Vatan sevgisi imandan sayılır İslam Sanatları Haberleri
Yenisafak sayfasından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com haber yayımlıyor.
Vatan; insanın halen üzerinde yaşadığı, geçmişin acı ve tatlı hatıraları ile avunduğu, istikbale ümitle baktığı, kısacası her üç zamanı da idrak ettiği bütün bir mekandır. Bir toprak parçasının vatan olabilmesi kolay değildir. Yüzlerce yıl yurt edinilen, uğrunda şehitler verilerek kanla yoğrulan toprak parçası vatandır. Uğrunda can verilen ve üzerinde bir medeniyet kurulan yerdir vatan. Yoksa uğrunda kan akıtılıp can verilmeyen toprak parçasının adı vatan değildir.
Vatan sevgisi, memleket sevgisi, Allah’ın insanların kalbine koyduğu fıtri bir duygudur. Zira her insan doğduğu, dünyaya gözlerini açtığı, yerleştiği, hayatının pek çok hatırasını yaşadığı, tarih ve kültürünün şekillendiği, akraba ve atalarının yaşadığı yere karşı ayrı bir sevgi ve ilgi duyar. Oradan uzaklaştığı zaman özlemle kavuşmayı arzu eder.
KENDİ ŞEHRİNE ÖZLEMİ HİÇ BİTMEDİ
Peygamber Efendimiz (sav) de her insan gibi, doğup büyüdüğü, türlü zorluk ve sıkıntılarına rağmen çocukluk ve gençlik yıllarını geçirdiği şehri seviyordu. Müşriklerin insanlık dışı baskı ve zulümlerine, şiddetli eza ve cefalarına maruz kaldığı halde Mekke’den ayrılmak istemiyordu. Fakat daha fazla dayanamayıp ilk Müslümanlarla birlikte Allah’a kulluk görevlerini rahatça yerine getirebilmek, İslam dinini daha iyi yaşayabilmek ve yayabilmek için Medine’ye hicret edip orayı kendilerine ikinci bir vatan edindiler. Hz. Peygamber ve Mekkeli Müslümanların asıl vatanları olan Mekke’ye olan sevgi ve özlemleri de hayatları boyunca devam etmiştir. Nitekim Allah Resulü bu sevgisini Mekke’nin fethi sırasında şu şekilde dile getirmiştir: “(Ey Mekke!) Vallahi sen Allah’ın en hayırlı ve Allah’a en sevimli olan beldesisin. Senden çıkarılmış olmasaydım seni asla terk etmezdim.”
MADDİ MANEVİ DEĞERLERİN HEPSİDİR
Vatan ile savunulan yalnızca üzerinde yaşanılan toprak parçası değil bir milletin sahip olduğu maddi ve manevi değerleridir. Bu mukaddes değerleri canı pahasına savunmanın karşılığı ise en yüce mertebelerden biri olan şehitliktir. Sevgili Peygamberimiz, çeşitli şekillerde şehitliğin ve gaziliğin faziletine işaret etmiş ve malı, canı, dini ve aileyi korumak uğruna öldürülen kimselerin şehit olduğunu bildirmiştir. İslam tarihi, vatanını savunurken şehit veya gazi olan cesur vatanseverlerin kahramanlık öyküleriyle doludur. Savaşlarda, özellikle sancağı koruma ve onu düşmana teslim etmeme uğruna büyük mücadelelerin verildiği görülür. Zira sancak, bir milletin bağımsızlığını, birlik ve beraberliğini, devletin egemenliğini simgeleyen unsurlardan biridir. Bayrağın taşıdığı temsili anlamdan dolayı ona yapılacak saldırı, temsil ettiği millete yapılmış bir saldırı olarak değerlendirilir.
İMANDAN SAYILIR
Vatan sevgisi, sevgilerin en güzeli ve kutsalıdır. Vatan sevgisi imandan sayılır. Vatanını seven, onun uğrunda canını, malını feda etmekten çekinmez. Vatan ile savunulan yalnızca üzerinde yaşanılan toprak parçası değil bir milletin sahip olduğu maddi ve manevi değerleridir. Bu mukaddes değerleri canı pahasına savunmanın karşılığı ise en yüce mertebelerden biri olan şehitliktir. Bir vatana sahip olmak ve onu korumak kolay değildir, büyük fedakârlıklar gerektirir.
KİN, NEFRET VE DÜŞMANLIK VARDIR
Bu vatan asırlarca birlik ve beraberliğin tesisi ve toplum içinde kardeşlik ruhunun canlı tutulmasıyla bugüne kadar gelebilmiştir. Bundan sonra da bu birlik ve beraberliğin sürdürülmesi Devlet-Millet kaynaşması, Bayrak, Sancak ve Vatan sevgisinin toplu bir şekilde yüreklerde hissedilmesiyle sürdürülecektir. Cenab-ı Hak, “Hep birlikte Allah’ın ipine (Kur’an’a) sımsıkı sarılın. Parçalanıp bölünmeyin. Allah’ın size olan nimetini hatırlayın. Hani sizler birbirinize düşmanlar idiniz de O, kalplerinizi birleştirmişti. İşte O’nun bu nimeti sayesinde kardeşler olmuştunuz” (Al-i İmran 103) buyurur. Milletimizin yükselmesi, güçlenip kuvvetlenmesi ve dünya milletleri arasında istenilen yeri alabilmesi birlik ve beraberliğe bağlıdır. Birliğin olmadığı yerde dağılma, parçalanıp bölünme, kin, nefret ve düşmanlık vardır.
ÖNEMLİ OLAN BİRLİKTELİKTİR
Vatan, Bayrak ve minarelerden yükselen ezan sesleri devamlı kalsın istiyorsak bu ancak birbirimizi sevmemiz, birlik ve beraberlik içerisinde içteki ve dıştaki düşmanlarımıza karşı yek-vücut olmamızla, vatan ve millet sevgisine önem vermemizle mümkün olabilecektir. Ezanlar susturan darbelerden darbeleri susturan sala seslerini bize lütfettiği için Allah’a hamdedelim.


