sorduğunuz soruya cevabım: Bilmiyorum.” dedim.

“Yani yürümeye dair sizden bir nasibim yok öyle mi?” dedi.

“Nasibin peşine bu kadar düşüldüyse ille kavuşulur” dedim.

“Arkadaşlarım Türkiye’nin yürüme haritası üzerine bir belgesel çekmek istiyor. Siz bu konuda...”

“İşlerine yarar mı bilmiyorum, bu sabah Reşad Ekrem Koçu’nun Tarihimizde Garip Vakalar kitabını dinlerken ‘Ata Binme Yasağı’ bahsinde Tanzimat’tan önce İstanbul’da Padişah’tan başka sadece üç kişinin ata ya da arabaya binme hakkının olduğunu öğrenince, insanların yürüdükleri mesafeler boyunca birbiriyle ne çok karşılattığını ve selam vermenin toplumsal düzen açısından ne kadar önemli olduğunu düşündüm” dedim. 

“İşte bu hocam. Ben tam da böyle bir nasibin peşindeydim.” 

“Bulmanıza sevindim. Tarihimizde Garip Vakalar’da gündeki dünü, dündeki günü bulmak açısından çok malzeme var.” 

“Biz okuyunca göremiyoruz hocam. Sizinle birlikte okumamız şart.” 

“Bir okuma grubu kurun, birlikte okuyun. Benim ya da bir başkasının olması şart değil.” 

“Hocam biz bilgiyi atmosfere çeviremiyoruz.”

 “Atmosfere çeviremiyoruz derken...” 

“O bahsi biz dinlesek, okusak, dün ile günü birbirine bağlayamazdık. Siz yürümenin ilişkiler açısından bir atmosfer oluşturduğunu hemen fark ediyorsunuz.” 

Fizik öğretmeninin coşkulu cümleleri meslektaşlarının yüzünden sekerek yere düştü. “Atmosfer” dedi ikisi birden.

Onların “atmosfer”ini yere düşürmeden alıp aynı anda fizik öğretmeni ile birlikte “atmosfer” deyip güldük. 

II-

Reşat Ekrem Koçu’dan öğrendiğimize göre Tanzimat’tan önce arabaya binme hakkına sahip üç kişi vardı. Şeyhülislam, Rumeli Kazaskeri ve Anadolu Kazaskeri Efendiler. “Vezirler, devlet ricali ve zata mahsus bahşolunan bir imtiyaz ile ve akaliyet âyan ve eşrafı ancak binebilirlerdi. On yedinci asrın ilk yıllarına kadar ricalden sayılmayan memurin, serveti ne olursa olsun halk, büyük şehir içinde ata da binemezdi.”

Ata binmek için padişahtan istenilen izne dair Reşat Ekrem Koçu edebiyat tarihine geçen şu fıkrayı anlatıyor:

“Dini edebiyatımızın Süleyman Çelebi’nin Mevlidi Şerif’i gibi hem şairane hem âşıkane en yüksek eserlerinden “Hilyeyi Peygamberi” yazmış olan Hâkanî Mehmed Bey, şu şaheserini bitirdiği 1598 (H.1007) yılında yetmişini aşmış bulunuyordu. Vazifesi Babıali Kaleminde idi, konağı da Edirnekapı civarında idi. Eseri, saraydan en aşağı halk tabasına varıncaya kadar fevkalade bir heyecan ile karşılandı ve şaire, sadaret makamı tarafından ne türlü mükafata mazhar olmak arzusunda bulunduğu soruldu. Şair: “Artık ihtiyar oldum, her gün Edirnekapı’sına kadar yaya gidip gelmeye kudretim kalmadı, müsaade buyurulursa hayvan ile gidip gelsem” cevabını verdi. Halbuki Hâkanî Mehmed Bey’in rütbesinde bir memurun ata binmesi yasaktı, şairin hatırı için devlet nizamını bozmadılar, hükümet Babıâlî civarında bir ev alıp şaire hediye etmeyi tercih etti ve arzusunu bu yoldan yerine getirdi. Fakat bir müddet sonra Müslümanlar hakkındaki şehir içinde ata binme yasağı kaldırıldı.” (s.19)

III- 

Şimdi Reşat Ekrem Koçu’dan öğrendiklerimizi günümüzün duygu ve düşünce dünyasına tercüme edelim.

-Şehir halkı, atlılar ve yayalar olarak ikiye ayrılıyor.

 -Hakanî Mehmed Bey, 70 yaşında olduğu halde Edirnekapı’dan Babıali’ye yürüyerek gidip geliyor. 

-Saray, sanatkarın inşa ettiği eseri takdir ediyor, lakin takdir ederken sanatkarın arzusunu, kendi koymuş olduğu kuralları ihlal etmeden yerine getiriyor. 

- “Yeni şartlar yeni imkanları şart koşar” ilkesini, toplumun bütününü kapsayacak şekilde yeniden düzenliyor.

Daha fazla bilgi ve son haberler için SonTurkHaber.com'ı takip edin.
seeGörüntülenme:117
embedKaynak:https://www.yenisafak.com
archiveBu haber kaynaktan arşivlenmiştir 30 Mayıs 2025 04:07 kaynağından arşivlendi
0 Yorum
Giriş yapın, yorum yapmak için...
Yayına ilk cevap veren siz olun...
topEn çok okunanlar
Şu anda en çok tartışılan olaylar

“Benim her emrim yerine getirilir, çünkü benden yapılmayacak emirler çıkmaz!” Sözcü Gazetesi

21 Ağustos 2025 05:02see200

İran dan sınır dışı edilen Afganları taşıyan otobüs kaza yaptı: Onlarca göçmen hayatını kaybetti Ortadoğu Haberleri

20 Ağustos 2025 00:54see188

Bugün hava nasıl olacak? İşte 20 Ağustos Çarşamba Meteoroloji ile İstanbul, Ankara, İzmir hava durumu tahminleri

20 Ağustos 2025 01:31see181

Gaziantep Sanayi Odası Meclis Başkanı Konukoğlu: Dörtyol‑Hassa Demiryolu ve Otoyolu Projesi bölge için stratejik öneme sahip Gaziantep Haberleri

20 Ağustos 2025 16:09see167

Deniz keyfiniz kabusa dönmesin... Bunu yapıyorsanız dikkat!

20 Ağustos 2025 09:40see151

Çinli otomotiv üreticileri yatırımları yurtdışına taşıyor Otomobil Haberleri

20 Ağustos 2025 07:21see151

Avrupalı liderlerin blöf korkusu! Putin in gerçek niyeti hala belirsiz... İtalya Savunma Bakanı açıkladı: Güvenlik garantisi nasıl işleyecek?

20 Ağustos 2025 15:11see147

Gir Dünyama da Rajeev, Kuhu ya sahip çıkıyor! Partiyi terk ediyor

21 Ağustos 2025 16:29see144

Kooperatifler Erzurum da bir araya gelecek

21 Ağustos 2025 09:18see117

Elektronik sigara nedeniyle yoğun bakıma düşen hastadan uyarı: Asla kullanmayın

20 Ağustos 2025 19:44see116

Tarikatlardaki tecavüzlere hiç ses etmemişlerdi: İBDA C Galata Köprüsü ne pankart astı

20 Ağustos 2025 12:38see115

MEB zilsiz okul uygulamasını duyurdu! Okullarda zil çalmayacak mı? Zilsiz okul uygulaması nedir?

20 Ağustos 2025 01:31see115

Umut Nayir kulübe ortak oldu! Artık hem futbolcu hem yönetici olacak

20 Ağustos 2025 18:48see113

Eymir Gölü yakınlarında çıkan otluk yangını söndürüldü

20 Ağustos 2025 01:15see113

İŞKUR TYP PERSONEL ALIMI 2025: İstanbul da hangi okullara işçi alınacak? İŞKUR E Şube İstanbul TYP işçi alımı başvuru ekranı Son Dakika Haberleri

21 Ağustos 2025 19:24see113

Arabanızın üzerinde kuş dışkısı varsa bu çok tehlikeliymiş Sözcü Gazetesi

20 Ağustos 2025 10:15see113

Amerika nın babacan hakimi Frank Caprio hayatını kaybetti: Türk vatandaşıyla yaşadığı diyalog yeniden gündem oldu VİDEO İZLE

21 Ağustos 2025 15:48see113

Selahattin Yılmaz’dan mektup: Alçak bir tezgah

20 Ağustos 2025 05:16see111

‘Beyaz Toros’ provokasyonu mu Yerel Gündem Haberleri

20 Ağustos 2025 04:07see111

Milli Savunma Bakanlığından TEKNOFEST Mavi Vatan çağrısı

20 Ağustos 2025 22:07see111
newsSon haberler
Günün en taze ve güncel olayları