Albert Einstein bile güne bu ritüelle başlıyormuş: Mutluluğun anahtarı diyorlar! Sözcü Gazetesi
Sozcu sayfasından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com haber yayımlıyor.
İnsanlık tarih boyunca mutluluğun formülünü aradı. Kimileri maddi başarıyı, kimileri ise iç huzuru çözüm olarak gördü. Ancak son araştırmalar ve uzman görüşleri, mutluluğun kapılarını açan anahtarın aslında oldukça basit bir tercih olduğunu ortaya koyuyor: Pozitif düşünmek.
Bu bakış açısını savunanlar arasında yalnızca psikologlar değil, ünlü fizikçi Albert Einstein da var.
Einstein bir zamanlar, “Bir insanın vermesi gereken en önemli karar, hangi ilkelere göre yaşamak istediğidir. Dostça mı yoksa düşmanca bir dünyada mı yaşıyor?” demişti.
Güne başladığınız anda zihninizin ilk neye odaklandığı, gününüzün nasıl geçeceği üzerinde büyük bir etkiye sahip. Masanızda biriken işler mi yoksa sevdiklerinizle yaşadığınız küçük ama anlamlı mutluluklar mı?
Psikologlara göre, sabahları pozitif düşüncelerle uyanmak, yalnızca ruh halinizi değil, beden sağlığınızı da olumlu etkiliyor. Zihin olumluya odaklandığında stresle başa çıkma becerisi artıyor, kaygı seviyesi düşüyor ve genel mutluluk düzeyi yükseliyor.
“Beyninize Mutlu Olmayı Öğretin” kitabının ortak yazarı Susan Reynolds, pozitif düşüncenin beyin kimyasını değiştirdiğini savunuyor. Reynolds’a göre, haz duygusu beyni güçlü bir şekilde uyarıyor ve kişi zamanla sadece olumlu şeyleri algılamaya başlıyor.
Bu durum, bireyin çevresine karşı daha sabırlı, umutlu ve iyimser bir yaklaşım sergilemesini sağlıyor. Yani dünyaya iyi niyetle yaklaşmak, o iyiliğin size geri dönmesini kolaylaştırıyor.
Pozitif düşünce yalnızca anlık mutluluk değil, aynı zamanda uzun vadeli sağlık için de önemli bir araç. Uzmanlar, olumlu bakış açısına sahip bireylerin depresyon ve kaygı bozukluklarına yakalanma riskinin daha düşük olduğunu, stresle daha kolay başa çıktıklarını ve ortalama yaşam sürelerinin daha uzun olduğunu belirtiyor.
Her günün sabahı bir seçimle başlıyor: Dünya dostça mı, yoksa düşmanca mı? Bu soruya vereceğiniz yanıt, yalnızca gününüzü değil, yaşam tarzınızı da şekillendiriyor.


