SonTurkHaber.com
close
up
Menu

Markete köpeğiyle giren kadına yumruklu saldırı: Kulak zarı patladı!

İstanbul daki silahlı saldırıda 2 kişi yaralandı Sözcü Gazetesi

Okan Buruk tan tarihi galibiyet sonrası açıklama: Türk takımlarının neler yapabileceğini gösterdik Fanatik Gazetesi Galatasaray (GS) Haberleri Spor

Belediyeler Birliği nde Bozbey den İmamoğlu sözleri

CAS Ali Sofuoğlu lehine karar verdi

Samsung One UI 8 güncellemesi yayında: İşte Android 16 alan modeller Teknoloji Haberleri

Son ankette de CHP birinci parti Sözcü Gazetesi

3.5 ton doları bankaya bavulla taşımışlar Sözcü Gazetesi

Victor Osimhen maç biter bitmez konuştu: Taraftarları sevindiren açıklama

Mersin’in simgesi haline gelmişti! “Uçan tabut” sahilden kaldırıldı

ABD’de kamu sektöründe tarihi istifa dalgası: 150 binden fazla federal çalışan ayrılıyor Sözcü Gazetesi

İletişim Başkanı Duran dan şehit gazeteci Yahia Barzaq için taziye mesajı: Hakikatin izini süren cesur bir ses

190 dan fazla faydası var: Şifa deposu ama kıymetini bilen yok Sözcü Gazetesi

İDSO nun 2025 2026 konser sezonu 10 Ekim de başlayacak Kültür Sanat Haberleri

Bireysel başvurular UYAP Avukat Portalı üzerinden de alınacak

Yer: Bilecik! Kontrolden çıkan otomobil beton zemine çarptı

Fransa da, Güney Afrika Büyükelçisi öldürüldü mü? 22. kattan düştü, olay açıklama geldi...

Galatasaray maçında sakatlanmıştı: Sahalara dönüş tarihi duyuruldu

KYK yurdundan kan donduran iddia! 15 gün önce açılan yurtta soğuk su ile duş alan öğrenci kalp krizinden öldü

MHP li Yıldız dan Demirtaş açıklaması: Bazı şeyler yapmak gerekir

Zamânın ruhu, zamânın aklı Süleyman Seyfi Öğün

Zamânın ruhu, zamânın aklı Süleyman Seyfi Öğün

Yenisafak sayfasından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com duyuru yapıyor.

Ahmed Hamdi Tanpınar, felsefî derinlik taşıyan o mâlûm, unutulmaz şiirinde zamâna dâir çok çarpıcı bir tespit yapar. Zamânın ne içinde ne de dışında olduğunu kaydettikten sonra, “Yekpâre geniş bir ânın parçalanmaz akışında” olduğunu ifâde eder. Bu zamân algısı, binlerce senelik kadim dünyânın, çok farklı coğrafyalarında büyük ölçüde paylaşılan bir algıdır aslında. Diğer taraftan, bu akışın düz değil dâirevî-helezonik olduğunu unutmamak gerekir. Kültürel antropoloji çalışmalarında, ceddimizin zamân

Ahmed Hamdi Tanpınar, felsefî derinlik taşıyan o mâlûm, unutulmaz şiirinde zamâna dâir çok çarpıcı bir tespit yapar.

Zamânın ne içinde ne de dışında olduğunu kaydettikten sonra, “Yekpâre geniş bir ânın parçalanmaz akışında”

olduğunu ifâde eder. Bu zamân algısı, binlerce senelik kadim dünyânın, çok farklı coğrafyalarında büyük ölçüde paylaşılan bir algıdır aslında. Diğer taraftan, bu akışın düz değil dâirevî-helezonik olduğunu unutmamak gerekir. Kültürel antropoloji çalışmalarında, ceddimizin zamân algısının biz modernlerden ne kadar farklı ortaya koyan tespitler hayli baskındır.

Modern zamân algısı, kadim dünyâdakinin aksine zamânı parçaladı.

Geçmiş, şu an ve gelecek arasına katı ayırımlar döşedi. Dahası,

dâirevîliğin yerine düzçizgisel bir anlayışı i

kâme etti. Zihinler buna göre yeniden formatlandı. Kadim zamân algısı taşlandı; çocuksu bir bakış olarak alay konusu edildi. Dünün dün, bugünün bugün olduğunu ilân eden bakıştı bu. Tekmil modern iş ve işlemler ve mühendislikler yeni zamân şablonlarına oturtularak yeniden târif edildi. Burada şuna işâret etmek son derecede hayâtîdir.

Dönüşümün arkasında kapitalizmin gereklilikleri yatıyordu.

Kapitalizmin dâirevî bir zaman algısı içinde kendisini büyütmesi; üstelik büyümeyi sonsuzlaştırması mümkün değildi. Bunun kırılması ve yok edilmesi gerekiyordu. Kapitalizm diğer taraftan, öngörülebilir, hesap ve kontrol edilebilir

bir dünyâyı

arzu ediyordu. Sürprizlerden hiç hoşlanmıyordu. Eğer insan varoluşun ve zamânın yekpâre olduğu bir iklimde tutulursa, nerede duracağı bilinmeyen, ama fırsatları iştah kabartan kapitalist etkinlik duygusundan uzaklaşacağını düşünüyorlardı.

İnsanı kuşatan ve onu varlığın birliğine bağlayan kader duygusu

(fortuna) terk edilmeli, bunun yerine insan zamânın dışına çıkarılmalı ve ona hükmetmeliydi. Artık insanın bağımlısı olduğu

kadercilik (

fortuna

) terk edilmeli ve kendi kaderini kendisi yapan insan

(destinata) onun yerini almalıydı. İnsanın yüceltildiği fikirler çok dâvetkâr ve iştah kabartıcıydı. Başta Kilise olmak üzere müesses dinlerin çürümüşlüğü bu dâvetleri daha da baştan çıkartıcı yapıyordu. Bireyciliğin,özgür kararlarıyla

kendisini inşâ eden insan

(selfmade man) idealinin bayrakları modern dünyânın gönderlerinde dalgalanıyordu. Geçmiş gömülmeli, geleceğe adanmış bugün ise bütün fırsatlarıyla en iyi şekilde değerlendirilmeliydi.

Artık görebiliyoruz ki bu aslında bir yanılsamaydı. Kadim dünyânın kontrol ve baskı mekanizmalarına rahmet okutacak olan,

yeni aygıtlarla donanmış beter bir disiplin toplumu

işbu yanılsamalarla inşâ edildi. Kapitalizm ile özgürlük ideali aslında yan yana getirilebilecek iki kavram değildi. Modern toplum aslında tam bir disiplin toplumuydu. Foucault ve muadillerinin açığa çıkardığı üzere, çileli modern eğitimin okulları, bürokratik ve askerî yapılar, katı ilkelere göre işletilen bunaltıcı meslekî mesâiler, akıl hastahaneleri, hapishaneler bu disiplin toplumunun farklı yüzleriydi.

Aslında

zamânın rûhu ile zamânın aklı arasında derin bir kopuş

yaşanıyordu. Bu ikisi arasında her zaman bir çelişki yaşanmıştır. Zaman aklı, zaman rûhundan işine gelenleri almış, ama aynı rûhun işine gelmeyen taraflarını lânetlemiştir. Modern dünyâ da yaşanan buydu. Lâkin çok mühim bir farkla berâber.

Tenhâ ve coğrafyaların bâkirliğinin

hüküm sürdüğü adim

dünyâlarda, zamânın aklından yılanlar için hâlâ kaçış ve sığınma mümkün olabiliyordu.

Modern dünyâda bu imkânsızdı. Ya herşeyi olduğu gibi kabûl edecek teslim olacaktınız yâhut çatışacaktınız. İkinci ihtimâli denediğiniz zamân yenileceğiniz muhakkaktı.

Hâsılı modern dünyâ teslimiyet ve mağlûbiyet arasında başka bir seçenek bırakmıyordu size.

Kapitalist dünyânın disiplin üreten aklı ilânihâye devâm edemezdi. Çünkü

arz ve talep arasındaki uzlaşmaz çelişkisini

aşamıyordu.Buna çok değindiğim için tekrar etmeyeceğim. Sanâyi kapitalizmi tüketimi baskılayan bir üretim ideolojisini seferber etti. Bunun uzun vâdede işlemeyeceği âşikârdı. Sanâyi toplumu çözülürken kapitalizm ray değiştirerek, finansal şişmeler üzerinden bu defâ talebi patlatan yeni bir açılım yaptı. Kredi kapitalizmiydi bu. Buradaki prensip bütün insanlığı, en kolay yoldan borçlandırarak talepkâr kılmaktı. Bunun için

kapitalizm kendi inşâ ettiği disiplin toplumunu kendisi çözdü.

Sanâyi kapitalizmine has tekmil bürokratik kurumlar ve onları besleyen fikirler günah keçisi ilân edildi. Okullar, eğitim, meslekler, istihdam ve mesâî düzenleri, bürokrasi, ordu, yasalar gözden düşürüldü. Burada da yeni bir yanılsama yaşandı. Bunu özgürleşme olarak selâmlayanlar çoktu. Ama gelişmeler hiç de öyle olmadı.

Zamân algısı bir kere daha değişiyordu. Hakkını teslim etmeliyiz; disiplini

sanâyi toplumu zamânı parçalamış;

lâkin

bunları yine de bir şekilde ilişkilendirmişti

. Modern insanın karşısında hâlâ bazı seçenekler mevcuttu. Geçmişi topyekûn reddedip bugünü geleceğe bağlayanlar kadar, geçmişin rûhu ile temas kurup bir bugün ve gelecek kurmak isteyenler de vardı. Yeni zamân algısı ise ne geçmiş ne de gelecek ile alâkadardı. Yeni zamân algısını yöneten motto

fâsılasız olarak

(disjuntive) “ânı yaşa” (carpe diem) diyordu. Narsisizmi merkeze koyan tüketim insanına(homo consumens) yakışan da buydu. Bunun derin bir ahlâkî çöküş doğuracağı âşikârdı. Ânı yaşamak ancak duygulanımları kışkırtmakla (sensation)mümkündü. Duygulanımların ahlâkî muhasebelere dönüşmesi ise mümkün olamıyordu. Bir ândan diğerine geçiş hızlanmıştı. Bir anda olanlar, diğer âna yansımıyordu. Yeni medyalar ve burada ortaya çıkan gûya kamusallıklarda yaşanan tepkisellikleri çerçeveleyen budur

. Ânda yaşanan o anda kalıyor.

Bu dinamik zamân içinde bütün duyguları köreltti, Yaşadıklarımızın seyircisi hâline geldik. Eğer bir ânda olup bitenler devâm ediyorsa o an verdiğimiz tepkileri tekrarlamaktan âciz hâle geldik. Ya sıkılıyor tâkibi bırakıyoruz yâhut artık hiçbir tepki vermeden alık alık tâkip ediyoruz.

Bu kadar lâfı Gazze karşısındaki hâlimizi anlatmak için yazdım. Azalan tepkiler yasası burada da işliyor. Böyle bir mezâlim görüldü mü acaba? Beni İsrâil azdıkça azıyor. Çocukları açlıktan öldürüyor..Yardım için toplanan zavallı insanlara ateş açıyor. Haberler akıyor..Kimin umûrunda? Kim bunu durdurmak için ne yapıyor? Geçelim.. Zamânın aklı bugüne kadar şöyle veyâ böyle karşısında zamânın rûhunu buluyor; dilediği kadar şeytânîleşemiyordu.. Artık zamânın aklı karşısında onu durduracak bir şey kalmadı. Dilediği kadar şeytanîleşiyor. Kabûl etmek çok zor ama, gâliba rûhumuzu kaybettik..

En son güncellemeleri ve haberleri takip etmek için SonTurkHaber.com'ı izlemeye devam edin, biz durumu takip ediyor ve en güncel bilgileri sunuyoruz.
seeGörüntülenme:38
embedKaynak:https://www.yenisafak.com
archiveBu haber kaynaktan arşivlenmiştir 31 Temmuz 2025 04:30 kaynağından arşivlendi
0 Yorum
Giriş yapın, yorum yapmak için...
Yayına ilk cevap veren siz olun...
topEn çok okunanlar
Şu anda en çok tartışılan olaylar

Markete köpeğiyle giren kadına yumruklu saldırı: Kulak zarı patladı!

30 Eylül 2025 22:11see143

İstanbul daki silahlı saldırıda 2 kişi yaralandı Sözcü Gazetesi

01 Ekim 2025 01:02see129

Okan Buruk tan tarihi galibiyet sonrası açıklama: Türk takımlarının neler yapabileceğini gösterdik Fanatik Gazetesi Galatasaray (GS) Haberleri Spor

01 Ekim 2025 01:22see117

Belediyeler Birliği nde Bozbey den İmamoğlu sözleri

01 Ekim 2025 15:38see116

CAS Ali Sofuoğlu lehine karar verdi

30 Eylül 2025 15:23see116

Samsung One UI 8 güncellemesi yayında: İşte Android 16 alan modeller Teknoloji Haberleri

30 Eylül 2025 23:04see113

Son ankette de CHP birinci parti Sözcü Gazetesi

01 Ekim 2025 04:16see113

3.5 ton doları bankaya bavulla taşımışlar Sözcü Gazetesi

01 Ekim 2025 05:45see113

Victor Osimhen maç biter bitmez konuştu: Taraftarları sevindiren açıklama

01 Ekim 2025 00:36see112

Mersin’in simgesi haline gelmişti! “Uçan tabut” sahilden kaldırıldı

30 Eylül 2025 17:38see112

ABD’de kamu sektöründe tarihi istifa dalgası: 150 binden fazla federal çalışan ayrılıyor Sözcü Gazetesi

30 Eylül 2025 15:29see112

İletişim Başkanı Duran dan şehit gazeteci Yahia Barzaq için taziye mesajı: Hakikatin izini süren cesur bir ses

01 Ekim 2025 00:36see112

190 dan fazla faydası var: Şifa deposu ama kıymetini bilen yok Sözcü Gazetesi

01 Ekim 2025 14:05see111

İDSO nun 2025 2026 konser sezonu 10 Ekim de başlayacak Kültür Sanat Haberleri

30 Eylül 2025 17:39see111

Bireysel başvurular UYAP Avukat Portalı üzerinden de alınacak

01 Ekim 2025 12:19see110

Yer: Bilecik! Kontrolden çıkan otomobil beton zemine çarptı

30 Eylül 2025 22:57see110

Fransa da, Güney Afrika Büyükelçisi öldürüldü mü? 22. kattan düştü, olay açıklama geldi...

30 Eylül 2025 18:58see110

Galatasaray maçında sakatlanmıştı: Sahalara dönüş tarihi duyuruldu

01 Ekim 2025 18:50see109

KYK yurdundan kan donduran iddia! 15 gün önce açılan yurtta soğuk su ile duş alan öğrenci kalp krizinden öldü

01 Ekim 2025 16:04see109

MHP li Yıldız dan Demirtaş açıklaması: Bazı şeyler yapmak gerekir

01 Ekim 2025 19:33see108
newsSon haberler
Günün en taze ve güncel olayları